Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
ne eski bir tango melodisi, ne de siyah önlüklü bir mektepli kız resmi, hayır beni on sekiz yıl evvelki o tatlı hatıraları alemine atan, gazetede götürdüğüm iki satırlık, kupkuru, alalade bir kiralık ilanı oldu. o anda pendik sahilleri birden gözümde canlanıverdi. o köşk...o köşkün bizim bahçeye bakan penceresi...ve o pencereden mahinur...sarı
Canım Kızım; Meğer sanaymış yolculuğum. Burgun kendime neden yasadığımı sordum; bir anlamı olmalıydı basımdan gecen onca şeyin; bir karşılığım olmalıydı hayatta.bu soruyu sorduğumda kendime yirmi üç yasındaydım. Ellerim yaslanmamıştı henüz ama soluk soluğa kalmış yorgun bir çocuktum, bildiğim her şeyden, herkesten uzaktaydım.. Yalnızlık,
Reklam
77 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Bir oturuşta bitirilecek akıcılıkta bir kitap. Satranç oyunu adeta ballandıra ballandıra anlatılmış, bir ara acayip canım çekti, "bilgisayarı açıp bir oyun da ben açayım" diyecek kıvama geldiğimi belirtmek isterim, sonra okuma isteği ağır bastı. Bu yorumu yazdıktan sonra ilk işin bir el satranç atmak olacak. Umarım ben de satranç zehirlenmesine yakalanmam. Asıl konu satranç gibi görünse de psikoljik tekniklerden de bahsedilmiş. Ekmek elden su gölden ama boşlukta yapayalnız bir odada yaşamanın verdiği çıldırılası bir durum, zeki ama hırslı bir rakibin sabır testiyle alt edilmesi gibi örnekleri. Ve bu durumları anlatırken aynı duyguları okuyucuya da yansıtabiliyor. En beğendiğim bölüm sorgu odasında beklerken etrafı en ince ayrıntısına kadar analiz etmesi ve ardından kafasına koyduğu fikirdi.
Satranç
SatrançStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020237bin okunma
436 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
448 sayfa nasıl bu kadar çabuk bitti? 2013`den beri erteleye erteleye 2015`e getirip çıkardım. Bana sorarsanız bir yıl daha ertelerdim de Muzaffer bey sağolsun. Öncelikle, Muzaffer bey`e beni böyle değerli eser ve değerli yazar, Yaşar Kemal ile tanıştırdığı için teşekkür ediyorum :) İnsan hiç tadını bilmediği yemeğin kokusunu burnunda hisseder
İnce Memed 1
İnce Memed 1Yaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202357,7bin okunma
SÜRVEYAN HEKİM “Doktordan satılık araba” diye ilan verirler, çok doğru aslında. Ne o arabayı kullanacak vakit bulursunuz, ne de düzenli bir hayatınız olur. Hele bir de cerrahsanız, o uyku denen tatlı şeyle bir türlü buluşamazsınız. Ben de Güneydoğu’da görev yaparken hem uykudan, hem de arabamdan mahrum kaldım. Zaten kullanmaya vakit
http://www.hakanevrensel.com/guneydogudan-oykuler-3/Kitabı okudu
267 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Sanırım öncelikle kitaba başladığımda yaşadığım şaşkınlığı dile getirmeliyim.Kitabın konusunu duyduğumda yeni nesil yazarların klişeliğine maruz kalmayacağımı biliyordum; fakat yine de yazarının çok genç olması, bir de tabi ilk kitabı olması sebebiyle bir endişe duymuyor da değildim. Bu yüzden biraz tereddüt ve çokça da merakla başladım kitaba.
Ters Düz
Ters DüzMert Ofluoğlu · Altın Bilek Yayınları · 201516 okunma
Reklam
Katılımcılar ve Yorumlar: #5801199 Kurallar: #5782014 (BUTUNLESTIRILMIS HIKAYE) Islak, nemli ve soğuk bir akşamdı. Herkesin akşam yemeği için evlerine girip sıkıca kapısını kilitlediği Medine Sokak’taki lambalar yeni yeni ışıldamaya başlamıştı. Evlerden sokağa taşan çocuk çığlıkları
"Renkleri göz alan bir kuş idin de kurduğum tuzaklara doğru hiç uçmadın. Gönül gemisini bela fırtınalarıyla dolu deryalara saldım da bir kerecik yolculuk yapmadın. Canım şeker isteyip dururken kader yıllar yılı perhiz verdi de sen bir kez tatlılık eylemedin. Gözüm temaşa istedikçe sen kendini gizledin de gönül sıkıntılar çekti, dönüp bakmadın. Güneş senin yüzünü sakladıkça, gençliğim karanlığa battı; gündüzsüz gecelerde takatlarım kesildi, bilmedin."
Sayfa 273
128 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Bu kitapla buluşmam tesadüf eseri oldu ama çok iyi oldu. Okulda canım sıkılınca kütüphaneye geçer, kitapların arasında dolaşır, onları seyreder, ilgimi çekenlere bakarım. Kitabın ismini ve kapağını görünce çok ilgimi çekti ve hemen okumaya başladım. Üsküdar'da Bir Attar Dükkanı... Bu dükkandan kimler geçmemişki; neyzenler, hattatlar, musikisinaşlar, tesbih koleksiyoncuları, ebru sanatçıları, şairler ve bunların hepsiyle meşgul olmuş nadide şahsiyet Mustafa Düzgünman. Kitapta 1920'li yıllardan 1970'li yıllara kadar bir Üsküdar tarihi anlatılmakta. O zamanın kıymetli şahsiyetleri, manevi hayatları, çeşitli uğraşları ve gündelik yaşantıları bir attar dükkanı etrafında sunulmakta. Üsküdar ve insanları, eski zamanlar gerçekten çok hoşmuş. İnsan o zamana gidip onları yaşamak istiyor... Biraz da yazardan bahsedeyim. Yazarın ismini daha önce hiç duymamıştım, hayatını okuyunca çok şaşırdım. Ahmed Yüksel Özemre Türkiye'nin ilk atom mühendisi, Teorik Fizik ve Nükleer Mühendislik ile ilgi 12 ciltlik ders kitabı yanısıra 26 tane daha kitabı olan, bir çok yerde başkanlık ve danışmanlık yapmış, kendini sanat, spor, ilim ve bilim dallarında yetiştirmiş, İnsan-ı Kamil olmaya çalışmış nadide bir şahsiyet... Tarih, anı, İstanbul ve nostalji sevenlere şiddetle tavsiye ediyorum...
Üsküdar'da Bir Attar Dükkanı
Üsküdar'da Bir Attar DükkanıAhmed Yüksel Özemre · Kubbealtı Neşriyatı · 2020912 okunma
76 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 saatte okudu
Yazık, kıyamam ya.. Bu kitap yetim kalmış. Ondan kimse sevmedi bu kitabı. Çünkü Calvino 5+1 duyu üzerine yazmayı planlamış fakat erken ölümü, kitabı koku, tat alma ve işitme üzerine yazdığı üç öykü halinde yetim bırakmış. Kitapta ki ilk öykü koku üzerine "Burun" isimli öykü. Beni baya zorladı, hatta diğer öykülerdeki ahengi
Jaguar Güneş Altında
Jaguar Güneş AltındaItalo Calvino · Yapı Kredi Yayınları · 2020215 okunma
Reklam
269 syf.
·
Puan vermedi
“Hayat kadar gerçek, düş kadar inanılmaz bu dünyanın tüm kahramanlarının seslerini duyacak, nefeslerini hissedeceksiniz. Çünkü ‘Suskunlar’ sessizliği olduğu kadar seslerin ve sözlerin, yani musikinin romanıdır” diyor İhsan Oktay Onar… Oktay Onar Osmanlı kültür ve birikimi çok iyi bir yazar olduğunu bu romanı okurken anlayabilirsiniz. İçerisinde
Suskunlar
Suskunlarİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınevi · 20219,4bin okunma
Bazı vakit, birileri ile olsak dahi yalnız kalırız. Bu meseleyi anlatan nice söz, nice şiir vardır fakat hiçbiri Sait Faik gibi anlatamaz: "Sanki ben her akşam onunlaymışım gibi, bir yalnızlık duyuyorum." Tam anlamı ile yalnızlık, çok fena sevgili okur. Siz siz olun, kendinizi dahi yalnız bırakmayın. Var olun. Sait Faik Abasıyanık -
"Diyeti beş gün yaptım, bir gram fark etmedi! Sanırım zencefilin tazesini bulamadım diye! Altıncı gün pide yedim. Pideyi yiyince Canan Karatay adeta gaipten gelen bir sesle kulağıma, "beyaz unn hahaha" diye acı acı güldü ve hemen canım tatlı çekti. Tatlıyı dedim. 1 saat sonra karpuz ikram ettiler. Takdir edersiniz ki ikramları reddemeyecek kadar halka mal olmuş bir sanatçıyım. Bir de o karpuz yazın nasıl güzel gidiyor ya fıştır fıştır. Bunu söylemiş miydim?! Haziran ortasından beri muhtelif denemelerim oldu. Hadi yazının süprizi gelsin: üç kilo vermişim. Yaa. Nasıl mı? Geriye dönüp baktığımda anladım ki diyet icat etmişim."
Sayfa 171Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.