Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
28 MÖ 3000'in sonunda III. Ur Hanedanlığı'nın kurucusu Ur-Nammun'un oğ­lu Şulgi'nin ne büyük bir koşucu olduğu tabletlerde kendi ağzından anlatılır. Tabletteki dizelerde Şulgi, yaklaşık 1 5 çif t saatlik mesafedeki (yaklaşık 1 50 km) Nippurdan, Ura yolunu yalnızca bir çif t saatte aldığını söylemektedir. Tablette şöyle der: "Adım uzak günlere erişsin, ağızdan düşmesin diye, Ünüm ülkenin her yanına yayılsın diye, Bütün ülkelerde övüleyim diye, Ben, koşucu, gücümü topladım, yola koyuldum, Nippurdan, Ura, Yolu bir çif t saatlik gibi aşmaya karar verdim, Yorulmak bilmez bir aslan gibi şahlandım."
Cif vereyim de yüreğini bi yıka (:
“İyi bir yüreğin olursa, kapkara bir zenci de olsan güzel ve sevimli bir yüze sahip olabilirsin. Oysa kötü bir yürek, en güzel yüzü bile çirkin ve sevimsiz kılabilir.”
Reklam
Giderler
Kirpiğin hançer eyle vur şu sineme Belki derman olur onulmaz derdime Acep rahmeyler mi Mevla'm hâlime Üstüne bir çif taş diker de giderler
sevgilinin her yere damlayan kankası
Omo’nun yanına bantlanmış, Limonlu Cif gibisin. Ben sadece Omo almak istiyorum, sen ise sadece aynı firma üretti ve daha az satıldı diye ele geliyorsun.
Çok haklı be
Omo’nun yanına bantlanmış, Limonlu Cif gibisin. Ben sadece Omo almak istiyorum, sen ise sadece aynı firma üretti ve daha az satıldı diye ele geliyorsun. Gelme artık sevgili arkadaşım
yorgun günün gözlerinde saklanmış uykunun karanlığı ve dilsiz bir rüya bugün yeniden koşmalısın bu yoldan eve doğru, yalnız başına böylece hep yanında olur karanlık gölgen sanma ki bir çif göz yolunu bekleyecek orada
Sayfa 170 - YKYKitabı okudu
Reklam
Sinsi bir gece başlıyor yine Kondular yakmış ışıklarını Delip geçiyor zulüm karanlıklarını Ağaçlarda dolaşan rüzgar Sesizce söylerken şarkılarını Bir aşk filizleniyor nöbet başında Utangaç ve çekingen Karanlıkta tutuşan iki çif göz Umudun ellerine koyuyor bakışlarını Sonra bir sevdanın uğruna Ateşe sürüyorlar kusursuz aşklarını
Omo'nun yanına bantlanmış limonlu cif gibisin. Ben sadece Omo olmak istiyorum sen ise aynı firma üretti ve daha az satıldı diye ele geliyorsun.
Bir aşk filizleniyor nöbet başında Utangaç ve çekingen Karanlıkta tutuşan iki çif göz Umudun ellerine koyuyor bakışlarını Sonra bir sevdanın uğruna Ateşe sürüyorlar kusursuz aşklarını
Reklam
Karanlıkta tutuşan iki çif göz Umudun ellerine koyuyor bakışlarını Sonra bir sevdanın uğruna Ateşe sürüyorlar kusursuz aşklarını
Sayfa 39 - yurtKitabı okudu
Yani ilk insanlar çif t ler halinde yaşıyorlardı ve tekeşli­ likten yanaydılar , öyle mi? -Elbette! Paleolitik topluluklarda haremlere iyi gözle ba­ kılmazdı. Avcılıkla karın doyururken, insanın birden çok ka­ rısı olamaz: Çokeşlilik, erkeğin daha çok avlanması demek­ tir. Çokeşlilik daha sonra, tarım topluluklarında ortaya çık­ tı, ama avcı-toplayıcılarda yoktu. Zaten araştırılmış olan açık hava yerleşmelerinde, kulübeler dardır ve küçük aileler için uy­ gundur. Birkaç kalabalık mezar da bulundu tabii; bir erkeğin iki kadınla birlikte gömülmüş olduğu ...
Sonuçta, kapitalizmin gerektirdiği şey, çalışma, ihtiyaç ve tatminlerden oluşan bir yaşamdır. Kısa­ cası, hayvani bir yaşam. Hayvani bir yaşamın esasen dişilere ihtiyaç duyduğu, erkek l erin sadece üreme için var olduğu kanıtlanmıştır. İnsanlık, çif t leşmeye gerek olmayan ya da erkeğin olmadığı yapay bir üre­ meye kusursuzca hakim olabilmektedir. Dolayısıyla, bütün insanlık tarihinde ilk kez olarak erkek cinsin yok olması gerçekten mümkündür.
“Kumandanım! Şu yaralılara bir bakın! Kolları bacakları artık yok! Dilencilik mi yapacaklar! Biz çif timizi çubuğumuzu bırakıp buraya geldik! Bu harp kime ne fayda sağlayacak? Bizler kimin için muharebe ediyoruz! Evi me sakat dönersem dilencilik mi yapayım!” diye öfkeyle sordu. Kızan paşa ona, “Düşman vatanını işgâl edip karını bacını ananı kerkse, kadınların fahişe olsa, daha mı iyi olur!” di ye bağırdı. Bunun üzerine er, “Fahişe para alır, ama karşılığında bedenini verir. Dilenci ise bir şey vermeden, asalak gibi beleşten geçinir. Hangisi daha şerefli! Harpten sonra bu memleketin fahişelerle dolması mı, yoksa dilencilerle mi! Vatan kurtulursa, şeref madalyası verilen bir tek siz şerefli olacaksınız. Oysa biz, vatanı kurtarırken şerefimizi kaybediyoruz!” diye haykırınca, paşa, “Pezeveeenk! Pezeveeenk!” diye bağırarak askeri tokatlamaya girişti.
Sayfa 164 - AnarKitabı okudu
75 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.