Nuri Bilge Ceylan sineması, evi bugüne, bugünün taşrasına çeker. Aidiyet ilişkileri masum, iyicil değildir artık. Ev, aile, çocukluk imgelerinde tekinsiz, rahatsız edici bir yan vardır. Ceylan'ın filmleri dikkatimizi evin içerdiği kaçınılmaz paradoksa yöneltir. Ev aynı anda hem rahatlık, huzur, yerini bulmuştuk, hem kıstırılmışlık, sıkıntı, çakılıp kalmak demektir. Demirkubuz sineması ise, Ceylan'ın filmlerinde izlerini bulduğumuz tekinsizliği en uç noktasına doğru götürür. Ev doğrudan karanlığın alanıdır, bir hapishane, bir cendere, bir cehennemdir artık
Sayfa 174 - Metis Yayınları