Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Varolmamak imkansizliktir , varolabilmek ise imkanlilik. Diyelim ki Tanrı yok , sadece varolmak zorunda olan sonlu şeyler var , o zaman sonlu şeylerin varolma imkanı mutlak sonsuz varlıktan daha fazla olacaktır ki böyle bir şeyin saçma olduğu da çok açık. Öyleyse ya hiçbir şey yok ya da zorunlu olarak mutlak sonsuz bir varlık var . Ama biz varız , ya kendi kendimizde ya da zorunlu varolan başka bir şeyde . O halde mutlak sonsuz Varlık , yani Tanrı zorunlu olarak vardır .
Seni çok iyi anlıyorum Stefan :"/
'Yaptıklarımın ne kadar saçma ve mantıksız olduğunu biliyordum ama kendime söz geçiremiyor, kendimi anlayamıyordum.'
Reklam
"Sen normal olsan da aklında tutmazdın zaten dediklerimi. O kadar çok gördüm ki ben bunu.... Biri ötekine anlatıp durur, ötekinin duyup duymadığının ya da anlayıp anlamadığının hiçbir önemi yoktur. Konuşuyorlar ya da hiç konuşmadan karşılıklı oturuyorlardır ya, önemi olan budur işte. Karşındakinin dinleyip dinlememesinin hiç ama hiç önemi yoktur." O kadar heyecanlanmıştı ki eliyle dizine vurmaya başlamıştı. "George sana saçma sapan şeyler söyleyebilir, bunların hiç ama hiç önemi yoktur. Önemli olan konuşmaktır. Biriyle birlikte olmak. Önemli olan budur işte" dedikten sonra sustu bir an.
Daha önce okumuş olduğum bu kitaptan 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar gününe özel bir alıntı paylaşmak istedim. Kadını cinsel obje olarak gören erkek egemen toplum, sıra kadın söylemine gelip konferanslar vermeye gelince en büyük kadın hakları savunucusu kesilmektedir. Bu manidar bir durumdur. 8 Mart gününü önemli bulurum ama bana günümüzdeki kullanışı biraz saçma geliyor. Hem bu özel gün artık esas manasından çok uzaklaştırıldı hem de yılda sadece bir gün kadının önemini anlamaya çalışmak, aslında düşündüğümüz zaman ne kadar anlamsız ve havada bir şey. Göstermelik,yapay,iki yüzlü... Kadın dişi olarak değil de kişi olarak görülmediği sürece insanoğlu kemale eremeyecektir. Çünkü dünyaya doğurması ile anaçlığı ile keskin zekası ve güzelliği ile erkekten fazla katkı sunan kadın en doğal hakkını, insan gibi yaşama hakkını istemektedir.
Adın üç kere geçti saçma sapan bir filmde yalnız olsam çok ağlardım ama annem bakıyordu otoban dolusu gürültüyü sıkıştırıp beynime anne dedim, hadi çay koy da içelim
Eyy Moliére sen ne diyorsun :D
Bu çocuk herkesin gözünü yıldırmıştır: Hangi konu tartışılsa, kesinlikle taban tabana tersini kanıtlamaya kalkışır. Tartışmada çok yeteneklidir. İlkelerini savunmada Türk gibi güçlüdür; dünyada düşüncesinden dönmez; bakış açısını aklın mantığın son sınırına kadar savunur. Ama benim en çok hoşuma giden yönü, özellikle beni örnek alarak eski düşüncelere körü körüne bağlı kalması ve işte bundan dolayı yüzyılımızın "kan dolaşımı" ve benzeri gibi saçma sapan buluşlarıyla ilgili kanıtlarla deneyleri hiç bir zaman anlamak, dinlemek istememiş olmasıdır.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.