Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ben oldum olası demokrasi ya da ifade özgürlüğü olduğuna inanmadım. Ne geçmişte ne de bugün. Evde yoktu, okulda yoktu, çarşıda, markette yoktu. En azından benim anladığım şekliyle yoktu.Sırf farklı düşünüyor ve ifade ediyorum diye ağzıma tıkılan cümleler, ekşiltilen yüzler , nefretle bakan gözler.. İfade özgürlüğü demek neredeyse tabulaşmış ezber cümleleri ikrar etmek midir ? Demokrasi senden olmayan hiç olmasın demek mi ? Şiddet kullanılmadığı takdirde herkesin istediği şekilde düşünebilmesi ve öyle davranabilmesi taraftarıyım. Şayet bu şekliyle yürümüyorsa o zaman demokrasiyi vs. kaldırıp atmalı. Bir kere tahammülün olmadığı yerde demokrasi var denilse neye yarar ? Korkunun olduğu yerde fikir hürriyetinden bahsetmek kimin umrunda ? Bazen sevdiklerime dahi bir fikri, bir hissi ifade ederken önyargıyla karşılaşmaktan korktuğum oluyor. Çünkü zaten ne dersem diyeyim muhtemelen haklı olma ihtimalim neredeyse yok. Ya da onların herhangi bir şeyi en doğru şekliyle bilmeme ihtimali yok. Hemen hemen bütün cenahların doğrucu Davut gibi davranıp samimiyetsiz davranması zaten işin ironisini ortaya koyuyor. Sağcısından solcusuna, muhafazakarından sekülerine hiç kimsede sorun yok. Sütte leke var ama hiç kimsede yok. Bu hayatı böyle sevimsiz hale getirenler kimler bilmiyorum. Sanırım oklar yine beni gösteriyor..
Haklı olan kişi en güçlü olandır. Bu durumda bir paradoks söz konusu, en korkak olanlar aynı zamanda en cesurlar, çünkü fikirlerini herkese empoze edebiliyorlar.
Reklam
Amcam ve Babam
"Bizim de Rabbimiz var, çünkü biz haklı tarafız."
Sayfa 40 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
228 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
32 günde okudu
​Şair Hüseyin Akın'ın "Kırk Dakika Koridoru"
“Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni olmak şöyle dursun, öğretmen olmak bile aklımın ucundan geçen bir şey değildi. Öyle parmakla gösterilen bir öğrenci değildim çünkü…” Bu satırlar sınıfta öğretmenin göremeyeceği yerde oturan ve öğrenciliği arka sıralarda geçen Hüseyin Akın’a ait. Öğrencilikten uzaklaşırken hayatın bilirkişisi olan Akın,
Kırk Dakika Koridoru
Kırk Dakika KoridoruHüseyin Akın · Şule Yayınları · 202051 okunma
Adil olanın peşinden gidilmesi doğrudur , en güçlünün peşinden gidilmesi ise kaçınılmazdır. Gücü olmayan adalet acizdir; adaleti olmayan güç ise zalim. Gücü olmayan adalete mutlaka bir karşı çıkan olur, çünkü kötü insanlar her zaman vardır. Adaleti olmayan güç ise töhmet altında kalır. Demek ki adalet ile gücü bir araya getirmek gerek ; bunu yapabilmek için de adil olanın güçlü , güçlü olanın ise adil olması gerekir . Adalet tartışmaya açıktır. Güç ise ilk bakışta tartışılmaz biçimde anlaşılır. Bu nedenle gücü adalete veremedik, çünkü güç, adalete karşı çıkıp kendisinin adil olduğunu söylemişti. Haklı olanı güçlü kılamadığımız için de güçlü olanı haklı kıldık.
Sayfa 416Kitabı okudu
304 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Onu asla iyileştiremem çünkü hastalığı benim..
Kısaca kitabın konusuna değinecek olursam Frederick Clegg bir memur.Clegg , resim öğrencisi olan hayat dolu Mirandaya uzaktan uzağa tutkundur, ancak ona açılamayacak kadar da antisosyal bir kişiliğe sahiptir. Haliyle Miranda'nın Clegg'in varlığından haberi bile olmaz. Sonra her şey değişir. Bir gün piyangodan yüklüce bir miktar para
Koleksiyoncu
KoleksiyoncuJohn Fowles · Ayrıntı Yayınları · 20208,3bin okunma
Reklam
Bugüne dek hiçbir haklı oluşumdan mutlu olmadım çünkü her haklı oluşumun özünde acı buruk ve kekremsi bir hüzün hikayem vardı. Haklı olduğum her konuda haklı olmayıp mutlu olmak isterdim. Çünkü mutlu olmak haklı olmaktan her zaman daha güzeldi.
Haklı mı haksız
Çünkü insan bu dünyaya sadece hangisi haklı, hangisi haksız bilmek için gelmemiştir.
Ancak bazen gaslighting uygulayıcısı eleştiriyi bir silah olarak kullanır. Eleştirileri sizi o kadar kaygılı ve savunmasız hale getirir ki eriyip yerdeki bir su birikintisine dönüşeceğinizi hissedersiniz. Hakkınızda o kadar olumsuz düşünmesine tahammül edemezsiniz. Hassas, mantıksız veya beceriksiz olduğunuzu düşünüyorsa, haklı olabileceğinden korkar ve çaresizlik içinde bu "kötü özelliklere" sahip olmamayı istersiniz. Bu eleştiriler onun duygusal kıyametine dönüşür çünkü bunlara karşı son derece savunmasızsınızdır.
Tarih ve Tekerrür
Partiler içi bu gibi tasfiyelerde, her şey sorulabilir ama, bu soru sorulamaz. Elbette ki, iki taraf da haklı ve iki taraf da haksızdı. Çünkü siyasi mücadelelerde partiler içi bu ayıklanmalar, hak davası değil, partilerin o sıradaki hallerinden gelen, doğal sonuçlardır. O sırada çarklar kimi yakalarsa, çarkları elinde tutanlar, onu tasfiye edeceklerdir. İhtilalci iktidarlarda bu tasfiyeler, bazen toptan öldürmeler halini de alabilir. Ama sonra bir gün gelip, bu öldürülenlerin birer birer itibarlarının iade edilmesi de mümkündür. O zaman bu eski hainler, yeniden kahramanlar olarak, resimleri ve heykelleriyle ülkeyi, tekrar süsleyebilirler. Örneğin, bugünkü Rusya'da olduğu gibi...
Sayfa 233Kitabı okudu
Reklam
Sizce haklı mı?
Yeğenim (8), muhabbet ederken şöyle bir cümle kurdu: "Bazen bazı şeyler hayalde kalması lazım. Gerçekleşince sanki bir anlamı kalmıyormuş gibi çünkü..."
208 syf.
9/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Bu yıl en çok hediye edeceğim & önereceğim kitap Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca. İsminden de anlayacağınız gibi bu bir masal ama daha çok büyükler için olanından. Çünkü iki farklı düşüncedeki canlının karşı karşıya sadece madden değil mental olarak da gelmesini & bunun birçok insan topluluğuna benziyor oluşunu anlatıyor bu kitap. İlk bakışta filler sultanının, karıncaların çalışkanlığını & yaptıklarını görüp hiç sebep yokken karınca toplumuna saldırışını, bunu bir kılıfa sığdırmasını anlatıyor gibi görünse de aşağıda alıntıladığım şeyleri okuyunca siz de bu kitabın fazlasını anlattığı konusunda benimle hemfikir olucaksınız. "Zaten bütün yaratıklar görselerdi, duysalardı savaşı, bütün yaratıklar duyabilselerdi savaş çığlıklarını bu dünyada savaş olamazdı." "Filler azlık, sizler çokluksunuz. Ama bilmeliydiniz ki haklı azınlık, haksız çoğunluktan daha güçlüdür." "Kitaba, düşünmeye düşman edeceksiniz onları. Okusalar da fil kitabı okuyacaklar." "Umutsuzluk tutsaklığın gıdasıdır. Umutsuzluk köleliğin anasıdır. Umutsuzluk yüreğin yıkımıdır. Umutsuzluğu körükleyeceğiz."
Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca
Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal KarıncaYaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 201710,2bin okunma
Harika
Büyükler mükemmel olmadıkları halde sözlerini geçirebiliyorlar. Bunu, ellerinde tut­ tukları büyük olma imtiyazını çocuklara karşı kullanarak yapabiliyorlar. Fakat çocukluğumuzda büyük­lerle ilişkimiz bu kadarla kalmıyor, onlar aynı za­manda çocuklar için birşeyler yapıyorlar. İşin garibi, bizim için yaptıkları şeyleri de büyük olma imtiyazını kullanarak yapabiliyorlar. Büyüklere itaatin hak­lı bir sebebi olamazdı, çünkü birçok şeyi anlayamıyorlar, birçok şeyi bilmiyorlar ve birçok şeyi doğru yapmıyorlardı. Büyüklere düşmanca davranmanın da haklı bir sebebi yoktu, çünkü çocuklara karşı yar­dımsever dostluk gösteren onlardı. Böyle bir bakış açısı ile çocukluğum boyunca ebeveynimi, öğretmen­lerimi, diğer büyükleri kendilerine zararımın dokunmamasına özen gösterdiğim, ama benim hakkımda karar vermeye ehil olmayan varlıklar diye kabul ettim. Verilen desteğe karşılık severek hizmet, fakat asla itaat etmemek. Sonu itaate varacaksa sunulan yardımı reddetmek ve insanların sahip oldukları yerlerin değerini bilmek.
Birinci olarak eğer haklıysanız ya da hakkınız yendiği için mağdursanız siz siz olun karşınızdaki kişiyle tartışmaya girmeyin. Çünkü tartışmanın kazananı haklı olan değil, münazara yeteneği güçlü olan taraftır. Tartışma öyle bir şeydir ki haklı olanı haksız, zalim olanı mağdur gösterebilir
İçim öyle sıkılıyor ki. Yaşananlara anlam veremiyorum. Bu millet nasıl bu hale geldi? İlim kapısı neden yüzümüze kapandı? Bir genç kardeşimiz çıkıyor, Hilafet sancağı açtığı zannı ile babası yaşındaki adama yumruk atıyor. İdeolojisinin gereğini yaptığı içinde yaptıklarından pişmanlık duymuyor. Oysa ki açılan bayrak hilafet bayrağı değil. Kelime-i
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.