"Ben, evimi kendime darağacı yapmış bir kimseyim."
TİMAŞKitabı okudu
" Dayı inançsız mısın? "
" Ben akılcıyım, insan aklına inanırım. Her şeyi akla vurup tartarım. Mantığıma uygun geleni yaparım, gelmeyeni yapmam... "
Sayfa 99 - Can Yayınları 2. Basım Aralık 2010Kitabı okudu
"Seni unutacak ömrüm kalmadı
Bir soğuk zamanın akşamında
Dönüp yine sana başlıyorum ..."
Ne güzel sevmiş 
Şükrü Erbaş öyle değil mi?
Yaşıyoruz Sessizce kitabı, Şükrü Erbaş'ın, eşi Hatice Erbaş'ın ölümünden sonra ona yazdığı şiirlerden oluşuyor. Giden sevgilinin ardından yazılan, geride kalanın yüreğinin ateşini harflere döktüğü bir ağıt bu
Geleceğe güvenle bakın, her şey gelecektir, açan çiçek, düşen tohum gelecektir.
Sayfa 60 - Can Yayınları 2. Basım Aralık 2010Kitabı okudu
Yoksulun, Vergi Talebine İsyanı:
"Git haber ver! Gelsin askeriyle, ordusuyla tutsak alsın beni! Ellerime zincir bağlayıp, 'İsyancı bir vatandaş' diye pazarlarda dolaştırsın, şan etsin. Vermiyorum. Ala şafakta darağacı kursun, tanyerleri ışımadan ipe çeksin vermiyorum!...
Sayfa 278 - Literatür Yayınları - 18. Basım 2019Kitabı okudu
...
Kanlı yaş akıttım baharda güzde
Dedemi astılar kanlı Sivas'ta
Darağacı ağlar Pir Sutan deyü
Sayfa 76 - YKY - 8. Baskı - 2019Kitabı okudu
Hüzün yıldızları...
Hüzün yıldızları parlıyor bu gece gökyüzünde,
Bu gece yine için için yanıyorum,
Oturmuş seni düşünüp ağlıyorum,
Seni, gidişini, sevişini, herşeyini...
Unutamıyor işte seni şu yaralı kalbim,
Yaptıklarını hatırlayıp, pişman oluyor...
Seni düşünüyorum bu gece, karanlık gökyüzünde...
Simsiyah gökyüzünde parlayan yıldızları seyrediyorum,
Onları sana
Darağacı bence bir terazidir. Bir gözünde bir insan, öbür gözünde de bütün dünya vardır. Bence böyle bir insan olabilmek hoş şeydir.
Ölümü de dünyada yaşıyormuş insan
Gövdem kalbimin darağacı
Nâzım Hikmet!
Nafile çabalıyorsun.
Sana kızmıyorum. Kızmayacağım.
Hiç bir operatör, ameliyat masasından kendisini yumruklayan kanserliye, hiç bir gardiyan, parmaklığı içinden kendisine deli diye bağıran çılgına, hiç bir hâkim darağacı önünde küfürler savuran mahkûma kızamaz.
Necip Fazıl Kısakürek