Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
56 syf.
10/10 puan verdi
Bu kitabı okumaya başladığımda bu kadar derin mesajlar veren bir kitap olacağını düşünmemiştim. Zaten 7 yaş üstü çocuklara masal kitabı olarak yazılmış. Ancak kitabı okuduktan sonra araştırma ihtiyacı hissettim ve çocuklara masal kitabı olmanın ötesinde adalet, eşitlik, dogmayı sorgulama, direnebilme kavramlarını vurgulayan bir kitap olduğunu, bu sebepten 12 Eylül sürecinde Türkiye'de yasaklandığını ve yazarın ülkesi olan İran'da ise halen daha yasak olduğunu öğrendim. Küçük Kara Balık için, "Dünyanın en devrimci balığı," demişler. Keşke hepimiz de birer küçük kara balık olsak... Dünya daha güzel bir yer olabilirdi sanırım. Ayrıca kesinlikle Küçük Prens kadar değer görmesi gereken bir kitap.
Küçük Kara Balık
Küçük Kara BalıkSamed Behrengi · Can Yayınları · 202330,9bin okunma
146 syf.
6/10 puan verdi
·
53 günde okudu
Başlığının hakkını yeterince veremeyen, dolaylı konularla içi doldurulmuş bir kitap. Bazı savlara açıklık getirse de, hastalığının tedavi sürecini daha ayrıntılı bir çözümleme ile vermesi gerekirdi. Savaşla yenilemeyen bir ulusu veya önderini yok etmenin tarihde örnekleri çoktur. Bu konunun başlı başına bir uzmanlık dalı olarak ülkemizde değer görmesi gerekir.
Atatürk Nasıl Öldürüldü?
Atatürk Nasıl Öldürüldü?Ogün Deli · Akis Kitap · 200693 okunma
Reklam
Yusuf Atılgan
Kelimelere herkes kendine göre bir anlam, bir değer veriyor galiba. Bu değerler aynı olmadıkça iki kişi iki ayrı dil konuşuyorlarmış gibi olmuyor mu? |Yusuf Atılgan. Aylak Adam
Ey Tanrım! Mutluluğumuzu kendisine borçlu olduğumuz insanla her şeyi paylaşmak, doğal değil midir? İnsan her şeyini karşılıklı birbirine verince, bu bütünün bir parçası için kim kaygılanabilir? Para ancak duygunun olmadığı bir yerde değer kazanır. Ömür boyu bağlanmamış mıydık birbirimize? Çok sevildiğimiz bir anda hangimiz ayrılığı aklımıza getiririz?
Sayfa 133 - Yason YayınlarıKitabı okudu
Eğer “Etrafında herkes şaşkına dönmüş, yollarını şaşırmış ve bundan seni mesul tutarken, sen kendi tuttuğun yoldan ayrılmaz ve başını dik tutabilirsen. Eğer beklemeyi bilir ve beklemekten yorulmazsan, başkaları seni aldatırken sen yalanla iş görmezsen veya onlar senden nefret ederken, sen nefret etmeye yanaşmazsan ve bütün bunlara rağmen
250 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Thomas more , inançları, vicdanı uğruna ölüme yürümüş yazar,çizer,hukukçu ,aziz. İngiltere'nin en önemli görevlerinde bulunmuş , istese ve kralı onaylasa ömrünün sonuna kadar rahat yaşayabilecekken, o , önünde af dileyen celladını ayağa kaldırıp sarılmayı ve son anlarında ölümle dalga geçmeyi seçerek ölüme gitmiş birisi . Hayat hikayesine bakınca bana biraz şeyh bedreddin'i hatırlattı . Thomas more'da Bedreddin gibi mensup olduğu dine sıkı sıkıya bağlı, ve tıpkı bedreddin gibi dinin siyasi amaçlar için kullanılmasına karşı . Ütopia'sında kurguladığı dünya ise bedreddin'in ege kıyılarında pratiğe döktüğü komün yapıya benziyor . Ütopia'da Eşitlik var Adalet var Vatandaşa değer var Üretim, tarım , bilim var Ve kimse inancından ötürü öteki değil . Kitabı , ardından gelen inceleme ve more'un hayatını okurken zevk aldım. Dil ve anlatımı güzel , zihin açıcı...
Utopia
UtopiaThomas More · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202020,3bin okunma
Reklam
Tanrı hakkı için, hepiniz öfkeli şeyler söyleyin benim için, o zaman sizlerin gözünde bir değer taşıdığımı anlarım. Dalkavukluk, yağcılık etmeniz yıkar beni.
216 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
34 saatte okudu
İlk okumaya başladığımda bu nasıl bir kitap böyle demiştim.Kız bir ruhla konuşuyordu.Ama sonradan farkettim kitap fantastik ve aşkı karıştırmıstı.Farklı bir aşk okumaya değer.
Beni Özle Olur mu?
Beni Özle Olur mu?Berrin Karapınar · Müptela Yayınları · 2015107 okunma
Tek nefes değse de bardağıma, bir gün tek bardak iki nefes değer bu sevda demli çayıma.
1062 syf.
10/10 puan verdi
·
16 günde okudu
Roman uzun (1000+ sayfa) olunca inceleme yazısı da uzun mu olmalıdır? Şaka :) Özellikle kısa tutacağım. (Kimilerine göre tüm zamanların en büyük romancısı kabul edilen) Tolstoy bu başyapıtında genel olarak kadın-erkek ilişkilerini, özellikle de aşkı nefis işlemiş. Romanda -zaman zaman birbirine dokunsa da- büyük ölçüde birbirine paralel akan iki aşk hikayesi konu ediliyor. Kategorize etmek ne ölçüde uygun olur bilemedim, pek taraftar da değilim aslında ama hadi denemiş olayım: Bu aşklardan biri nefis, kişiye değer katan nitelikte, diğeriyse mahveden, yakan yokeden cinsten. Kitapta ayrıca yaşamda kültürün ve toplum normunun hayati önemi bizlere "öğretiliyor." Daha doğrusu, sanırım benim en büyük çıkarımım bu oldu. Bu noktada bir parantez açayım: Aklıma (aslında başka kulvarların insanı, şirket yönetimi ve strateji gurusu Michael Porter’a atfedilen) “Culture eats strategy at breakfast” sözü geldi. Yani Türkçe'si (benim çevirimle) “Kültür stratejiyi bozuk para gibi harcar.” Yani diyor ki, yerleşik kültüre karşı duruyorsanız sıkı durun, ayrıca bilin ki, kültürün önünde pek bir şey duramaz, kültür herşeyi ezer geçer. Kapa parantez, incelemeye devam. Yazım tekniği, üslup olarak ne diyebilirim? Fevkalade. Romandaki duygu seli/cümbüşü ve psikolojik çözümlemeler öyle dolu dolu, öyle etkileyici ki, romandaki ana karakterlerin her birini ayrı ayrı yaşıyorsunuz. Misal ben tüm karakterleri şu an çok iyi tanıyorum, anlıyorum. Ve bundan çok etkilendim, Tolstoy nefis iş çıkarmış. Son olarak hadi içimde kalmasın, paylaşmış olayım: Evet, Anna'ya ben de aşık oldum :)
Anna Karenina
Anna KareninaLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Yayınları · 201939bin okunma
Reklam
- Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker! Gökten ecdad inerek öpse o pak alnı değer. Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi... Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi. Mehmet Akif Ersoy
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.