Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Neden şu sıra sürekli surat asıyor muşum? Neden surat asıyorum diye soruyor. Neden olacak, hıyar gibi yaşıyorum da ondan! Üstelik bir şeyler değiştirmek için hiç çaba sarf etmiyorum. Tam bir hıyarım.
Neden şu sıra sürekli surat asıyormuşum? Neden surat asıyorum diye soruyor. Neden olacak, hıyar gibi yaşıyorum da ondan! Üstelik bir şeyler değiştirmek için de hiç çaba sarf etmiyorum... Tam bir hıyarım. Daha da kötüsü fazla iyi huyluyum. Hah, üstelik ne yapabilirim ki? Çekip gideyim mi? Gidecek kadar cesaretim yok. Rahatıma düşkünüm. Kolayıma geliyor.
Baobab, çev. Damla KellecioğluKitabı okudu
Reklam
Sanki bir olay her zaman bir diğerinin yankısıymış ve bir kişi birçoklarından oluşuyormuş gibi. Acaba en güncel olanı başka bir biçimde, yani hem benimki hem de ötekininki olan başka bir yaşamda bir dejavu olarak mı yaşıyorum?
Dejavu mu yaşıyorum?
Büyük bir ciddiyetle tartışılan soru önergeleri eskiden beri uygulanagelmiş prosedürlere uygun biçimde işlem görüyordu ama aslında yapılan şey, oligarşinin emirlerine anayasal meşrutiyetin damgasını vurmaktan ibaretti
Sayfa 227 - İşbankası kültür yayınlarıKitabı okudu
dejavu yaşıyorum sanki sürekli
Tophane'nin üstünde biriken kara yağmur bulutlarının göğü karartması gibi, bizim içimizin de kararmakta olduğunu hisseder hissetmez bir süre sessizliğe bürünür ve her zamanki gibi üç şey yapardık: 1. Televizyona bakardık. 2. Kadehlerimize birer rakı daha koyardık. 3. Birer sigara daha yakardık.
dejavu yaşıyorum demi dostlar.
"Yoldaslar bundan kimin mesul olduğunu biliyor musunuz?" dedi. "Bunu Snowball yapmıştır, Snowball! Kepazece sürülmesinin gazıyla intikam almak için planlarımızı baltalamış, bu vatan haini gecenin karanlığından istifade ederek bizim bir senelik emeğimizi mahvetmiştir. Yoldaşlar! Burada Snowball'i idama mahkûm ediyorum, onu adalete teslim edenlere "ikinci sınıf hayvan kahraman" nişam ile yarım ölçü elma verilecek. Sağ getirenlere tam ölçü!"
Reklam
Dejavu yaşıyorum.
Ah! Artık hülyalarından büsbütün ayrılmaya, onlardan bir iz bile bırakmamaya ihtiyaci vardı. Kendisini öldüren bunlar değil miydi? Sonra onlar da birer birer ölmüşlerdi.
Sayfa 300Kitabı okudu
Dejavu yaşıyorum :)
Bakan olduğunda halkına "komşular!" diye seslenen Hasan Ali, şimdi de tüm topluma : "Şimdiye değin ağzı karaları, çekemeyenleri, Atatürk düşmanlarını çok dinledim. Şimdi, gerçeği DİNLE BENDEN diyordu. Dini bayrak ederek hatim mevlüt okutup Kendi adamlarını eller üstünde tutup Kurdular memlekette benzersiz bir idare İktidarda kalmada onlarca buydu çare.
Dejavu yaşıyorum sanki, ne kadar da Tatar Çölü bir kitap bu böyle...
''Gençsin, seni anlıyorum. Ben de vaktiyle senin gibiydim, görev aşkıyla doluydum. Doğrusunu istersen, çok bencil bir görev aşkıyla doluydum. Başımdan çok özel şeyler geçeceğini düşünüyor, yazgımın öyle olduğuna inanıyordum. Sen de benim gibi yaşlanacaksın, anlayacaksın Aldo. İnsanın başından özel şeyler geçmiyor. Hiçbir şey olmuyor... Belki aslında bir şeylerin olması da iyi değildir. Amirallikte canın sıkılır. O ufuktan bir şeyin doğduğunu görmek istersin. Senden önce başka insanlar tanıdım, hepsi de senin gibi gençti; hayalet gemilerin geçtiğini görmek için gecenin bir yarısında uyanırlardı. Sonunda da görürlerdi. Bu, burada bizim bildiğimiz bir şey: Güney serabı. Gelir, geçer. Sirte'de imgelem aşırı çalışır, baştan söyleyeyim; ama o işin de sonu gelir, insan sonunda imgelemini yıpratır. Bozkırlarımızda koşturan kanatları körelmiş kuşları gördün. Onlar bence güzel bir örnek. Üzerine konacak ağaç olmayan bir yerde kuşların uçmasına gerek kalmaz. Kendilerini çevreye uyarlamışlar. İnsan, amirallikte de kendini uyarlıyor ve işler böyle yürüyor, böylelikle yolunda gidiyor. Böylece burada güvenlik içinde yaşıyorsun. Aşırı can sıkıntısı çekiyorsan ve kendini o sıkıntıya, burada başarılı bir yol gösterici olan o tekdüzeliğe teslim etmek istemiyorsan... ...Sana buradan gitmeni öğütlüyorum.''
Sayfa 44 - YKYKitabı okudu