Kitap birçok konuda çok farklı mesajlar barındırıyor. Bana göre biraz arka planda kalan ancak verilen en önemli mesaj şuydu:
Tüm insanların temel ihtiyaçları (güvenli ve konforlu barınma, sağlıklı beslenme, sağlık hizmetleri) için asgari bir sınır olmalı ve bu standartların altına düşmemesi için devletler azami çaba göstermelidir. Çünkü insan odaklı düşünceye göre devletin esas görevi bu olmalıdır. Bu konuda ne kapitalizm ne de sosyalizm savunulabilir. Herkese temel ihtiyaçları verildikten sonra zekasını, bilgisini, becerisini kullanabilen insanlar tabiki de daha fazla kazanç elde edip refah düzeylerini artırabilmelidir.
Odaklanılması gereken asıl nokta, halk dilinde, doktorlara çok maaş veriliyor demek yerine alt tabaka olarak ifade edilen sınıflandırmanın kökünden bitirilmesidir. Diğer bir ifadeyle yazar bu kitapta, hangi fikir olursa olsun aşırılığa kaçmanın mantıksızlığına ve bilinen siyasi sistemlerin sürdürülebilir olamayacağına vurgu yapmış; herkesin en azından orta kalitede bir yaşam standardına sahip olması gerektiğini ince bir şekilde işlemiştir.