Leyla Erbil bu son kitabında Gorgolara karşı dik bir duruş sergiliyor. Gorgolar kimler mi , faşizan bir baskı ile iktidarda olup bağıran adamlar... Bu Gorgo gidince yenisi gelir diyor yazar, asılan Gorgo'nun gidişine nasıl gizlice sevindiğini ama daha beterinin geldiğini de itiraf ediyor. Önce 1960'lar anlatılıyor diye düşündüm ama
Dik duruş ve bilgeliğin vücut bulmuş hali Sokrates ve onun için yaşayan bir Platon yorumu. Zaten Sokrates ve Platon’un adının geçtiği herhangi bir şey kötü olamaz.
Sokrates'in SavunmasıPlaton (Eflatun) · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202052,9bin okunma
Gayet yalın dili akışa serilik katıyor, Reşat Nurinin Çalılıkuşu eserini çağrıştırdı bende farklılıklar olmakla birlikte dik duruş yaşam azmi döneme büyük bir etki yaratmış olsa gerek. Severek bitirdim serüvenimi tavsiyemdir..
Cengiz Özakıncı’nın yapıtlarının hepsi birbirinden değerli. 2007’den beri takip ediyorum kendisini. Yazarla tanışmama vesilen olan “İblisin Kıblesi”ni okuyunca çok büyük bir yazarla karşılaştığımı anlamıştım. Kitaplarını o kadar beğeniyorum ki piyasada baskısı olmayan “Nomos ve Aydın”ı Aydın’da bulamadığım için Ankaralı bir arkadaşımdan kitabı
Bedende içsel "güvenlik adalarını:" kurarak ise başlıyoruz Bu da hastalarmizin kendilerinisıkışmış,, korkmus ya da öfkeli hissettiklerinde, kendilerini iyi hissedebilecekleri durus, hareket ya da bedenlerinde bir kasim tanimalarina yardim etmek anlamina gelmektedir. Bu kisimlar genellikle, panik mesajini gögüse, karina ve bogaza tasiyan vagus sinirlerinin ulaştığı bölgelerin dis kisminda yer almaktadir ve travmanin bütünleştirilmesinde müttefik olarak yer alabilir. Bir hastama ellerinin iyidurumda olup olmadigini sorduğumda evet yantini alrsam, ellerinin hafifligini,sıcaklığını, ve esnekligini hissetmeleri için hareket ettirmelerini söyleyebilirim. Daha sonra gogüs kafesinin gerginlestigini ve nefes aliverisinin zaylf oldugunu gördügümde, durdurup, ellerine odaklanmasini ve ellerini hareket ettirmesini söyleyebilirim, böylece travmadan ayrı bir sekilde kendini hissedebilir. Ya da nefes verisine odaklanmasini ve bunu nasil desistirebilecegine odaklanmasini isteyebilirim ya da her nefes alp verisinde kollarini kaldirp indirmesini - Qigong hareketi- isteyebilirim. Bazi hastalar için aküpresür noktalarina vuruslar iyi bir dayanak noktasidir Bazilarindan sandalyede bedenlerinin agirligina hisset-melerini ya da ayaklarini yere silica basmalarini isteyebilirim. Sessizliğe gömülen bir hastama dik oturdugunda neler oldugunu göz-lemlemesini istevebilirim.
"Aslandan kurban olmaz. Kurban inekten olur." diyordu videolarının birinde Sedat Peker. " Ben size bildiklerimi anlatıcam. Siz de bana aslanı avlatacaksınız."
.
Kitaba seçilen isim, çıkış noktası itibariyle çok vurucu ve dizgide düzenlice sunulmuş sekanslarla gerçekten de av ve avcının durmadan yer değiştirdiği, puslu, kanlı ve
Jane Eyre #heraybirklasik etkinliğimizin en merak ettiğim kitaplarından biriydi. Okuduktan sonra da en sevdiğim kitapların başında yerini aldı diyebilirim. Oldukça kalın ve benim şu ara pek vaktimin olmamasına rağmen güzel bir sürede okuduğum, sonlara doğru kendimi kitaptan alamadığım ve şuan da etkisinden çıkamadığım bir okumaydı. Jane’i ben çok sevdim sizler de mutlaka ertelemeden tanışın.️
Kitaba gelecek olursak, küçük yaşta kimsesiz kalan Jane yengesinin evinde yaşamaya başlar fakat Jane’in açık sözlülüğü, olaylara farklı bakış açısından dolayı yengesi ve çocukları tarafından sevilmez onun bu yapısı yaramazlık, terbiyesizlik olarak görülür. Sonrasında da yengesi ondan kurtulmak için disiplinli bir yatılı okula gönderir. Yatılı okul yıllarını, mürebbiye olarak çalıştığı dönemi ve hayatını okuyoruz. Bir küçük kızın kadınlığa evrilişini, ayakları üzerinde durma gayretini, 19.yy İngiltere’sinin sosyo kültürel yapısını görüyoruz.
Kitap boyunca Charlotte Bronte’nin hayatından izler de yer alıyor. Victoria döneminde kadınların çok değer görmediği bir ortamda erkek takma adıyla yayınlanmış. Tam da dönemin bu sorununa kafa tutan bir karakter Jane Eyre. Yazıldığı dönem düşünüldüğünde feminizm öğelerinin yoğunluğu oldukça şaşırtıcı. Yaşadığımız dönemde bile bir çok kadında olmayan dik duruş, kararlılık, cesaret, kendi ayakları üzerinde durma gücü ve mücadelesi tam bir ders niteliğinde. Kısacası ben oldukça etkilenerek okudum bu güzel eseri. Size de yürekten tavsiye ederim.️
Jane EyreCharlotte Brontë · Can Yayınları · 202031,3bin okunma
Gregor Samsa bir sabah kötü bir rüyadan uyandığında, kendini yatağında korkunç bir böceğe dönüşmüş olarak buldu.”
Daha ilk cümlesiyle bile kitabın sonunu merak ettiren bir konu… Sayfalar ilerledikçe Gregor’un hayatına bir böcek olarak devam etmeye çalışmasına ve ailesinin, yakın çevresinin bu durum karşısındaki bocalamalarına tanık oluruz.
Dünyada felsefe tarihinde en büyük etkiyi bırakan düşünürlerin başında bulunan Sokrates’in din, toplum, ahlak, yargı, yurttaş davranışları üzerinde var olan düşüncelerinin en yalın halinin yansımasıdır; bu eser. Halkın bilinçli olması ve sorgulama yetisini kazanmasını hayatının temeline dayandırılması gerekliliğine vurgu yapılan eserde, ahlaki ve