Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
224 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Diktatörya
Ali Çimen'in serisini okumayı unutmayın. Genel Bilgi lezzeti sunacak sizlere. Ortaçağ Avrupasının monark yapısı 20. Yüzyıl itibari ile diktatörya ya dönüşmüş. Kişilerin politik hırsları ve amaçları ulusları birbirine kirdirmistir. Eserde sadece Siyasi yönlerini değil kişisel.her özelliğine değinen bilgileri bulacağınız gibi yer yer küçük hikâyeler göreceksiniz.
Tarihi Değiştiren Diktatörler
Tarihi Değiştiren DiktatörlerAli Çimen · Timaş Yayınları · 2010493 okunma
SALONDAN- Hocam, kaybettiğimiz ettiğimiz İslam’ı geri kazanmak için ne yapılabilir? Siyasetten mi bir şeyler beklemeli? TEOMAN DURALI- Çok açık sözlü olmamı istiyorsanız -ağzımdan yel alsın diyerek- devrim olması lazım ve bu devrimde çok katı bir diktatorya yetişmeli, bütün medeniyet değişmeleri kırılma noktaları ancak bu yolla gerçekleşebilmiştir. Akıl bunu emrediyor ama gönül bunu istemiyor. En başta kendim istemem, böyle felaket ceberut bir düzenin gelip kafama tokmakla vurmasını, o olmayacak, bu olacak demesini. Biz medeniyet değişikliğine gittiğimizde bu oldu. 1
Reklam
196 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 saatte okudu
Zülfü Livaneli’nin okuduğum 10. Kitabı Son Ada. Yaşar Kemal’in “Zülfü büyük kapıdan bu romanıyla girmiştir” sözüyle büyük yazarlar kategorisinde görmeye başladığını anlatmaya çalışmıştır. Bu roman her türlü övgüyü hakediyor. Belki edebi yönden değil ama cesaret, empati, adalet gibi duyguları açığa çıkarma fırsatı verdiği için. Zülfü Livaneli de bir söyleyişinde ‘en politik romanım’ diyor Son Ada için. Son Ada faşizm ve diktatörya taşlamasıdır.
Son Ada
Son AdaZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201351,5bin okunma
171 syf.
·
Puan vermedi
İhsan Süreyya Sırma hocanın kaleminden güzel bir kitap daha. Emeviler dönemini tarafsız ve doğru şekilleriyle ele alıp, bu dönemin mevcut halifelerinin müslüman olması hasebiyle övmemesi; gerçekleri bizlere aktarması hocamızın mükemmel bir tarihçi olduğunu gözler önüne seriyor. Zulümle geçen koskoca 91 sene... Acı olaylar... İslama ve müslümanlığa yakışmayan ve İslam tarihine leke süren acı hadiselerin yaşanması... İhsan hocanın şu paragrafı genel olarak kitabı özetleyecektir. "Her şey devlet için" zihniyeti, müslümanların kafalarına o denli yerleştirildi ki "her şey din için" inancı kayboldu. Ve Müslümanlar, saltanat ve diktatorya rejimleri uğruna ulü'l emr zihniyetinin kulları oldular. Ulü'l-emr zihniyeti, nasıl olursa olsun, lâ yüs'el bir hale getirilip kutsallaştırıldı. Bugün, dünyanın çeşitli yerlerinde Müslümanları ezen ulü'l-emr'ler, Yezid zihniyetinin mirasçısı oldular. Kendileri için dokunulmazlık kanunları çıkararak saltanatlarını sürdürdüler, sürdürüyorlar... Hazindir ki, sarıklı-cübbeli hocalar da bunlara itaatin vacip olduğunu anlatıp duruyorlar cami kürsülerinde... Ebu Zer diyor ki: "Allah, ma'rufu emredip onu terkedene ve münkerden sakındırıp onu yapanlara la'net etsin...”
Emeviler Dönemi
Emeviler Dönemiİhsan Süreyya Sırma · Beyan Yayınları · 2022579 okunma
·
Puan vermedi
Niyazi Berkes, Aydın Sanır Herkes
Abdurrahman Çelebi kontenjanından bir başka memleket sözde aydını olan zatın, en bilinen ve ilk yazımı İngilizce olan eseridir. Türkiye'de Sekülerizmin Gelişimi yerine Türkiye'de Çağdaşlaşma diye çevrilmiştir. En kısa tanımlamayla kitabı; Türkiye'de laikliğin 300 yıllık tarihidir. Osmanlı'nın son 300 yıllık Cumhuriyete doğru
Türkiye'de Çağdaşlaşma
Türkiye'de ÇağdaşlaşmaNiyazi Berkes · Yapı Kredi Yayınları · 2019470 okunma
Tarih göstermiştir ki hangi sultan ya da devlet başkanı etrafına cesur ilim adamları toplayıp onların istişareleriyle devletini yönetmişse o sultan veya devlet başkanı başarılı olmuştur. Kendi başlarına diktatorya kurup alimlere değer vermeyenler de insanlığın hem belası hem de yüz karası olmuşlardır.
Reklam
Bu "Acaba?" yok mu, işte demokrasinin en değişmez remzi budur. Bütün diktatörya rejimleri "Acabasızlar" rejimidirler.
Bütün diktatörya rejimleri "Acabasızlar" rejimidirler.
Sayfa 48 - Türkiye İş Bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
“Her fikirde hata ve sevap ihtimali vardır.”…Bu prensibi kabul edince ilk müşkül yenilmiş olur . Çünkü kendi davanızda, karşınızdakinin davası kadar hata ve sevap olacağına inanınca pek tabii olarak tartışmaya razı olursunuz. O zaman bir itiraz karşısında kalıncs : -Acaba?!.. dersiniz. Bu “Acaba?” yok mu,işte demokrasinin en değişmez remzi budur. Bütün diktatörya rejimleri “Acabasızlar” rejimidirler.
Sayfa 48 - İş Bankası Kültür yayınlarıKitabı okudu
"Şiddet ve adaletsizlik her toplumda mevcuttur. Komünist istibdadın özelliği ise kanunsuzluğun kanun ve düzen kılıfına bürünmüş olmasıydı. Bu ikiyüzlülük, genel bir kafa karışıklığına neden oluyordu. Bazı insanlar, bu gibi sistemler dahilinde neyin yalan neyin öğrenemeden yaşayıp ölürler. Saf bir şekilde basına, iktidara, resmî açıklamalara inanarak her daim yanılgı içerisinde, gayriihtiyari ve şuursuz bir şekilde yalanları ve zulmü destekleyerek yaşarlar. Bunun gibilerden sık sık insanı hayrete düşüren şu naif açıklamayı duyarsınız: “Ama gazeteler öyle yazmıştı." Diktatorya ve bu tür olan bitenden habersiz ve ahmaklaştırılmış kitleler, birbirlerini var eder ve beraber hareket ederler."
118 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.