Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Koçluk hizmetiyle ilgili sorulara cevaben:
Değerli arkadaşlar, öncelikle teveccühünüze çok teşekkür ederim. Koçluk hizmeti için sorular soruyorsunuz, memnuniyetle cevaplıyorum. Fakat takdir edersiniz ki sosyal medya çok büyük bir mecra ve her türden insan var. Bizler online görüşmeler yaptığımızdan herkesle birebir görüşme yapmamız sağlıklı olmaz. Bu noktada eleyici olma hakkımız var. Bu bakımdan din, ırk, mezhep gözetmeksizin herkese koçluk yapabileceğim gibi “yetişkin erkeklere” koçluk hizmeti vermemekteyim. Ancak genç yaştaki erkek öğrencilere bir ihtimal olumlu yanıt verebilirim. Daha güzel, rahat ve güvenli günlerde görüşmek üzere 🌸
İmâm-ı Birgivî Rahmetullahi Aleyh Hazretlerinden Vasiyetler
İmam-ı Birgivi hazretleri şöyle buyurmaktadır. Kardeşlerime, evladıma ve ahiret yolcularına vasiyetimdir ki: 01- Kardeşlerime, evlâdıma ve ahiret yolcularına vasiyetimdir ki; Allah’ü Teâlâ’nın emrettiği şeyleri yapınız. Kazaya kalmış namazlarınızı kılınız, kalmış zekâtlarınızı veriniz. Oruçlarınızı tutunuz. Üzerinize farz oluyorsa hac
Reklam
Halis Din
Allah'tan gelen din, Allah'a hastır. Nettir. Berraktır. Vahyin belirleyiciliği ile rengini alır... Beşeri tasarruflara, insan eksenli müdahalelere kapalıdır. Akıl, dini anlamak içindir; yoksa dini, düzenlemek için değildir. İslam artılara eksilere ihtiyaç duymamıştır. İslam, İslam olarak gelmiş ve İslam olarak kalmıştır. İslam'ın İslam'dan başka ismi de yoktur. İslam'ı sen- tezleme, arındırma, ayıklama, reformize etmek isteyenler de İslam'ın kendilerinden istediği teslimiyet ve samimiyeti orta- ya koyamayanlardır. İslam'ın önüne veya ardına birtakım tamlama ekleri koymak, İslam'ın maksadına uygun davranmaktan ziyade başka emellere hizmeti beraberinde getirir. İslam'da eksiklik vehmetmek, kendi cehlini itiraftır...
.... Halka ‘şükredin’ diyen Diyanet, Elazığ Harput Dini İhtisas Merkezi’ndeki “aday din görevlilerine” 210 günlük yemek hizmeti için 13 Milyon TL ödeyecek: Haftanın 4 gününde biftek, bonfile, et haşlama, et kızartma, rosto, tavuk, ciğer, kebap türleri, rosto, kuru köfte, İzmir köfte, kadınbudu köfte, dalyan köfte, iskender kebap vb. gibi etin hakim olduğu yemekler ana yemek olarak verilecek. Haftanın üç gününde de mevsime göre taze sebzeler, kuru sebze yemekleri parça etli konserve ya da taze sebze yemekleri, bezelye, patlıcan musakka, etli dolma ve sarmalar vb. (bu yemeklerde de yeterli oranda et veya kıyma kullanılacaktır) verilecek. Garnitürler yemek çeşidi sayılmayacaktır. Dana eti; 1,5-2 yaş arasındaki danalardan elde edilmiş olacak. Yemek üretiminde kullanılacak kuru gıdalar, yeni sene mahsul ve piyasanın en iyisi ve lezzetli ürümleri olacak. Makarna ve böreklerde beyaz peynir veya kaşar kullanılacak.
Aynı geleneğin takipçisi olan Nizâmiye'nin ünlü müderrisi Gazâlî de yazmış olduğu meşhur İhyâü Ulûmi'd-Dîn adlı eserinde bir bölümü öğrenci hoca ilişkilerine ayırmıştır. Gazâlî, öğrencinin her şeyden ilgisini keserek bütün varlığını ilme bağlayıp, hocasına karşı alçak gönüllü olup, ona hizmeti bir şeref telakki etmesini tavsiye eder. Aynı şekilde hocanın da babanın evladına olan şefkati gibi öğrencilerini esirgemesi gerektiğini söyler. Bu sahada yazılan eserlerin hemen hemen hepsi hocanın değerinden ve öğrencinin uyması gereken saygı kurallarından bahseder.
Sayfa 252Kitabı okudu
1. BÖLÜM SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM 1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde (...)10 Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine ve ledünniyat ve
Reklam
Tevazu ve hizmet yolunda aldananlar
Tasavvuf yolundakilerin başka bir kısmı ise; güzel ahlak, tevâzu, cömertlik ve müsamaha sahibi olduklarını iddia ederler. Sûfilere hizmete yönelmişlerdir. Bir grup toplayarak onların hizmetlerini üstlenmişlerdir. Bunu dünyalıklar ve mal toplamak için bir tuzak edinmişlerdir. Hedefleri sadece artırmak ve büyütmektir. Tevazu ve hizmeti ön plana çıkarırlar fakat amaçları yükselmektir, insanların kendilerine tâbi olmasıdır. Amaçlarının hizmet olduğunu açıklarlar ama peşlerinden gidenler çoğalsın ve bu hizmetle isimleri duyulsun, şöhretleri yayılsın diye haram ve şüpheli şeyler toplayıp onlar için harcarlar. Bazıları da devlet idarecilerinin mallarından elde ederek onlara infakta bulunur. Bir kısmı da yine sultanların ve zâlimlerin mallarından sûfîlere hac yolunda harcamak için alır; amacının da iyilik ve infak olduğunu savunur. Onları bütün bunlara sevk eden yegâne âmil riya ve itibar kazanma arzusudur. Allah'ın bütün emirlerini, rızasını ihmal ederek, haram toplayıp infak etmeleri de bunu gösteriyor. Hac yolu için haram mal harcayan; bir cami inşa edip, sıvasını necis şeylerden yapan ama kasdının îmar olduğunu sanan kimseye benzer.
Önce bir tesettür mücadelesi yapıldı. O mücadele sonra başörtüsü olarak küçüldü. O küçülme türban adını aldı. Şimdi gelinen noktada tesettürün modasından söz edilir olmuştur. Müslüman kadınların bu kadar kısa bir sürede geldikleri bu noktanın sorumlusu kimdir? Değişim, yukarıdan aşağıya mı aşağıdan yukarıya mı olmuştur? Dini temsil niteliği taşıyanlar mı değiştiler de Müslüman kitleler, onlara uydu; yoksa din hizmeti görenler değiştiği için Müslüman kitleler, onları mı taklit ettiler? Aslında cevap hangisi olursa olsun olsun değişen bir şey olmayacaktır. Bir değişme, erime hatta kör taklit tartışılmayacak kadar açık bir şekilde ortadadır. Faillerinin bilinmesi veya bilinmemesi bir şehit değiştirmeyecektir.
Sayfa 57 - Tahlil YayınlarıKitabı okuyor
.... Neden “Sosyalizm” ? Albert Einstein, Mayıs 1949: Ekonomik ve sosyal konularda uzman olmayan birisinin sosyalizm üzerine görüşlerini açıklaması önerilebilir mi? Bunun birkaç nedenle olabileceğine inanıyorum. Öncelikle soruyu bilimsel bilgi açısında ele alalım. Astronomi ile iktisat arasında önemli yöntemsel farklılıklar yokmuş gibi
Said Nursi'nin medrese hayatı
Ciddi bir şevk ile tahsili gözüne aldı ve bu niyetle nahiyeleri İsparit Ocağı dahilinde bulunan Tağ Köyünde Molla Mehmed Emin Efendi'nin medresesine gitti fakat fazla duramadı. Hâle-i fitriyeleri icabı, daima izzetini koruması ve hatta amirâne söylenen küçük bir söze dahi tahammül edememesi; medreseden ayrılmasına sebeb oldu. Tekrar
Sayfa 28 - Süleymaniye vakfıKitabı okudu
Reklam
Mustafa Kemal Paşa daha sonra yazdığı bir yazıda Anafartalar Muharebesi'ni şöyle anlatıyordu: "Anafartalar Grubu muharebeleri 90-100 bin kişilik düşman ordusunun mağlubiyetiyle ve İngilizlerin Yarımada üzerindeki emellerine son verdirmek suretiyle neticelenmiştir. Bütün bu mücadelelerde düşmanın silah ve teçhizat hususunda olduğu gibi sayıca üstünlüğü de vardı. Düşmanın bütün bu maddi üstünlükleri, subaylarımızın ve askerlerimizin manevi üstünlüğü, fedakârlıkları önünde mahvolmuştur. Anafartalar muharebelerinde din, devlet ve vatanları uğrunda canlarını feda eden muhterem şehitlerimizi tam bir kutsallıkla ve saygıyla anarken, aynı zamanda birçok fedakârlıklara katlanarak vazifelerini iyi yapmayı başaran bütün komutan, subay ve askerlerimizi şükranla takdir ederim. Bu arada, komutaları altındaki birlikleriyle başlangıçtan beri aylarca düşman karşısında kıymetli vatan hizmeti yapmayı başaran 12. Tümen Komutanı Selahattin Bey, 9. Tümen Komutanı Sabri Bey, 6. Tümen Komutanı Nazif Bey, 8. Tümen Komutanları Nuri ve Ali Rıza Beyler ve maiyetlerine takdirlerimi beyan ederim… Kurmay Başkanı İzzettin Bey, benim komutayı aldığımdan bir müddet sonra katılmış ve üzerine aldığı vazifede fevkalade hizmetler yerine getirmiştir."
Sayfa 61 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Sultan Tuğrul Bey
SULTAN TUĞRUL BEY Selçuklu Devletinin Kurucusu Devrinde dünyanın en kuvvetli ve en büyük devleti olan Selçuklu Devleti ve büyük devlet adamı Tuğrul Bey... Biri diğerini hatırlatan iki muhteşem isim... Müslümanların kurduğu büyük devletlerden olan Selçuklu Devletinin kuruluşu ve yükselişi Tuğrul Beyin hayatında düğümlenir. Çünkü Selçuklu
Dine yalan söyleterek din hizmeti yapılamaz. Oysa ki siyaset dincileri sınırsız ve amansız bir biçimde yalan söylemektedirler. Yalan ve iftira bunların sermayesi, hatta dini-imanı gibidir. Din; yalanı, iftirayı, vefasızlığı, küstahlığı, düzenbazlığı, aldatmayı, kamu malı yemeyi, iki yüzlülüğü... yasaklarken siyaset yapanları istisna etmemiştir. Bu değerleri çiğneyenlerin "Dine hizmet gayesiyle yaptık" yolunda Makyavelist bir savunmaya gitmeleri, işledikleri günahlardan daha beter bir suçtur; Kur'an açısından bir talihsizliktir, din tahribidir.
Sayfa 76
Ey bağlarımın tatlı meyvesi olan oğul! Saltanatına mağrur olma. Unutma ki dünya, Hazret-i Süleyman'a kalmamıştır. Unutma ki, dünya saltanatı geçicidir. Lakin büyük bir fırsattır. Allah yolunda hizmet ve Peygamberimizin Aleyhisselam şefaatine mazhariyet için bu fırsatı iyi değerlendir! Dünyaya ahiret ölçüsüyle bakarsan; ebedi saadeti feda etmeye değmediğini göreceksin. Oğul! Gözün daima dini yüceltmede olsun. Resulullah'ın yolunu yoldaş edin. Rehberini Din-i İslamiyet'i iyi bilenler ve uygulayanlar dan seç. Gücünü kuvvetini cihat yolunda harca. Adını Gazi Murad olarak yazdır. Dinin desteği olan sancağımı dalgalandır. Kur'an-ı Kerimin hükmünden ayrılma! Adaletle hükmet! Gazileri gözet! Dine hizmet edenlere hizmeti şeref say! Fakirleri doyur! Zalimleri cezalandırmakta tereddüt gösterme! Adaletin en kötüsü geç tecelli edenidir. Sonunda hüküm isabetli bile olsa, geciken adalet zulümdür! Oğul, biz yolun sonuna geldik. Sen daha başındasın. Cenab-ı Mevla saltanatını mübarek kılsın'
1.311 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.