Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Ebu Müslim'le başlayan isyanlar, Abbasi yönetimi boyunca Kürdistan'ı bir savaş alanına çevirmiştir. Bu süreçte ve ilerleyen yıllarda da sürekli bir direniş ve isyan hali, resmi yani devlet İslam'ına karşı geliştirilmiştir. Komünal değerlerin çok önde olduğu Babek İsyanı, buna en iyi örnektir. 815 yıllarından başlayarak 837 yıllarına
Sayfa 95 - Aram YayınlarıKitabı okudu
Gazze onurlu bir direnişin ardından eve geri dönüyor...
Reklam
232 syf.
7/10 puan verdi
·
49 günde okudu
Katharine Burdekin'in "Swastika Geceleri" (orijinal adıyla "Swastika Night"), distopya türünde yazılmış, zamanının oldukça ilerisinde bir eser olarak kabul edilir. 1937 yılında Murray Constantine takma adı altında yayımlanan bu roman, Nazi Almanyası'nın yükselişini ve faşizmin sonuçlarını karanlık bir gelecek
Swastika Geceleri
Swastika GeceleriKatharine Burdekin · Encore Yayınları · 2014757 okunma
Cengiz’in torunu Hülagu o sırada Pekin’de hüküm süren Büyük Han’ın buyruğu ile Mısır’a kadar tüm İslam topraklarını ele geçirerek Amu Derya’yı geçti. Birkaç ay içinde uzun saçlı Moğol atlıları karşılaştıklan tüm direnişleri, hatta daha önce kalelerinde her türlü saldırgana karşı koymuş olan Haşhaşiler’i bile ezerek İran’ı baştan aşağı geçtiler. Sonunda Moğol orduları 1258’de Bağdat’a yöneldiler. Son halife Mutasım boşuna ve kısa bir direnişin ardından merhamet istedi. Şehri yakıp yağmaladılar ve 20 Şubat 1258 tarihinde halife ile ailesinden buldukları herkesi öldürdüler. Böylece beş yüzyıldır Sünni İslam’ın başı olan Abbasi Hanedanı sona erdi.
331 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
30 saatte okudu
Körlük
Adı bilinmeyen bir ülkenin adı bilinmeyen bir kentinde arabasının direksiyonunda trafik ışığının yeşile dönmesini bekleyen bir adam ansızın kör olur,ancak karanlığa değil bembeyaz bir boşluğa gömülür ve sonrasında yaşanan ve herkese bulaşan körlük hastalığının ortaya çıkmasıyla bir grup insanın karantinaya alınmasının ardından yaşanan sefalet , açlık,hayatta kalma mücadelesi adına birbirini öldürme ve büyük bir açlık direnişin başgöstermesiyle ele alınan beyaz körlük karşısında hükümetin yavaş,yavaş çöküşü anlatılırken, insanlığın kendi çabasıyla hayatta tutunma direnişi( etkilendim bölümlerden biri , sanırsam ne olursa olsun gerçek hayatta böyle savaşçı olmak gerekiyordu)@josé saramago körlük adı romanında akıcı bir dille ele aldığı kitabında merak uyandıran 'körlük'kitabi okuyan herkesi etkileyip , düşündüren büyük bir akıcılık la okunulacak muhteşem nadir kirtaplardan biri@josésaramago'nun büyük bir özveriyle hayatın içindeki kaosu tüm çıplaklığıyla ele almış,"Bakabiliyorsan, gör.Görebiliyorsan ,fark et.
José Saramago
José Saramago
sosyoloji,psikoloji alanında yabancılarla yarışmak zor oluyor ülkede...
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022103,5bin okunma
Tarihte Bugün - 22 Mart 2004...
Şeyh Ahmed Yasin, İşgal Güçleri Tarafından Şehid Edildi Yıllarca süren tutuklamalar, esaret, cihad ve direnişin ardından, gelmesi muhtemel bir şehadete kavuştu Şeyh Ahmed Yasin... İlkokul döneminde düşerek boyun kemiğini kırdı ve tüm vücudu felç kaldı, buna rağmen Filistin'in tamamen işgalcilerin eline geçmesiyle başlatılan tüm direniş hareketlerine öncülük etti ve aynı zamanda Hamas'ın da kurucularındandı. Bu sebeple İsrail işgal yönetimi tarafından defalarca kez suikaste uğradı. Bu girişimlerden kimi zaman yara almadan, kimi zaman da yaralı kurtuldu. Arka arkaya gelen suikastlerden sonra Ahmed Yasin, 22 Mart 2004 tarihinde tekerlekli sandalyesiyle sabah namazını kıldığı camiden çıkarken işgalci İsrail helikopterleri tarafından atılan füzelerle şehid edildi. İsrail işgal yönetimi, bu suikast sonrası büyük tepkiler beklese de, hiç de beklendiği gibi olmadı. Dolayısıyla direnişin yeni lideri Abdulaziz Rantisi de tam bir ay sonra yine hain bir suikastle şehid edildi.
Reklam
Aslında insan aklı, kendisinin de bilmediği üzere, “nesneler arasındaki ilişkinin gerçek yapısına uyum sağlamak”tan yoksun bırakıldığı için, en azından bu ilişkilerin evrensel huzursuzluğunun her türlü sağduyudan yoksun olması ya da insan varlığının sadece bu ebedi huzursuzluğun itaatkar bir kölesi olması gibi, ümitsizliğe ya da hayranlığa neden olacak niteliklere sahip değildi. Aydınlanmanın ardından büyülü ancak buz gibi soğuk krallık, anında kaybolsa da, benliğine vuran dalgaları dinmemiş, yitip giden geçmişin ve hala capcanlı görünümün etkisiyle sürüklenirken hissettikleri, ne hayranlık ne de hoşnutsuzluk sayılabilirdi: Salt boşvermişlik, sabır ve sadece kendi üzerine vazife olanları idrak edebileceğini gösteren sıradışı bir merhametle barışık olma haliydi.
Sayfa 227 - Can YayınlarıKitabı okudu
"olanaksızlığın cazibesi ve peşinden koşmanın zavallılığı" ..buraya çakılı kalmış olmanın mutlaklığı'yla ilgilenmesi gerektiğine odaklanması gerekiyordu. Şehir bataklığını aşmayı başaramadığı için, elli yıl süren mücadelesinin ardından, kendisini içine doğduğu aptallığın bulaşıcı çamuruna gömerek kurtulmaya çalışmıştı. Hayallerin az önceki uçup giden mahmurluğuna rağmen, durumun ümitsiz olduğunu ve bu çamurda kısa bir gezinti yapmaya bile gücünün yetmeyeceğini kabullenmesi gerekiyordu.
Sayfa 133 - Can YayınlarıKitabı okudu
Bir kurgunun, bir gelenekler ağının içinde debelenip acı çektiğimizi hissederiz. Bazılarımız öyle dibe vurmuştur ki artık geriye bakamaz, yolumuza devam etmekten başka çaresi yoktur. Eşiği aştıktan sonra kaybedecek bir şey olmadığı bilinciyle devam eder, yarınlara köprüler atarız. Bazılarımız için acılarımız telafisi "benim yaşadıklarımı başkaları yaşamasın " düşüncesinden hareketle yardım etmek, vermektir. Böyle yaşamımız değişir ve bir köle yapıcı bir kişi, bir özne olarak özgürleşiriz. Yaşadıklarımız, çektiklerimiz artık sayfanın bir yüzüdür. Başardıklarımız da; yani çevremize, üyesi olduğumuz topluma yaptığımız katkılar da diğer yüzü... Ve bir gün sıra, o muazzam direnişin ve hatta dirilişi ardından, geçmişle barış imzalamaya, başımızı yastığa koyduğumuzda vicdanımız rahat huzurlu bir uyku uymaya gelir...
Sayfa 215 - Eksik Parça YayınlarıKitabı okudu
İki bin gün süren direnişin ardından kuyumcular ve kütüphaneler, gözüpek denizciler ve âlim kadılar şehri. Batılı savaşçılar tarafından yağmalanır. Dârü'l-,İlm'deki yüz bin cilt eser Önce yağmalanır, sonra da “kâfir" kitaplar yok edilsin diye yakılır.
Sayfa 109Kitabı okudu
Reklam
1837 yılına dönelim. Bir dizi kanlı çatışmadan ve Rusların Aşil­ta ve Tilit avuflarına saldırmasından sonra isyancılar, dehşet ve katliam dolu manzaralar eşliğinde çekilmek zorunda kaldı. Çok acımasız ve kibirli biri olan Rus komutan General Fese, Şamil' in nihayet bozguna uğratıldığını, Ahulgo'nun yerle bir edildiğini, Müritlerin
1837 yılına dönelim. Bir dizi kanlı çatışmadan ve Rusların Aşil­ta ve Tilit avuflarına saldırmasından sonra isyancılar, dehşet ve katliam dolu manzaralar eşliğinde çekilmek zorunda kaldı. Çok acımasız ve kibirli biri olan Rus komutan General Fese, Şamil' in nihayet bozguna uğratıldığını, Ahulgo'nun yerle bir edildiğini, Müritlerin
156 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.