Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Şu dağların meşeleri karanlık, Etekleri olur çayır çimenlik Kızanlarla burda eder yarenlik, “Sarı Zeybek şu dağlara yaslanır, Yağmur yağar, pusatları ıslanır”.Sarı Zeybek şu dağların eridir, Dağlar onun bütün yoğu varıdır. Kendi sarı, bindiği at dorudur; Attan inip şu dağlara yaslanır, Gözü dalar, bakışları puslanır.Sarı Zeybek dağdan dağa
“Olsun… Varsın sen hep onu sev. Ben; tenine değen rüzgâr, pencerende yağmur, göğünde bulut, bahçende fesleğen olurum.. Bir rüzgâr eser fesleğenin kokusu dolar odana. Ve ben yine fesleğen kokulu bir rüzgâra dönüşür, çok sevdiğim saçlarına karışır, sensiz de kaybolurum sevdamın yalnızlığında. Fesleğen kendini sevdirmeyi en çok seven bitki, biliyor musun? Ben kendimi sana sevdiremem belki ama anlatabilirim. Bir gün karşılıklı oturup senden… benden konuşacağımız anlar gelir mi ki? Bir gün gelir mi Doru, bakmalara doyamadığım gözlerine uzun uzun bakabileceğim yasaksız bir an? Sen benimkileri görmezken ben seninkilerden bir gün vazgeçebilir miyim? Geçmesi… Geçmeyeyim. İçimdeki sen hiç geçme.”
Pukka YayınlarıKitabı okudu
Reklam
408 syf.
·
Puan vermedi
Büyük lokma ye büyük laf büyük konuşma demişler.Ben bir askere aşık olmam diye büyük söylemler de bulunmaktan asla kaçınmazdi.Taa ki babasının timinden Doru Demir ile karşılaşana kadar.Doru Demir'in yeşil gözleri Ervanin gözlerine mıh gibi çakılıp kalması bazı şeylerin fitilini ateşledi.Erva artık amansiz bir aşka düşmüştü.Doru Demir onun
Saklı
SaklıPınar Salman · Pukka Yayınları · 202496 okunma
Raymalı-aga kendi zamanında çok tanınmış bir cırav (yırcı), bir ozan idi. Daha küçük yaşta ün kazanmıştı. Tanrı vergisi bir yetenek ve kişiliğinin üç güzel özelliği sayesinde bozkırın en ünlü yırcısı, âşık ozanı olmuştu: Güftesini kendi yazar, bestesini kendi yapar ve güzel sesiyle bunları hem çalar, hem söylerdi. Dinleyenler ona hayran
ötüken yayınevi
Sarı zeybek şu dağlara yaslanır/ Yağmur yağar silahları ıslanır/ Bir gün olur deli gönül uslanır/ Yazık olsun Telli doru şanına/ Eğil bir bak mor cepkenin kanına
Sayfa 373 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
408 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
@piyamor ~☆~ Lalfigan Saklı •°♧} Erva'nın Günlüğünden.. Ben; tenine değen rüzgar, pencerende yağmur, gökyüzünde bulut, bahçende fesleğen olurum.Bir rüzgar eser fesleğenin kokusu dolar odana.Ve ben yine fesleğen kokulu bir rüzgara dönüşür,çok sevdiğim saçlarına karışır, sensiz de kaybolurum sevdamın yalnızlığında.... Merhaba, bugün
Saklı
SaklıPınar Salman · Pukka Yayınları · 202496 okunma
Reklam
Ne tuhaftı şu dünya! Nabukadnezar devrinde yaşasaydım o çölde cehennem sıcağında kırbaç altında kuleye taş çıkarırken daha yedinci kattayken tansiyonum düşüp aşağı yuvarlanırdım mutlaka. Sırtımdaki dört köşe taşın bir başka kölenin sırtına yerleştirildiğini seyrederdim son demlerimde. İrili ufaklı sinekler uçuşurdu. Edebali döneminde de parlak zırhlar kuşanmış küffara yalınkılıç hücum ederken doru atımdan düşüp kafam kolum kırılmış vaziyette yatıyor ve yine bencileyin zavallı bir keferenin kargısını göğsümün oralarda bir yere saplamasını bekliyorken, ağzıma bir yudum su damlatmak için kendini feda etmeye hazır bir yoldaşımın gözlerine bulanık bulanık bakardım bir süre.
Sayfa 139 - UstaKitabı okudu
Hüveytatlılar gittikçe işi azıtıyor, hükümetin aley­hinde cephe alıyorlardı. Müflihul Cehmani, aşiret reisi Ude Ebu Taya’nın, “Söyle Selahattin’e avucumla kanım içeceğim ve böyle yapmak için de Allah’a ahdettim” dediğini bana ye­minler ederek söyledi. Müflihul, “O kadar rica ettim, aşiretin rahat durmuyor, bunun önüne geçin” deyince, “Ben
Hüveytatlılar gittikçe işi azıtıyor, hükümetin aley­hinde cephe alıyorlardı. Müflihul Cehmani, aşiret reisi Ude Ebu Taya’nın, “Söyle Selahattin’e avucumla kanım içeceğim ve böyle yapmak için de Allah’a ahdettim” dediğini bana ye­minler ederek söyledi. Müflihul, “O kadar rica ettim, aşiretin rahat durmuyor, bunun önüne geçin” deyince, “Ben
Geceyi Aclun’da müfrezeyle geçirdik. Ertesi gün beni, kendi askerimle, (35 er kalmıştı) Dokare köyü istikametinde keşfe çıkardı. Bu taraftaki aşiretlerin de halini anlamak istiyordu. Aclun Boğazı’nı geçtik. Dokare köyüne akşama doğru gel­dik. Bu taraf biraz dağlık olduğu için bize serin geliyordu. Şeyhin evine indim. Akşama doğru şeyh kahve
57 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.