Kitap Oliver in doğduğu yeri,o yerin koşullarını anlatarak başlıyor.Yoksullar evinde doğum yapan annesi Oliver in doğumu sırasında ölüyor.O zamanlar İngilteresi gayri meşru çocuklara evlilik dışı ilişkilere iyi bakmıyor tabiki.Ölen annenin dikkat çekilen yeri yırtık kıyafetleri ve soluk benzi değil parmağında evlilik halkasının olmaması mesela.Oliver'a alfabe sırasından belirlenen isim listesine göre veriliyor ismi,sonra da çıkarcı bir kadının eline kalıyor.Daha fazla yemek istediği için cezalandırılıyor,türlü türlü insanların eline düşüyor.Kötülük ve ahlaksızlık Oliver'ın yakasını asla bırakmıyor.Ancak Oliver'a öyle bir yürek çizilmiş ki hırsızlar çetesiyle aylar geçirip yine de hırsızlık yapmamayı,onurlu kalabilmeyi başarıyor.
Kitabı okurken kırmızı tuğlalı,sivri çatılı evlerin arasında gezdim,duman kokusunu soludum,devrin en büyük ekonomisinin başkent sefillerini gördüm,mahkemelerinde dolaştım,zenginliğin eleştirisini,fakirliğin çaresizliğini her şeyi gördüm.Edebiyatın eğlence aracı olduğu 19.yy da yazılmış böylesine güzel bir toplum eleştirisi,bu kadar detaylı anlatılmış bir 'adalet' algısı...İnanılmaz etkilendim doğrusu.