Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
115 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Dikkat spoiler içerir. Forsyth'den güzel ancak kısa bir hikaye. 2. Dünya Savaşından sonra bir uçak Noel günü havalanır ancak Kuzey Denizi üzerinden uçarken pusula ve telsizi bozulur. Ölümle mücadele ederken bir yardım eli alır ve olaylar gelişir. Polisiye severlerin okurken zevk alacağı bir roman.
Çoban
ÇobanFrederick Forsyth · Güneş Yayınları · 199010 okunma
320 syf.
8/10 puan verdi
Ada ve Duru gibi aptal ve ne istedigini bilmeyen hemcinslerimden bir kez daha gicik oldum bu kitabi okurken. Bilge ve Özge gibi zeki ve ne istedigini bilen hemcinslerimin gün be gün cogalmasini dileyerek bir kez daha hayran kaldim bu kizlara. Deniz karakterinin gectigi bölümlerde yine alti cizilesi güzel sözler vardi. Denizin bir cok düsüncesi ve sözü ister istemez okurlari düsündürtecek derecedeydi.. Fi'de denizi biraz antipatik bulmustum, fakat Ci'de kendisine hayran kaldim. Ci'de adeta kendini asmis bir insana dönüsmüs. Can Manay'in saplantili isteklerinden Fi'de oldugu gibi Ci'de de rahatsiz oldum. Saplantili duygulari ask gibi algilayan ruh hastalari ne yazikki her zaman olacaktir dünya döndükce ama bu tip insanlarin hissettiklerinin hastalikli bir sey degilde ask'mis gibi algilanmasina sinir oluyorum. Ci'yi Fi'ye göre daha gercekci buldum. Simdi sirada Pi var, bakalim kitaptaki karakterlerin sonu ne olacak serinin son kitabinda.
Çi
ÇiAkilah Azra Kohen · Destek Yayınları · 201415,1bin okunma
Reklam
Şu ya da yoksul, küstah ya da uysal, işgalciler, işgal altındakiler, kısaca hepimiz aynı dayanıksız sala binmiş, hep birlikte suya gömülmek üzereyiz. Gelgelelim, yükselen denizi hiç dert etmeden birbirimize sövüp saymayı, kavga etmeyi sürdürüyoruz. Bize doğru yükselirken, önce düşmanlarımızı batırırsa, bu yıkıcı dalgayı alkışlayabiliriz bile.
Hızlı adımlarla benden önce vapura biniyor orta boylu biri. Alper Sapan’ın boyu uzun muydu acaba? Yan tarafımdaki genç adam dikkatle denizi izliyor. Okan Pirinç en son ne zaman vapura binmişti? Bir kadının elinde çay bardağı var. Ferdane Kılıç kahve içmeyi sever miydi? Füniküler beklerken gözlüklü biri bana doğru yürüyor. Veysel Özdemir’in
...bildiğim bir şey var ki, denizi eksen alan öyküler, romanlar, filmler her zaman ilgimi çekmiş, beni etkilemiştir. Çünkü deniz aykırıdır, serüvenlere açıktır, kışkırtıcı bir çağrışı vardır. Türk edebiyatında olduğu gibi dünya edebiyatında da denize içeriden bakan yazar azdır. Halilkarnas Balıkçısı ve Sait Faik deniz-insan ilişkisini anlatmışlardır. Yaman Koray'ın Büyük Orfoz'u, Kemal Bilbaşar'ın Denizin Çağrışı da açı kdenizlerde geçmez. Zeyyat Selimoğlu'nun babası kaptandır ve çocukluğunda deniz yolculuklarına çıkmış, gemi adamlarını tanımıştır. Edebiyatımızda görmezden gelinmiş, denizi bilen, oradaki acımasız koşılları bütün içtenliğiyle anlatmış bir yazar da Cumhur Orancı'dır. Butterfly'ın İntihar Seferi romanında, o güne dek edebiyatımızda yazılmamış benzersiz bir deniz hikayesi anlatır. Orancı'nın uzun yol gemilerinde telsiz zabiti olarak çalıştığını öğrendiğimde hiç şaşmamıştım. Çünkü her şeyi çok içeriden yazıyordu. İçeriden yazmak için kıyısında durup gözlemek değil, dalgaların sesinden, dipten gelen uğultusundan denizin derdini anlamak gerekiyordu. (Cemil Kavukçu / Örümcek Kapanı)
Bir mahpusu dünya ile hiç alakası olmayan bir zindana kapamak ona en büyük iyiliği yapmaktır. Onu en çok yere vuran şey, hürriyetin elle tutulacak kadar yakınında bulunmak, aynı zamanda ondan ne kadar uzak olduğunu bilmektir. On adım ötede en büyük hürriyetlere götüren denizi dinlemek ve sonra aradaki kalın kale duvarlarına gözleri dikerek bakmaya, denizi yalnız muhayyilede görmeye mecbur kalmak az azap mıdır?
Reklam
mutlu son sevgili mutlu son beni tanısaydınız severdiniz kaybolacak kadar hiç yürümedim kış mevsimini mp3e yükleyip dinlerdim sonsuza kadar kalp masajı sonunda aniden alınan nefesleri bilir misiniz öyleydim şekerliği anne duasıyla doldurmuştum, alır mısınız biraz hem üç poşet çocuk sesi almıştım bakkaldan beni tanısaydınız severdiniz
Nursen Yıldırım
Ben beni seven birini istemiyorum sevgilim, Beni anlayan birini istiyorum, gözlerini benimle aynı noktaya dikip, saatlerce susabilmeli mesela. Öylece uyuyakalmalıyız, aynı yastıkta. Sarhoş da olmalı. Dua da etmeliyiz elbette. Ben beni seven birini istemiyorum sevgilim, Benimle yarım kalmış bir çocukluğu tamamlayacak birini istiyorum, Pamuk
Sevgili ne yaparsa yapsın, nasıl olur da kötü olur yaptığı iş? Ekini arttıran, çayırı-çimeni çoğaltan, ateş olabilir mi hiç? O güzel sevgilinin yaptığı resimlere, şekillere, akıldan başka bir sergi nasıl olabilir? Sarhoşuna sunduğu şerbet, güzel, temiz, gönül çeker bir olmaz da ne olur yâni? Altı köşeli bir gemidir bu altı yönlü dünya; kıyısı-bucağı olmıyan, önü-sonu bulunmıyan deniz, nasıl sığar bu gemiye? Bu denizden bir suya sahib olan nerkis göz, o denizi tanımada kör olur mu hiç? Bir göz, râzılık ışığıyla açılırsa nasıl olur da gazebe uğrar, her an görüşü azalır? Kendine gel, sus, Tanrı'nın merkinden kork; korkudan titreyen devlete dayanılır mı hiç?
Şu ya da bu şekilde, dünyadaki halkların tümü bir karışıklık yaşıyor. Zengin ya da yoksul, küstah ya da uysal, İşgalciler, işgal altındakiler, kısacası hepimiz aynı dayanıksız sala binmişiz, hep birlikte suya gömülmek üzereyiz. Gelgelelim, yükselen denizi hiç dert etmeden birbirimize sövüp saymayı, kavga etmeyi sürdürüyoruz. Bize doğru yükselirken, önce düşmanlarımızı batırsa, bu yıkıcı dalgayı alkışlayabiliriz bile
Reklam
Yüzer… Dalar… Çıkar!.. Birinci Dünya Savaşı sonrasında, yeni bir oyuncak görürüz çocukların ellerinde. Bu oyuncak, ilk kez Birinci Dünya Savaşı'nda gemilerin korkulu rüyası olmaya başlayan denizaltıdır. 1930'da, Sutdiffe Pressing şirketi tarafından üretilen "Undawunda" adlı oyuncak denizaltı kısa sürede gözdesi olur erkek
Sayfa 15 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Ben beni seven birini istemiyorum sevgilim, Beni anlayan birini istiyorum, gözlerini benimle aynı noktaya dikip, saatlerce susabilmeli mesela. Öylece uyuyakalmalıyız, aynı yastıkta. Sarhoş da olmalı. Dua da etmeliyiz elbette. Ben beni seven birini istemiyorum sevgilim, Benimle yarım kalmış bir çocukluğu tamamlayacak birini istiyorum, Pamuk
Üzerinde ”EN GÜZELE” yazılı, altından bir elmayı, şölenin yapıldığı salonun ortasına bırakıverdi. Doğal olarak bütün tanrıçalar, bu elmaya sahip olmak istediklerinden uzun tartışmalar oldu. Sonunda üç büyük tanrıça dışında diğerleri çekildiler. Ama kudret tanrıçası Hera, zekâ tanrıçası Palas Athena ve Aşk tanrıçası Afrodit elmaya sahip olmakta
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.