Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
12 Mart ve Şiirimiz
12 Mart, tarihimizde, karanlık, kara bir dönem. Bu dönemdeki olayların Türk şiirine yansıması nasıl olmuştur acaba? Bir 12 Mart dönemi şiiri var mıdır? Bence bir 12 Mart şiirinden söz edilemez, ama daha önceden süregelen bir şiirin bu dönemde, önemli bir işlev kazandığı söylenebilir. 12 Mart dönemi toplumcu, kavgacı şairleri iyice öne getirmiştir.
Ortadoğu'da Yeraltı
Ey İstanbul! Sana bu şiiri hastanelerin acil servislerinden, yoğun bakım odaları ağzına kadar dolduğu için hastaların ambulanslarla başka hastanelere taşınırken çıkan siren ve trafikteki diğer araçların korna sesleri ve aralarından geçmeye çalışan insanların itiş-kakışları ve kuru öksürükleri içinden yazıyorum! Sana bu şehrin tam kalbinden, yani
Sayfa 8 - İkinci Adam Yayınları
Reklam
Niçin güzele güzel diyemiyoruz?-Dücane Cündioğlu
Güzel'in güzelliğinin olumlanması, ne ilginçtir ki Türkçe'de genellikle, güzele mülkiyet talebiyle koşullanır. Mülkiyet altına alınamadığı, ele geçirilemediği, kendisine sahip olunamadığı takdirde güzel hakkında "ne güzel " yargısını dile getirmek neredeyse şeref-haysiyet meselesi haline gelir. " Güzele güzel demem" diye haykırır genç adam, ardından da hemen ekler: "O güzel benim olmayınca" İlk bakışta bu yabani bildiri, tek yanlı çiğ bir "bencil"liğin, hatta kösnül bir "bencil"liğin dışavurumu olarak algılanabilir. Sözün sahibi belki de uzanamadığı ciğere mundar diyen "düşükler" taifesindendir, belki de dudak büküp geçilecek hasetçiler cemaatinden, kim bilir? Oysa gerçek hiç de böyle olmayabilir, en azından, bu kaba ve yabanş görünen tutumda, yeterince özdeşim kurulablmesi şartıyla elbette, soylu bir ruh halinin dışavurumunu da görebiliriz. Şöyle ki: öncelikle bu sözün eril bir karakter taşıdığı konusunda kuşku yok gibi. Güzel dişi, güzellikse dişildir, algı böyle. Güzelin giüzelliğini onaylamaktan kaçınan kişi de bir er, bir erkek, yani sizin anlayacağınız "güzele güzel demem bildirisi, her şeyden önce, sadece erkekçe değil aynı zamanda erkeksi de. Sahip olmadığı, olamayacağı güzele güzel demeyeceğini söyleyen genç adam, kendince ahlaki bir bildirimde bulunuyor,çünkü beğenip beğenmemekten değil, aksine beğenisini açıkça dile getirmekten kaçınacağını vurguluyor; yani "güzeli güzel bulmayacağını" değil "güzele güzel demeyeceğini" söylüyor.
Bunu buraya kendim için koydum...
KIRRILGAN KIZLAR KULUBÜ Bir ses etseniz uçuşup gidecekler. Kazara bir sözcük düşürseniz yere, onun boşluktaki hışırtısıyla kaçışacaklar saklandıkları kovuklara. Her cümlenin özenle kurulması gerek; ses tonunuz sessizlikle mırıltı arasında gidip gelmeli ki incinmesinler. Onlar, hayat meydan savaşına çıkmadan kendilerini mağlup ilan eden kızlar.
Bir Tarih Parçası Ölüyor 1938 yılında hastalığı oldukça ilerleyen ve tüm tedavilere rağmen günden güne eriyen Atatürk’ün yakınlarıyla son görüşmesi 6 Kasım’dadır. Atatürk, yataktan son olarak kalktı. Afet Hanım ile yanında hizmet edenler onun ayağa kalkmasına yardım ettiler. Omuzları incelmiş, kemikleri fırlamıştı. Yalnız elleri o güzel
Sayfa 112Kitabı okudu
34 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.