"Bana "Sen öyle birini sevemezsin." dediler. "Yapamazsın onunla, sana göre değil." Hak verdim. "Doğru söylüyorsunuz yapamam onunla." Ama ne oldu? Sevdim. "Asla öyle bir şey yapmam, biliyorum kendimi." dedim. Koşarak yaptım. Severek yaptım. İnsan sevmeden ne çok şey konuşuyor, deneyimlemeden ne çok şey zannediyor kendini. Ne garip değil mi? Aklımın ucundan geçmeyen şey kalbimin içinde... Aklım almadı ama kalbim aldı seni. "Aşk ile nefret iç içedir." dediler, "sanmam." dedim. Bir de baktım en sevmediğim özellikleri bana sevdiren, en keyifli anımda canımı sıkıp, en mutsuz anımı güzelleştiren, değersizleştiren, hiçleştiren sen, aynı zamanda dünyadaki en değerli şeymişim gibi hissettiren de sen... Beni çok sev ya da hiç sevme. Ne fark eder? Bunların hepsi aşk zaten..."
İnkılap KitabeviKitabı okudu
Yüzümde en sevmediğim şey gözlüklerim ama diğer insanların bilmediği iyi yanları da var. Gözlüklerimi çıkarıp uzaklara bakmayı severim. Herşey rüyada gibi puslu görünür ya da zoetrope* gibi muazzam bir şey. Kirli hiçbir şeyi göremem. Sadece büyük boyutlu şeyler, canlı güçlü renkler ve ışıklar ulaşır gözüme. Gözlüğümü çıkarıp insanlara bakmayı da severim. Etrafımdaki tüm yüzler nazik, güzel ve güleç görünür. Hem gözlüğümü çıkardığım da asla insanlarla kavga etmeyi düşünmem, kötü söz söylemeyi istemem. Sadece boş boş bakarak sessizce dururum. Böyle zamanlarda benim bile insanlara genç, düzgün bir kız gibi göründüğümü düşününce bön bön bakmayı sorun etmem, alakalarının tadını çıkarmak isterim ve gerçek anlamda gevşerim
Sayfa 9 - İthakiKitabı okudu
Reklam
"Bazı insanlar birbirini artık sevmediği için ayrılmazlar ki, bazen birini sevsen de onunla olamazsın işte. Sarılmak istesen de yapamazsın. Özlesen de aramazsın. Sevgi her zaman fayda sağlamaz. Her şey yetmez ya da her şeyin üstesinden gelmez demiyorum bak, bazen birini çok seversin, çok ama çok seversin ama bunun dünyanın en yanlış şeyi olduğunu bilirsin. Birbirini sevmek birlikte olmak için yeterli değil."
Sayfa 383 - Ansel RogersKitabı okudu
Nuhu, Adil'e ne var ne yok sormadı. Sormak ve öğrenmek çoğu kimse için olmazsa olmaz iken Nuhu'nun hiç sevmediği bir şeydi. Sorulan özne oluyordu, önemli oluyordu, derdi zoru ya da hüneri her ne ise öne geçiyor yer tahtası o oluyor onun sesine göre gıcırdanıyordu. En yüksek adam en iptidai şeyin sahibini öğrenince onun zeminine düşüyor, sözler onun o halinin çakıldığı çiviler oluyordu. Kendi ömrü boyu kaçtığı her şey diğerlerinin koştuğu, başını çevirdiği, onların kavuştuğuydu. Sorsa dinleyeceği hasret de işiteceği dert de buydu.
Sayfa 447Kitabı okudu
Yalandan nefret ettiğimi, tiksindiğimi, tahammül edemediğimi bilirsiniz, herkesten daha düzgün olduğumdan değil, yalandan korktuğum için. Bir ölüm rengi, bir fanilik tadı vardır yalanlarda: en sevmediğim, en nefret ettiğim şeydir dünyada... unutmaya çalıştığımdır. Sanki çürük bir şey ısırmışım gibi, beni hasta ve kötü yapıyor.
Bana İrlanda'yı sevmem öğretildi ama sevgi bu kadar zor olmamalı. Vazife, evet. Ama sevgi, hayır. Belki benim cevabım bu. Bir insan sevmediği bir şey için sıkıntı çekmez ya da özveride bulunmaz. Sonuçta her şey en çok neyi sevdiğinize bağlı sanırım.
yabancı yayınları ThomasKitabı okudu
Reklam
720 öğeden 401 ile 410 arasındakiler gösteriliyor.