Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
Sahte Bir Benlik ya da Adanmış Bir Hayat
Hiç hayatınızın bir yalan üzerine kurulu olabileceğini düşündünüz mü? Bu; sanki benliğin kaybı, kökten bir yıkılış gibi ağırdır. Çünkü ben dediğimiz şey aslında yaşadığımız tüm zaman parçalarının toplamı değil midir? Peki hayatınızı hep bir ötekine adamakla, bir ötekiyi içselleştirip onun gibi olmakla geçirdiniz mi? Yusuf Aksu öyle yaptı.
Beni
Okunmaya değer…ipucu içerir .
Güzel bir kitaptı diyebilirim. Yazar kendi üzerinden evrimi anlatmış.Maymundan gelmiş olabileceğimizle ilgili birçok kanıtı satır aralarında anlatıyor.Tabiki bu doğru kesin demek zaten mümkün değil.Ama yazarın kendi hayatı ve rüyalar aracılığıyla geçmiş hayatını,maymun halini görüp o dönemdeki ilkel yaşantıyı anlatması bence epey ilginç ve yaratıcı fikir. Oldukça canlı,akıcı ve okunabilir kılıyor bu durum romanı.Evrimle ilgili bir roman okumak iyi geldi açıkçası,farklı bakış açısı sağlıyor insana.Birçok açıdan insan ,tarihsel gelişimimiz,evrimsel süreç vs gibi bir çok şeyi sorgularken buldum kendimi.Bu açılardan bakınca ,geliştirici bir durum. Hikayeleştirilerek durumun anlatılması okunurluğu sa artırıyor. Uzun uzun evrimsel biyolojik detaylar yerine,hikayeleşmiş bir evrimsel süreci okuyorsunuz.Oldukça keyifli idi.
Kızılgöz den bahsetmek istiyorum. Romanın en gaddar,zalim,eşlerini döven,öldüren,cani ruhlu -hatta katil- karakteri.Zaten Kocadişte ,onu kendilerinden farklı,bir alt düzeylerindeki gelişmemiş formum son halkası olarak anlatıyor.Tamamen gücü ve kaba kuvveti sayesinde ayakta kalıyor.Ve romanda da epey süre adı geçen karakterlerden biri kendisi. Beni en çok düşündüren nokta eşlerini dövmesi,öldürmesi ve onlara keyfi şiddet uygulaması oldu. Bir hayvanın bunu yapması pek mantıklı gelmiyordu.Çünkü insandan başka hiçbir hayvan kendi cinsine ya da başka türlere karşı keyfi öldürme eylemine kalkışmıyordu. Ki bir yer de yazar da buna vurgu yapıyor,Kızılgöz’ün bugünkü insan ya da ateş insanlarının ilkel bir formu olabileceğini söylüyordu.
Bir babanın Kızlarına karşı duyduğu aşırı sevgi.
Eveet bir kitabı daha sonuna geldim.Tabi yaz geldi, havalar açtı dışarıda geçirilen süre arttığı için kitap okumaya ayrılan süre azalmaya başladı.Bu şekilde Goriot Baba kitabını bitirmem de epey vaktimi aldı.
Şimdi gelelim kitap hakkındaki yoruma;
Bu kitabı okumaya başlamadan önce balzac ile ilgili biraz araştırma yaptım.Bence çok ilginç bir yazar. Hayalleri, dünyaya bakış açısı ve tabiki de romanlarındaki karekterlere yüklediği özellikler en çok ilgimi çeken şeyler oldu.
Goriot Baba pek akıcı olmayan bir roman.Çok ağır bir dili var diyemem ama okumakta zorluk yaşadım.Parisin çalkantılı hayatını genç bir öğrenci gözünden incelemiş, Goriot Baba'nın kızlarına olan düşkünlüğü saplantı düzeyinde geldi bana.
Bu kitabı okumadan önce Moğol Hanedanlarından Cengiz, Timur ve Hülagü ile ilgili kitaplar okumuştum. Dönemleri ve kişilikleri hakkında bilgim vardı. Bu kitap ile birlikte Babürluleri ve Ekber Şah'ı tanıma fırsatı buldum. Şahsım adına ilginç bir deneyimim oldu fazlaca şaşırıp hayretler içinde kaldım.
Öncelikle Ekber Şah'ın doğumundan
A. Ahat ANDİCAN- Emir Timur (Tarih, Siyaset, Miras)
"Tarafımdan oluşturulmuş bu yorumun tüm hakları kitapyurdu.com'a aittir."
A. Ahat ANDİCAN- Emir Timur (Tarih, Siyaset, Miras)
Eser, on yıllık bir çalışmanın ürünü olarak A. Ahat Andican tarafından kaleme alınmış ve 2019 yılında ise rahmetli Ahsen Batur'un editörlüğünde Selenge Yayınevi'nden neşredilmiştir. 926 sayfadan
Her şeyden önce şunu belirtmek istiyorum ; kitapta tanıştığım aile edebiyatta tanıdığım en ilginç ailelerden biriydi.
Sloganı “Hayatta başarılı olamadınız mı? Bize gelin ,ölümünüzü başaracaksınız”olan bir dükkân ve bu dükkânın içinde intihar etmek isteyen kişiler için birçok malzeme var.
Bu dükkânın sahipleriyse mutsuz, karamsar,kasvetli,müşterilerine intihar malzemesi satan,bu malzemelerle onlara intiharlarında yol gösteren ,bazen müşterileri tarafından cenazelerine davet edilen bir aile.Ailenin çocuklarından biriyse Alan.
Alan aile üyelerinden epey farklı.Aile hiç onaylamasa da gülen, içi sevgi dolu, her şeye iyi tarafından bakan bir çocuk.Alan,aile içindeki sözleriyle,dükkândaki hal ve tavırlarıyla,tüm varlığıyla,mezarlıktan başka pek bir yere gitmeyen, doğum günü pastaları tabuttan olan ,mutluluğa tahammülü olmayan ailenin genel yaşantısına göre bir aykırı çiçek ve enerjisiyle de kasvetli bir ortamda adeta bir kardelen.
Bir gülüş,sevgi,neşe,pozitif enerji bir şeyleri değiştirebilir mi,yoksa içinde bulunulan mutsuz ortam ve durumlar, yaşamı ve yaşamın içindeki güzellikleri kabul etmeyen bir bakış açısı bir gülüşü,neşeyi kendine benzetip,yok eder mi? Roman bu sorunun cevabını verirken ilginç konusuyla ve sade,merak uyandıran anlatımıyla beni kendine hayran bıraktı.
Trajikomik bir kitap olan İntihar Dükkanı ters köşe, beklenmedik bir sona sahip.
ALINTI
Her şeyden vazgeçmek uzun hikâye.
Orhan Pamuk okumak uzun süredir aklımda olan bir şeydi ve nereden başlayayım acaba diye bakınırken bu kitaba denk geldim. Kitapta yazarın farklı kitaplarından derlediği hikayeler ve bir tane de daha önce yayımlanmamış hikaye var. Orhan Pamuk üslubuna, tarzına, konularına aşina olmak için çok güzel bir başlangıç olduğunu düşünüyorum.
Eski İstanbul ile ilgili yazılar okumayı çok severim. Birkaç hikayede buna tanık olmak çok hoşuma gitti. Kafamda Bir Tuhaflık isimli romanı kesinlikle okuyacağım mesela. Bu kitabın karakteri Mevlüt'ün orta okul yılları anlatılmış bu kitapta. Mevlüt ile ilgili daha çok şey okumak istedim.
Kara Kitap adlı romanından da epey şey alınmış bu kitaba. Bu kitabı da okumayı düşünüyorum. Gazeteci Celal Salik ilginç bir karakter bence. Özellikle Alaaddin'in Dükkanı isimli hikayede çok hoşuma gitti bu karakter.
Genel olarak birkaç şey söyleyecek olursam, yazarı sadece bu hikayelerine bakarak değerlendirdiğimizde çok güzel bir edebi yetenek ama hayata karşı tartışılabilir bir bakış açısı görüyorum. Ayrıcalıklı ortamlarda büyüyen insanların fakir ya da azınlık edebiyatı yapması bana hiçbir zaman samimi gelmiyor belki de bu yüzdendir. Ama dediğim gibi, edebi yeteneği ve becerisi inkar edilemez.
Konu bakımından ilginç bulduğum bir kitap oldu ama bir süre sonra kitap sıkmaya başlıyor. Çok durağan ve sürekli aynı şeyler tekrarlanıyor hissine kapıldım. Aslında 7 puan verecektim ama sonu bitmemiş hissi verdi, aklımda soru işaretleri kaldı. Devam kitabı varmış ama okur muyum emin değilim zaten bu kitabı da okurken epey zorlandım. Devam etmemi sağlayan şey de sonunun nasıl olacağıydı. Okunabilir ve kişiye gerçekten iyi bir bakış açısı kazandırır diye düşünüyorum ama okumasınız da çok şey kaybetmezsiniz. Yorumumu okuyan herkese teşekkürler.
Bilincin İhtişamlı Gizemi
Descartes’ın şüphe metodunu kullanarak oluşturduğu felsefesinin temelinde refleksif bilinç yer alır. Sırayla her şeyin doğruluğunu ve kesinliğini sınayan Descartes, son raddede açık seçikliğinden ve kesinliğinden emin olduğu bir şey bulur nihayet: düşünen ben. Ünlü “cogito ergo sum” (düşünüyorum, o halde varım) onun felsefesinin temel dayanağıdır.
Herkese keyifli okumalar,
Son zamanlarda popüler bilim kitaplarına ilgim epey arttı. Bunu bilimsel bakış açısı kazanmama bağlıyorum. Aldığım biyopsikoloji dersiyle beraber beyine olan ilgim epey arttı. Beynimiz ve bağırsaklarımız arasındaki ilişkide bu derste geçmişti ve bana çok ilginç gelmişti.
Bu yönüyle nörobilimci Serkan
Muazzam bir eseri geride bıraktık ve en başta söylemem gerekiyor ki uzun bir inceleme olacak. Ömer Seyfettin adına sitemizde belki de en uzun inceleme olacak. Bunun 2 temel sebebi var. Birisi yazarı tanıtmak ve onun eserlerine olan saygıyı göstermek, diğeri de eklenen kitapların çok fazla olması hasebiyle bilgi kirliliğini engellemek. Bu yüzden
#k:45194 Gecenin önerisi bu kitap olsun.️
Her şeyin tarihi olduğu gibi cinselliğin de bir tarihi var ve bu konuda ceza yine kadına kesiliyor. İlginç mahkeme tutanakları, akıl almaz olaylar ve çeşitli örneklerle bezeli bir çalışma. Farklı yüzyıllar da yaşamış hükümdarların, apayrı coğrafyaların cinsellik anlayışına yönelik bir anlatı. Bakış açısı geliştirecek türden. Çünkü tarih, ‘ben medeniyim’ diyen toplulukların kusurlarını gün yüzüne çıkartmada epey maharetli.
Türk edebiyatında "Dava" denemesi
Bu kitapla bir kitapçıda gezinirken rastgele bir şekilde elime alıp incelemeye başladığımda tanıştım. Nedense bu sıralar Garipçilere takmış durumdayım. Onlarda fena halde benim ruh halim ve fikriyatımı görüyor, gördükçe de mutlu oluyorum. Bu kitaba göz gezdirirken de ilginç cümleler görünce okumaya karar verdim.
Kitap esasında Kafka'nın Dava adlı
