“Kendi içini görmeye kalkmamak; bundan daha büyük yanlış yoktur.”
Duvar beş hekayədən ibarət olan kitabdır. Kitabda toplumun içindən, xüsusilə də, toplumda sıx-sıx rast gəlinən insan xüsusiyyətlərinə zidd, həyatları, seçimləri, tərcihləri ilə mübarizə aparan şəxslərin hekayələridir.
Sartre bu hekayələrdə seçdiyi uğurlu təsvirlər və detalları tutması ilə bir-birindən fərqli, cəmiyyətin görünməyən üzünün aynası olan, həyata müxalif kimi xarakterizə etdiyimiz, amma hər birimizin içində bir parçaya rastladığımız obrazlarla həyatımızı, seçimlərimizi, varlığımızı, ailə və cəmiyyət quruluşumuzu, insani münasibətlərimizi ələ alır.
Kitabla eyniadlı Duvar və Bir yöneticinin çoçukluğu hekayələrini digərlərinə nisbətdə daha çox bəyəndim.
DuvarJean-Paul Sartre · Can Yayınları · 20143,498 okunma
A
Adalet Ağaoğlu (d. 13 Ekim 1929 - ) roman, öykü, tiyatro, günce, deneme
Afet Ilgaz (d. 2 Ocak 1937 - ö. 16 Ocak 2015) öykü, makale
Alev Alatlı (d. 1944 - ) roman, deneme
Arzu K. Ayçiçek
Aslı Der (d. 22 Temmuz 1975 - ) öykü
Aslı Erdoğan (d. 1967 - ) roman, öykü, deneme, fıkra
Arife Kalender
Ayfer Tunç (d. 1964) roman, öykü, makale
Ayhan
Mutlu günler keyifli okumalar dilerim.
Bir yazarın hayal dünyası üzerinden iki yazarın hayal güçlerinin, duygusal yapılarının ve yazmış oldukları eserlerindeki karakterlerinin jaynaşmsı ile biraraya gelmiş bir kurgu roman.
Gerçeğin ötesinde, farklı zaman ve mekanlarda geçen, fantastik öğeler taşıyan; diğer taraftan da tarihsel ve mitolojik öğeleri de içerisinde barındıran bir kurgu.
Nermin Bezmen 'in anlatımı ile onun ve yazar dostu Nazlı Eray 'ın bütünleşmiş öyküsü.
Dostunun iki kitabını okuduktan sonra farklı duygu yoğunluğu içerisine giren Bezmen onunla çok farklı bir iletişime girer ve bir gece yolculuğuna, rüyanın da ötesinde bir maceraya çıkarlar. Onlara bu yolculukta kimler kimler eşlik eder(İki yazarın kitabındaki karakterler)?
Bezmen 'in iki kitabını okumuştum yıllar önce, Nazlı Eray ise hiç okumamıştım. Bu kitapta iki kalemin de yazarlık tecrübelerini, yazarkenki ruh hallerini öğrenmiş oldum.
Kurgu ve anlatım güzeldi aslında ama sanki bns eksik gibi geldi. Ya d kitabın başındaki yolculuk ile ilgili planlamalar benim beklenti düzeyimi arttırdı diyeyim. Şu Melek Hasan bir sussa da artık başlasa şu yolculuk diye ne heyecan yaşadım. Kitap bittiğinde ise bu kadar mıydı diye üzüldüm.
Okuduğum kitaplardaki karakterler ile bir başka kitapta karşılaşmak, eski dostlar ile yeniden buluşmak gibi oluyor. Onun için biraz beklentim fazla oldu galiba.
Okumak, yeni kitaplarda buluşmak ve yeni kahramanlar ile tanışmak dileğiyle..
Canım dostum şahanemden den gelen bu kitabı
Aşk Artık Burada Oturmuyor bazı yerlerde hikaye kategorisine alınmış, arka kapağında ise on yedi öyküden oluşan roman olarak sınıflandırılmış bir kitap. Denildiği gibi on yedi birbirine bağlı başlıktan oluşuyor. Konuysa bir ayrılığın anlamlandırılamayışı aslında: Aşk acısı, bir türlü unutamamak bu yüzden alternatif yollarla (fantastik bir biçimde) unutamadığımız insanı geri getirmek. Nazlı Eray için fantastik gerçekçiliğin Türk Edebiyatındaki karşılığı deniliyor zaten bu kitabında da bunu görüyoruz ;sık sık fantastik ögelerle süslenmiş.
Kitap boyunca hayalle gerçek iç içe, bir hocanın evindeyken karşımıza beyaz kürküyle Marilyn Monroe çıkabiliyor aniden, arkadaşımızın evinde küçüklük halimize rastlayabiliyoruz, eski sevgilimiz farklı boyutlarda karşımıza gelebiliyor.
Evde otururken kendimizi bir anda İzmir'de bulabiliyoruz, bir başka evdeyken Rodos'ta ya da bir kapsülden geçip Ankaradayken New York'ta; anıların içinde seyahat ediyoruz kısacası. (Yennefer'ın portallarını hatırlattı.d) Postmodern bir yazar zaten ama yorucu bir anlatıma sahip değil. Akıcı ilerleyen kısa bir kitap.
Çok aşırı beğendim diyemem ortalama bir kitap. Fikir olarak, unutmayı başlatma düğmesi, anıların paylaşılması ve hücre mühendisliği kısımlarını hoştu. Okumak isteyenlerin kafasında güzel bir tablo çizebilmişimdir umarım, iyi okumalar dilerim.<3
Jean Paul Sartre
Orjinal adı "Le Mur" olan bize "Duvar" adıyla kazandırılan öykü kitabı. Duvar, oda, herostratos, ozel yasam, bir yoneticinin çocukluğu öykülerinden oluşur. Benim en beğendiğim hikayeleri "Duvar" ve "Herostratos" oldu.
Kitap aslında insanın benimsediği tüm ideolojilerinden ölümle yüz yüze gelindiğinde nasıl vazgeçebileceğini anlatmaktadır.İçinizde sıkıntı, merak ve diğer rahatsızlık veren tüm duyguları yaşatmasıyla birlikte bir çırpıda okudum kitabı.
Diğer kitapları ise kitaplığımda ya da okuma listemde.
Tavsiye ederim. Zaten kitabı okuduktan sonra diğer kitaplarını da listenize ekleyeceksiniz :D
İyi okumalar dilerim..
DuvarJean-Paul Sartre · Can Yayınları · 20183,498 okunma
Umay Umay ile tanıştım bu kitap sayesinde. Bir yazara başlamak, ilk eserinin üzerinde oluşturduğu hissiyat ile başlar. Bu yazar ile tanıştığım için çok mutluyum hatta geç bile kaldığım söylenebilir. Peki kimdir bu
Umay Umay ?
İnternetten baktığımda şöyle bir şeye denk gelmiştim.
"Umay Gedikoğlu veya sahne adıyla Umay Umay, Türk
John D. Rockefeller, hem ülkemizde hem de dünyada çok bilinen ve üzerine çok kitaplar yazılan; bir yanıyla iş insanı diğer yanıyla azgın kapitalizmin vücut bulmuş halini temsil ettiğini söyleyenler var. Bu kitap Rockefeller'in (1839 - 1937), 1909 yılında yazdığı ve Türkçeye "Bir İş Adamının Hatıraları" adıyla tercüme edilen öz yaşam öyküsüdür. O yüzden nesnellik beklenmemelidir. Rockefeller gibi bir kişinin çevreyi, etrafı, iş dünyasını, ticareti nasıl gördüğünü anlatması bakımından birinci el kaynak niteliğindedir. Lakin kitap içinde ayrıntı ve derinlik bulamazsınız.
Hatıralarından kesitler sunarken, bunları da bir şeylere bağlıyor. Yetiştiği şartlar, okulu, iş hayatına atılması, ilk ortaklık teşebbüsünde bulunurken babasından istediği borç desteğine babasının cevabı; Amerikan toplumunda zenginler hakkında kötümser düşünceye sahip olanlara bakış açısı, petrol işine nasıl girdiği, sosyal yardımlaşma, paranın tutumu ve değerlendirilmesi, vakıfların önemi ve geleceği hakkında kısa kısa fikirlerini paylaşıyor.
Rockefeller'in yaşam öyküsünden kesitler sunan bu çalışma yine de öz yaşam öyküsü sevenlerin hoşuna gidebilir.
Ezcümle: Bu kitabı 1 - 2 Haziran 2023 tarihleri arasında okudum. Bu yazı ise 3 Haziran 2023'de 1000Kitap sitesine eklendi. Tavsiye ediyorum. Hem kitabı yayımlayan hem de çevirisini güzel bir şekilde gerçekleştirenlere de teşekkürler….
Yazarın ilk kitabı olduğunu düşünürsek gayet başarılı buldum. Dili akıcıydı bence, 2 günde bitirdim. Sadece bir iki noktaya takıldım, öncelikle Claire’ın seçilmiş kişi olduğunu düşünürsek kitabın bazı yerlerde “gerizekalı mısın?” diye bağırmamak için kendimi tutmak kolay olmadı. Bence 20 yaşında birine göre fazla ergen davranışları vardı. Bazı
Mutluluk denen şey
Bizi mutlu hissettirecek şey
İyiki bu dünyadayım ,iyiki varım,iyiki gelmişim dedirtecek şey
Yüzümüzü güldürecek olan,
Her neysen ,nasıl bir şey isen merak ediyorum seni
Otuz yıllık ömürde belki bir kaç defa mutluluk duygusunu hissetmiş olabiliriz
Bunun nedeni tertemiz bakmaktı belkide
O sahte olan şeylere.
Bundan sonrası nasıl olacak ?
Mış gibi mi yaparak?
Bu bir nevi eskisi gibi temiz değilim demek oluyor
Yine kendimizi suçlu bulduk
Yine kendimizi mutsuz ettik.
Yok bizden olmayacak...
Eray.D
İnsan sevdikçe iyileşiyor anladım artık
Sevdikçe, kalbine yerleştirdikçe
Ruhuna işledikçe
Tüm hastalıkların dan kurtuluyor
Güne uyanışı değişir mi insanın ?
Hayata bakışı
Geleceğe umut bağlayışı...
Kelimelerin yetmeyişini yaşıyorum yine
Barış manço demişti
Sabret gönül sabret sakın isyan etme
Bir gün elbet bitecek bu çile isyan etme
Bir ben var ki benim içimde benden öte benden
ziyade ...
Eray.D
Sevgili
Senin günün bir gün diye
Kısıtlamak diye bir şey olabilir mi ?
Sen hayatımda olduğun sürece
Varlığını en yakınım gibi hissedeceğim.
O sıcaklığı ilk günden bugüne hissettirdin.
Tadın başka , aşkın başka , hissettiğim bambaşka
Sen hayatımda olduğun sürece
Yakın uzak farketmez
Ama
O yanyana anları düşünmek böyle
Mutlu ediyorsa bizi
Yaşamak nasıldır ki
Her günüm sevgili
Her anım sevgi.
Seninle her gün böyle sevgi...
Sevgili...
Eray.D
Hissetmek,hissedebilmek seni
Birden soğuk davranıp,uzaklaşmak istediğine can sıkarken
Umut ederken öyle olmadığına
Yarım saat geçmeden öyle olmadığını idrak edebilmek
Yalandan gidişlerden daha sıcak daha içten gelebilmek.
Kıymetli olduğunu anlayabilmek…
Hissetmek hissedebilmek seni
Zıt kutupların insanda birleşmesine inanmazken
Tanıdıkça ben gibi düşündüğünü görebilmek
Yani zıt olduğunu düşünmemek bir yerde
Bazen aksi davranışlarına
Bazense düşünmediğin kadar mütevazi oluşuna şaşırmak
Zekana tutulmak…
Hissetmek hissedebilmek seni
Mutlu olduğunu hissettiğimde mutluluğu yaşamak
Buzdan soğuktan yanmaları duyarız ya
Bazen o buz yanının sıcaklığını hissetmektir…
Eray.D