Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Churchill, Avam Kamarası'nda konuşurken, muhalif partiden bir kadın milletvekili olan Lady Astor, Churchill'e kızgın bir şekilde şöyle seslenir: "Eğer eşiniz olsaydım, kahvenizin içine zehir karıştırırdım!" Churchill oldukça sakin, kadına döner ve "Hanımefendi, eğer eşim siz olsaydınız" der, "O kahveyi seve seve içerdim".
Elma YayıneviKitabı okudu
"Ben bu tarihe kadar yaklaşık olarak 8-10 kez hocamla bade oldum. Bu tamamen benim kendi isteğimle olmuştur. Hocamın bana hiçbir baskısı olmamıştır. Dergâha bayanların geldiğini duydum, ancak hiç görmedim. Benim ders amaçlı gittiğim zamanlarda erkekler bulunuyordu. Bu ilişkiler zikir, tesbihat ve maneviyata göre isteğe bağlı olarak yapılır. Bu konular sürekli olmaz. Daha sonraki zamanlarda da benim inancım bunu gerektirdiği için devam etmeyi düşünüyorum. Hocama bağlılığım sürekli olacaktır. Dün yani 9 Haziran 2011 günü eşim Ayşe S. beni telefonla aradı. O sırada ben Denizli ilinde bulunuyordum. Eşim bana polislerin kendisi ve Uğur Hocamı emniyete aldığını söyledi. Bana konuyu detaylı anlatmadı. Fakat ben konuyu tahmin edebiliyorum. Dün gece eve geldiğimde eşim ile görüştüm. Bana emniyete gitmem gerektiğini söyledi. Ben ve eşim isteğimize bağlı olarak bu konuları yaptığımız için Emniyet'e geldim. Ben ve dergâhta bulunan talebeler, Uğur Hocamıza, kendi isteğimize bağlı olarak maddi destekte bulunuruz. Para vermemiz konusunda bizi kesinlikle zorlamamıştır. Benim bu konu ile ilgili olarak hiç kimseden ve hocam Uğur Korunmaz'dan dava ve şikâyetim yoktur. Tamamı ile ibadet amacıyla yapmaktayım. Hocam ayet mealleri göstererek bu tarikata bağlanmamızı sağlamıştır. Bu tarikatın amaçlarından birisi bade (oral seks) ve tabi (cinsel ilişki-fiili livata) olmaktır. Fakat dergâh talebelerine kesinlikle zorlama olmaz. Herkes kendi isteği ile bunu kabul ederse yapar. Benim bu konuyla ilgili başka söyleyeceğim yoktur."
Sayfa 65 - Kırmızı Kedi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Eşim Marilyn'e Birlikte geçmiş altmış yıl bana az geliyor.
Daha sayfa yüz otuzlardayız ve bu hiç hayra alamet değil
Zimri deri kutuyu açtı ve baş döndürücü güzellikte, yeşil safirden bir yüzük ortaya çıkardı. "Arabessa Bassette," derken yavaşça diz çöktü. "Müziğim, tek aşkım. Eşim olma onurunu bana bahşeder misin?"
Sayfa 138Kitabı okudu
Genelde daha önceki kitaplarımda geçen bir cümleyi kitaplarıma isim olarak koyarım. Sevgili Arsız Ölüm adının hikâyesi ise farklı. Bu kitabın adını eşim Ertuğrul'un koymasını istedim, o da "Gündüz Gözüyle olsun," dedi. Yayınevi yöneticileri bunun pek roman adına benzemediğini, daha değişik bir ad koymak gerektiğini söylediler. "Dirmit Kız", "Kuşkuşotu" gibi adlar önerdiler "Sevgili Arsız Ölüm'e"; adama cümlesiydi, kitabı anneme bu sözlerle adamıştım. Önerilen adların hiçbiri hoşuma gitmedi, sonunda adama cümlesi kitabın adı oldu.
Sayfa 31 - Can
Kadir Gecesi!..
~•~ Aişe anamız radıyallahu anha'dan bir hadîs-i şerîf rivayet edilmiş: ... "Efendimiz'e; 'Ya Resûlallah! Eğer ben bir gecenin Kadir gecesi olduğunu anlarsam,bilirsem onda nasıl dua edeyim, gecemi nasıl geçireyim?' diye sordum." ... Kâle. "Peygamber Efendimiz cevaben şöyle buyurdu:" Kûlî. Yâ Aişe-i Sıddîka, ey zevcem, ey eşim! Şöyle de: "Allâhümme inneke afüvvün tuhibbü'l-afve fa'fü annî." ~•~
Reklam
Kılıç Ali'nin belirttiğine göre, hastalığından dolayı Ankara'dan İzmir'e gelen Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım, Lâtife Hanım'la tanıştıktan sonra Başyaver Salih Bozok'a şunları söylemiştir: "Salih, benim gördüğüme göre bu kızcağız ile oğlum mesut olamazlar. Derhal beni geriye götür, Mustafa'mı bu işten
Sayfa 113 - Güven KitabeviKitabı okudu
Bu vesile ile hocalarıma ve dolaylı da olsa zamanları bir şekilde kısılan eşim Zeynep Hanım ve her biri vazgeçilmez cihan parçası oğullarım Feti ve Hasan Tevfik'e teşekkürü bir gönül borcu olarak bildirmek isterim.
Sayfa 12 - gece kitaplığı, birinci basım, ekim 2017, ankara
Sıddık'a ben çıkıyorum diyecekken Şeyh'in sözleri geldi aklıma, bir süre etrafa boş boş bakındım. Şu üç kişiye acı diyor Şeyh: Cahiller arasındaki alime, zenginken fakir düşene, hatırlı iken itibarını kaybedene. Ben de vay bana vaylar bana diyorum. Biz cahiller, biz fakirler, biz ne idüğü belirsiz kişiler oturup bunlara acıyacağız. İyi de bize kim acıyacak? Esasında kimselerin bana acımasını istemiyorum Hacı Nasuh Efendi. Ben cahile, ben fakire, ben itibarı pek de aman aman olmayan mobilyacı ustasına. Gaddar aletlerin, kıymık fırlatıp gözünü kör edebilecek, kolunu parmağını kesip biçebilecek, ezip, çarpıp canını acıtabilecek makinelerin arasında ömrünü tüketen, bayram sonrası Harun Bey'e borcunu yollayacak olan, evdeki kaşını indirip gözünü halının mavisine dikme ve susma uzmanı sevgili eşim mümkün olduğunca üzülmesin diye didinen bana, hiç acımayın sayın Hacı Nasuh kardeşim ve muhterem büyüğümüz Şeyh Edebali kardeşim.
Sayfa 141 - UstaKitabı okudu
Yoldaki mühendisin hikayesi
Eşim, hamile kaldıktan sonra Amman'daki ticari işlerimi küçültüp tek başıma oraya, Filistin'e, Kudüs'e geri döndüm. Orada arkadaşımın çelik eriten fabrikasında çalışmaya başladım. İşte bundan sonra cihat yolculuğum ve hikayem başladı. Yoldaki mühendisin hikâyesi, Filistin davasında hakkında en uzun hüküm verilen kişinin hikayesi, 67 kere müebbet ve 5200 seneye çarptırılan mahkümun hikayesi, Siyonist işgal devletinin tarihinde en büyük dosyaya sahip kişinin hikâyesi, Abdullah Bergusi'nin hikâyesi...
Reklam
''Eskiden bir evim, eşim, işim, vatanım, kimliğim, aidiyetim, itibarım vardı; ama bir anda her şeyimi yitiriverdim. Bütün bu kayıplar arasında en kötüsü vatanımı yitirmekti. Ben şimdi kimim, burada ne yapıyorum, nereye savrulacağım, gelecekte ne yaşayacağım diye kendi kendimi yıllardır sorguluyorum. Eskiden bir ismim vardı, öğretmen hanım diye itibarlı bir konumum vardı; ama artık bana sadece mülteci diyorlar. Nereye gidersem gideyim artık sadece bir mülteciyim. On yıldır buradayım, ama istikrara kavuşamadık. Şimdi İsveç'e gidiyorum; ama başıma ne gelecek bilmiyorum. İstikrarsız ve belirsiz bir şekilde yaşamak inanın çok zor; kendimi çok yorgun hissediyorum.'' XX-10
Sayfa 198Kitabı okudu
Şiir kime ait?
Neruda - Eşim için yazdığım şiiri kalkıp Beatriz'e vermişsin. Mario - Şiir, kim kullanıyorsa onundur.
Eşim Marilyn'e... Birlikte geçen altmış yıl bana az geliyor.
Yaa! Çok güzel..
Eşim Marilyn'e... Birlikte geçen altmış yıl bana az geliyor.
Son isteği sorulduğunda yanıt olarak, karısı ve çocuklarına Rabbi Nissim ve yabancı gazetecilerin huzurunda bir mektup yazmak isteyen Eli Cohen, işkencecilerin ölümden sonra kullanacakları propaganda kartını adeta yok etmişti. Cellatlar onun ipini çekmek üzerelerken Eli Cohen onurundan mahrum etmelerine müsaade etmedi. Başka seçeneği olmayan Albay
162 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.