Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ali Şeriati: Kürt medeniyetinden, Yunan ve çağdaş Amerikan medeniyetine... Araştırmacı Remzî Pêşeng'in Ali Şeriati konulu makalesi... Ali Şeriati’nin “İslam Bilim” ve Medeniyetler Tarihi adlı derslerinin “ Orijinal” çevirisi - 1 …Buna göre, Beynen Nehreyn’den Kürt adasından Yunanistan’a yansıyan Zeus isimli Tanrı, kültür ve medeniyetin
Evet,her şeyde,her yerde,çokluk birliğe geri dönmekte.İşte umumi ahengi meydana getiren de bu olmuş.Okun kavsinde olduğu gibi,her düz hat da kendi azimet noktasına dönmek için kavis haline geçmeye meyletmektedir.Fakat çokluğu vücuda getiren de gene o birlik.Faraza,ressamın kafasında bir nokta olan mana,inkişaf ediverince,binbir renkli bir sanat eseri heyetinde meydana çıkıyor.Esasen insanları şaşırtan,tezat ve ihtilafa düşüren de manadaki bu zuhur,bu uyanış ve çoğalış değil midir?
Reklam
408 syf.
10/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Aşk, edebiyatta her zaman vardır; dönemlere ve akımlara bağlı olarak bazen az, bazen çok ele alınsa da aşk, edebiyatın en temel konusu olmuştur. Vaziyet böyle olunca aşk, Adem’e şiir de yazdırır, roman da yazdırır olmuş. La Rochefoucauld’un “Edebiyat olmasaydı aşk olmazdı.” Sözü ekseriya zihnimi meşgul etmiştir ve ben, onun bu düşüncesinin
Çalıkuşu
ÇalıkuşuReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 2019101,9bin okunma
Kader
Mesela bir gün, Eminönü meydanında bir otomobil bir adamı çiğner. Hadiseden on dakika evveline gidelim. Adam, mesela Gülhane Parkının önündedir. Otomobil de faraza Taksimden geliyor. Manzarayı görüyor musunuz? Geliyor! Bin otomobil içinde bir otomobil ve yüz bin adam içinde bir adam. Ne adam çiğneneceğini bilir, ne de otomobil çiğneyeceğini. İkisi de bir sürü tesadüflerle bilmeden birbirine doğru yaklaşırlar. Mesela adam bir dükkanın önünde durur. Bir kutu kibrit alır. Bir iki adım atar. Bir arkadaşıyla konuşur. Bir vitrini seyreder. Bu masum hareketlerin bile birkaç dakika sonra kopacak faciada hisseleri vardır. Bütün bu hisseler birbirine esrarlı bir şekilde geçe geçe nihayet meş'um anı doğururlar. O an gayet basit bir son sebebe dayanır. Bir dalgınlık, bir bilgisizlik, şu bu. Tesadüflerin kim bilir nasıl ve nereden idare edilen son derece girift ve içinden çıkılmaz bir riyaziyesi vardır.
Sayfa 42 - Büyük Doğu YayınlarıKitabı okudu
Bir tane beyaz gül yetmiyorsa, hiçbir şey yetmeyecek demektir! Yağmurda birlikte ıslanmak yetmeyecek, birlikte çay içmek yetmeyecek, anlamak yetmeyecek, anlaşılmak yetmeyecek; verdiklerin yahut aldıkların yetmeyecek. Yetmeyecek, ne kadar iyi bir insan olduğun. Mesela ne denli zeki, çevik ve ahlaklı olduğun da yetmeyecek. Onun için ölsen üzülecek,
"...Şems-i Ezelî'nin tecelliyat-ı nuraniyesinden "ihya" yani "hayat vermek" cihetinde, herbir zîhayat üstünde öyle bir turrası vardır ki; faraza bütün esbab toplansa ve birer fâil-i muhtar kesilseler, yine o turrayı taklid edemezler...."
Reklam
Mevlâna, Fihi Ma Fih’inde bir denizin kenarında durup, inci bulmak için denizin suyunu bir tasla aktaran birinden söz eder. Bu bedbaht, faraza denizin bütün suyunu tastan geçirse de, tasının dibine hiçbir zaman inci ya da mercan gelmeyecektir. İnci ve mercan denizdedir, deniz dibindedir. Hem deniz de sudan ibaret değildir. Suyu boşaltmakla denizi elde edemezsin. İnci ve mercana müşteri olana, dalmak ve ıslanmak gerektir.
muallimin ruh yapısını meydana getiren karakterler:
Bir insanın bir hayvana bir alimin bir cahile bir velinin bir şerire esir olduğunu düşününüz işte bugünkü ilk öğretim sistemi ve bütün tahsil tamamen bu Fecaat in tablosunu ortaya koymaktadır duyguları hiç yorulmayan muhtaç değilmiş gibi çocuğa tabiat eşyası tanıtılıyor kültür dersleri faraza Tarih ve Coğrafya bile eşya dersleri gibi okutuluyor ve çocuk bütün his ve ruh gıdasından mahrum kalınca sapıklıklara düşüyor: Zalim oluyor menfaat makinesi haline geliyor feragat nedir bilmiyor kendine yaklaşamıyor.
Sayfa 78 - Dergah
687 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.