Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Yahu bu kız bunları gizli mi yapıyor? Aşikâre... Bu kız çımacının koluna girer, götürür bahçeli kahveye, tavla oynar. Benim oğlanla karşı karşıya yüzer. Rıdvan Bey'in on beş yaşındaki oğlunu bisikletim önüne oturtur, çarşı boyundan geçer. Bunda ne kötülük var be!... Sen bir de dedelerim Fatih Sultan Mehmet'e balıkçılık etmiş, dersin. Kötülüğün aşikâre yapıldığını hiç gördün mü Ali Ağa?
Sayfa 87
256 syf.
9/10 puan verdi
'' Ey asker ! Biliniz ki bu Fetih , Cenabıhak katında size ve Sultan 2. Mehmet Han'a takdir kılınmıştır. Kim ki bundan şüphe eder, imandan sapmış (inancını yitirmiş) olur .'' Selamlar sevgili dostlarım . Her kitabıyla ayrı ayrı aşk yaşadığım sevgili yazarımız bu eseriyle de aşk yaşadım .. Tamamen tarihimizin ruhaniyetini yansıtan bir eser .. Yazarımızın her kitabı , tarihimizin bir döneminden ve izlerinden olduğu için mi ruhuma bu denli dokunuyor , anlamadım .. Bu eserinde de Fatih' in İstanbul'u nasıl fethettiğini , anasıyla ilişkisini , kalbindeki imanı ve ruhundaki insanlığı anlatıyor . Her bir sayfada geçmişe giderek o anları yaşıyoruz ve göğsümüzü kabartarak duyduğumuz gururu görüyoruz ...
Fatih Zaman-ı Veladet
Fatih Zaman-ı VeladetGökhan Çelik · Yediveren Yayınları · 202215 okunma
Reklam
Şehzade Mehmed (Fatih) henüz çok küçükken, bir gün babası II. Murad'ı kolundan tutup Hacı Bayram Veli'ye götürmüştü. O tarihte Hacı Bayram tekkesi'nde öğrenim gören Akşemseddin, misafirlere hizmet ediyordu. Sultan Murad, Hacı Bayram Veli'ye, İstanbul'u alma planlarından bahsetti. Hacı Bayram Veli, küçük şehzade Mehmet'i gösterip: "Padişahım," dedi, "İstanbul'u şehzadeniz Mehmed'le benim Köse alacak." Veli'nin Köse dediği Akşemseddin'den başkası değildi. Gerçekten Veli'nin bu kerameti yıllar sonra hakikat olacak, İstanbul'u fetheden Sultan Mehmed'in yanında Akşemseddin "manevi fatih" olarak selamlanacaktı.
Sayfa 66 - Nesil Yayınları, 15. Baskı, Nisan 2008Kitabı okuyor
192 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
20 saatte okudu
Şiirli Yastık- Sunay Akın Tarih 1918 yılının 13 Kasım günüdür ve işgal güçlerinin savaş gemileri İstanbul Boğazına girmektedir. Tam da o gün Mustafa Kemal İstanbul'a gelmiş ve gördüğü manzara karşısında pişman olmuştur. Bağımsızlık hareketini başlatmak için en kısa zamanda Anadolu'ya geçmeyi planlar. İngiliz, Fransız, İtalyan ve Yunan
Şiirli Yastık
Şiirli YastıkSunay Akın · İş Bankası Kültür Yayınları · 2021669 okunma
Fatih Sultan Mehmet'in Unutulmaz Sözleri
- 'Ormanlarımdan bir dal kesenin başını keserim.' - 'İmkanın sınırını görmek için imkansızı denemek lazım.' - 'İnsanda söz ile değişir kader. Ya yurda baş olur, ya da başından olur.' - 'Onlar korkularından denizi zincirleyecek kadar akıllı ise, biz gemileri karadan yürütebilecek kadar deliyiz.' - İstanbul’u niçin fethettiklerini sorduklarında 'önce o benim gönlümü fethettiği için' - 'Biz toprakları değil gönülleri feth etmeye gidiyoruz. Savaş herkesle, barış ancak onurlu insanlarla yapılır.' - 'Hakiki sanat muhteşem bir şehir vücuda getirmek ve halkının kalbini saadetle doldurmaktır.' - 'Baykuştan pervâmız yok, biz şahinler sürüsüyüz.' - 'Eğer padişah siz iseniz, devletimizin bu zor gününde ordumuzun başında olmamanız törelerimize uymaz. Yok, eğer padişah ben isem, işte size emrediyorum, geliniz ve derhal ordularımın başına geçiniz. '
Fatih'in son seferi ve ölümü
Yüce Sultan bu şevket ve azametle Anadolu yakasına geçerken mübarek mizacında değişiklik vuku buldu. Karşıya göçmek ve denizi geçmek esnasında eski marazının depreşmesi sebebiyle incinip ansızın bir ah çekti. Yanında bulunan merhum Mehmet Paşa üstün kabiliyetli, aklı başında gayet kâmil bir vezirdi. Sultan'ın dudaklarından dökülen bu Ahtan anladı ki, Padişahın ızdırabı vardır.
Sayfa 160 - Tercüman YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Osmanlı İmparatorluğu aslında Roma İmparatorluğudur.
Fatih Sultan Mehmet'in kendine Kayser-i Rûm dedirtmesi, Roma İmparatorluğunun en önemli argümanlarından biri olan Roma Victrix yani Muzaffer Roma sloganını El Muzaffer Daima şeklinde tuğralarda kullanılması bunların kanıtlarındandır. Sultan Süleyman devrinden sonra eli sopalı sofaların yönetimi tamamen ele geçirmesiyle daha farklı bir niteliğe bürünen Osmanlı İmparatorluğu Romalı olma yönünü bir nebze kaybetmiştir.
Fatih Sultan Mehmet Han
"İmtisal-i «câhidů fillah oluptur niyyetüm Din-i İslâm'ın mücerred gayretidür gayretüm Enbiyā vü evliyâya istinadım var benim, Lûtf-i Hak'tandır hemân ümmîd-i feth u nusretüm"
Sayfa 117 - Erkam yayınlarıKitabı okuyor
Bugün şöyle bir soru sorulabilir: "Eskiden şartlar uygundu fatihler, Yavuzlar, kanuniler Bu şartlarda yetişti günümüz şartlarında Fatih yürekli çocuk yetiştirmek mümkün mü ? Bence bu her çağda mümkündür: Ama önce aynı yürekte anne-baba, ardından da hoca yetiştirmek gerekiyor. Bu o kadar önemlidir ki Fatih'in annesine babasına ve hocalarına bakarsanız "Fatih'i", Fatih'e bakarsanız anne baba ve hocalarını görürsünüz.
Kısacası, Fatih Sultan Mehmet'in annesi "kulluk" şuuruna "anne" kimliğini de katıp yücelmiş ve yüceltmiş bir kadındır... Hiç kuşkusuz şehzade'sinin kulağına, İstanbul'un fethine ilişkin peygamber müjdesini İlk o fısıldamış, varlık sebebini, mukaddes hedefini, ve asli görevini dembedem ruhuna ilk nakşetmiştir. Fatih'in annesi bunun bilincinde olarak çocuğuna sadece sütünü değil birinci hedefini de emzirdi.
Reklam
Robert Kolej, o tepeye kondurulduğu günden beri orada inşaatın eksik olduğunu, Hisar'da gençten ihtiyardan bilen kimse yok... İngilizliğin memleketimizde bir nüfuz alanı demek olan o hakim noktada okul binaları arttıkça artıyor. Okul idaresi Hisar'ın tepesinde Fatih Hazretlerinin ağızdan ağıza dolaşan tarihi "öküz gönü"
Ey oğlum! Bu dünyada üç türlü insan vardır:
Birinci grup, akıl ve fikirleri yerinde, istikbali az-çok gören ve düşünen, hiçbir gayr-i tabiilikleri olmayan kimselerdir. İkincisi, hangi yolun doğru veya eğri olup olmadığını bilmekten uzak olan kimselerdir. Ancak bu duruma kendi istekleriyle değil, etraflarının tesiriyle düşmüşlerdir. Nasihat edildiğinde doğru yola gelirler, hakikati kabul eder, söz dinlerler. Bununla birlikte çoğu zaman da duyup işittiklerine uyarak yaşarlar. Üçüncüsü ise, ne kendileri bir şeyden haberdardır, ne de yapılan ikaz ve nasihatlere kulak asarlar. Sadece kendi arzularına uyar ve her şeyi bildiklerini zannederler. Bunlar en tehlikeli olanlardır. Ey oğul! Yüce Allah, eğer seni ilk sırada saydığım kimselerden yaratmışsa, sevinir, Cenâb-ı Hakk'a şükrederim. Yok eğer ikincilerden isen, sana yapılan nasihat ve ikazlara kulak vermeni tavsiye ederim. Sakın üçüncü gruba dahil olmayasın! Onlar, hem Allah'a, hem de insanlara karşı iyi bir durumda değildirler. Ey oğul! Padişahlar, ellerinde teräzi tutmuş kimselere benzerler. Ancak asıl padişah odur ki, elindeki terâziyi doğru tuta... Sen padişah olunca, teraziyi doğru tutmanı tavsiye ederim. O zaman yüce Allah da, senin hakkında hayır murâd eder. Seni salihlerden kılar. Her şey O'nun mâlûmudur..." (2. Murad Han'ın oğlu Fatih Sultan Mehmet Han'a verdiği nasihat)
Sayfa 97 - Erkam yayınlarıKitabı okuyor
Fatih Sultan Mehmet Han
2. Murad Han, oğlu Fâtih'in doğumu yaklaşınca sabaha kadar uyumamış, gece boyunca Kur'ân-ı Kerîm okumuş ve doğacak çocuğun müjdesini beklemişti. Tam Sûre-i Feth i okuyordu ki, beklediği müjde geldi: --Sultanım! Müjdeler olsun, bir oğlunuz oldu." dediler. Sultan Murad Han, gayr-i ihtiyârî bir şekilde: "-Elhamdülillah, ravza-i Murad'da bir gül-i Muhammedî açtı." dedi Adını Mehmed koydu ve: "-Bu şehzade Mehmed'in kudûmü şânına, âleme gülâb-ı meserret saçılsın!" diye fermân eyledi.
Sayfa 87 - Erkam yayınlarıKitabı okuyor
Yavuz Sultan Selimin Iran Şahına gönderdiği mektuptan bir kesit
Ben ki, Osmanlıların hükümdarı, gazilerin serdarı, kahramanların efendisi, bütün iman düşmanlarını yıkan, ezen yüzyılımızın firavunlarına, zalimlerine dehşet saçan, kibirli ve zalim Kralların önünde baş eğdiği Sultan Murat Han oğlu, Fatih Sultan Mehmet oğlu, Sultan Bayezıd oğlu, Sultan Selim Han'ım, Sen zalimlikte İran'ın kanlı hükümdarı, Sohak ve Avrasiyab'a benzeyen Safevilerin şöhretli emir İsmail'isin.
Yavuz Sultan Selim’in, İran Şahı İsmail’e gönderdiği mektuplar. "Ben ki, Osmanlıların hükümdarı, gazilerin serdarı, kahramanların efendisi, bütün iman düşmanlarını yıkan, ezen yüzyılımızın firavunlarına, zalimlerine dehşet saçan, kibirli ve zalim Kralların önünde baş eğdiği, Sultan Murat Han oğlu, Fatih Sultan Mehmet oğlu, Sultan Bayezıd
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.