Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Tekke ve Zaviyelerin Kapatıldığı günlerde İstanbulda ki, Tarikat ve Dergahlar.
Tekke ve Zaviyelerin Kapatılmasına Dair Kanun'un çıktığı günlerde, İstanbul'da yarı resmi kimliğe sahip 307 tarikat merkezi vardı. Yasadan sonra tüm bu dergâh, tekke, hankâh ve zaviyeler kapatıldı. Aşağıdaki liste, Reşat Ekrem Koçu'nun İstanbul Ansiklopedisi'nin 8. cildinden alındı. MERKEZİN ADI SEMTİ ZİKİR/AYİN
Sayfa 219 - Toplumsal Dönüşüm Yayınları /3.Baskı 2010Kitabı okudu
"Hangi okulda gireceksin sınava?" "Galatasaray Üniversitesi" Kaşlarını çattı hafiften. Fenerbahçeliydi. "Başka okul yok muymuş seni koyacakları?" "Yokmuş sanırım." "Pazar günü sekiz gibi çıkarız, ne olur ne olmaz. Trafik oluyor Beşiktaş'ta."
Sayfa 361 - Ulaş - AryaKitabı okudu
Reklam
"Hatırlıyor musun?" diye sordu Kamer kısık, kuru bir sesle. "Sana Galatasaray,oğluma da Beşiktaş forması almıştım. Sen de 'niye Beşiktaş forması aldın' diye kızmıştın. Sonra ben de 'oğlum babası gibi Beşiktaşlı olacak' demiştim."
Sayfa 463Kitabı okudu
Vatanseverliği, güncel ve çocukların ilgi alanına giren örnekler üzerinden anlatmalıyız. Fenerbahçeli öğrencilerimize soralım, takımları futbol için mi kurulmuş? İlk insansı robotu Japonlar değil 13. yüzyılda bir Türk mühendis yaptı: El Cezerî. Sibernetik bilimini bile o kurdu. Öğrenciler günde iki üç kez kullandıkları diş fırçasının Türk ilim insanları tarafından icat edildiğini bilmeliler. Çanakkale Cephesi'nde Galatasaray'ın 23, Fenerbahçe'nin 5, Beşiktaş'ın da 2 futbolcusu şehit olmuştur. Bu takımlar rekabet için kurulmadı. Kuruluş tarihlerine bakarsanız 1903, 1905 ve 1907... O zaman İstanbul'da futbola egemen olan İngiliz kulüpleriydi.Onların etkisini kırmak için Türk spor takımları arka arkaya kurulmaya başlandı. Beşiktaş Jimnastik Kulübü kurulduğunda renkleri kırmızı-beyazdı. Şimdi ne renk? Siyah-beyaz. Peki neden? 1912-1913 Balkan Savaşları'nda çok sayıda şehidin yasını tutmak isteyen Beşiktaş, renklerindeki kırmızıyı çıkarıp siyahı almıştır. Beşiktaşlı öğrencilerimiz bunu bilir mi? Bilmez. Bilse bakış açısı 180 derece değişecek, büyükleri gibi holiganlığa kaymayacak, fair-play ruhunu yaşayacak.
Sayfa 153 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Şiir tutkudur. Şiir içtenliktir. Şiir coşkudur. Şiir kavgadır. Şiir direniştir. Şiir güldür. Şiir, karşıdaki caminin minaresine yumuşak iniş yapan martının kanatlarını toplarken çıkarttığı sessizliktir. Şiir felsefedir. Şiir dindir. Şiir barıştır. Şiir peygamberlerin çağrısıdır. Şiir evliyalann dilidir. Şiir ayrılıktır. Şiir, karlı havada Dolmabahçe'de Beşiktaş'ın Galatasaray'ı 3-0 yenmesidir. Şiir dalgalanan saçlardır. Şiir ay ışığıdır. Şiir bakıştır. Şiir anlamdır. Şiir aşktır. Şiir ihanettir. Şijr, utanarak seydiğiniz Leyla'yı korumak için aşağı mahallenin kabadayı doğmuş oğlanlanyla tek başınıza kavga edip, dayak yemektir. Şiir onurdur. Şiir yaşamdır. Şiir serüvendir.
Bunları iyi öğrenin, kabirde sorarlar(!) Sjsjsjhhj
Dört halifenin derecesiyle, diğer sahabelerin dereceleri bir değildir. Kolay anlamanız için bir örnekle yakınlaştırayım: Dört büyük futbol takımıyla, diğer takımların kalitesi bir değildir. Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş, Trabzon... Bunları iyi öğrenin, kabirde sorarlar(!) Nasıl ki bu dört kulüp; diğer takımlardan ve alt liglerdeki tüm kulüplerden üstün ise, dört halifemiz de diğer tüm sahabelerden üstündür. Sonra, 10 müjdelenmiş* gelir; Sonra, ilk iman eden 40 gelir; Sonra, Bedir’e katılan 313 gelir; Ve sonra, Hudeybiye’de biat eden 1500 kişi, diğer tüm sahabelerden üstün kabul edilir... (Allah Teala herbirinden râzı olsun!)
*Aşere-i MübeşşereKitabı okudu
Reklam
"Annee!" diyorum, "Anne n'olur bana forma alalım!" Gülüyor annem önce. Israrımı görünce de bağırmaya başlıyor. "Para nerde?" diyor, "Kardeşinin götüne bez alamıyoruz, sen forma derdindesin." Sahi ya lan... Bizim paramız yok ki... Zaten ben bildim bileli hiç olmadı ki paramız. Neyse... Çekiliyorum bir köşeye burnumu çeke çeke ağlıyorum. Annem kapı aralığından bana bakıyor. İyice abartıyorum ağlamayı. Annem yan odaya geçiyor. Takır tukur sesler. Hiç dışarı çıkasım yok. Ağlamayı da kestim. Mal mal oturuyorum. Annem sesleniyor. İsteksizce yanına gidiyorum. Bir şey uzatıyor bana. Eski siyah tişörtümün üzerine beyaz atlet parçaları dikip forma yapmış. Arkasına da 7 rakamı dikmiş. "Anne," diyorum "bu Beşiktaş forması... Ben Galatasaray istiyorum." "Olsun oğlum," diyor "bu daha güzel. Hem bak 7 numara bu, Feyyaz'ın forması..." Forma bir şeye benzemiyor aslında. Alelacele çocuk avutmak için yapılmış uy- duruk bir şey... Ama annem o kadar güzel gülüyor ki... O dakika karar veriyorum. Ben artık Beşiktaş'lıyım... Velhasıl neden Beşiktaş sorusunu duyduğumda sallama cevaplar verirdim bugüne kadar. İlk kez itiraf ediyorum. Beşiktaşlıyım, çünkü paramız yoktu. Beşiktaşlıyım, çünkü kırmızı tişörtüm yoktu. Beşiktaşlıyım, çünkü o gün annem bana çok güzel gülüyordu.
Ömer, Refik'e son yıllarda açılan kitapçıları sordu. Refik birşeyler anlatmaya koyuldu. Söze Muhittin de karıştı. Cahit Sıtkı diye bir şairden sözetti. Galatasaray'dan ve Beşiktaş meyhanelerinden tanıyordu onu. Çirkin bir yüzü olduğunu, utangaç olduğunu, Peyami Safa'nın övgüsüyle parladığını söyledi.
Sayfa 124 - İletişim Yayınları, pdfKitabı okuyor
Kara Kuvvetleri'nin 2000 küsûr yaşında olduğu kabul ediliyor... Jandarma ve Polis Teşkilatı'nın Osmanlı'dan miras kaldığı ifade ediliyor... Osmanlı devletinin kuruluşu ve İstanbul'un fethi Türkiye Cumhuriyeti devleti tarafından kutlanıyor... Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş spor kulüpleri Osmanlı İmparatorluğu'ndan yadigar... Cumhuriyetle Osmanlı arasındaki bağları inkâr etmek ne mümkün? Osmanlı kurumlarına sahip çıkarken Osmanlı'yı yok saymak ne mümkün?
Hafta sonu geldi. İki gün sonra işbaşı yapacağım. Güzel bir hava var. Amaçsız dolaşmaya uygun bir hava. Otobüsle Şişli, oradan metroyla Taksim. İstiklal’de uzun bir yürüyüş. Galatasaray'dan tramvayla Tünel. Asmalımescit’te bir kahve. Kitapçılar. Hoşuma giden bir kitap bulamamanın sıkıntısıyla Balıkpazarı’nda mola. Yarım ekmek arası kokoreç. İyice pişmiş. Çıtır çıtır. Bol acı. Bir de ayran. Gümüşsuyu üstünden Dolmabahçe'ye koşar adım. Bir yandan sigara içerek. Oradan da ver elini Beşiktaş.
Reklam
futbol
Bu yılın futbol maçlarının neticesi ve ecnebilerle yaptığımız temaslar bizi yeni neticelere sevk ediyor: 1— İlk önce, Fenerbahçe ile Galatasaray'ın artık hiç güçlük çekmeden şampiyon olamayacaklarını öğreniyoruz. Beşiktaş'tan başka, Vefa ve İstanbulspor da, bundan sonra, birinciliğe namzet kulüpler arasındadır. Fenerbahçe'nin bu
NEDEN BEŞİKTAŞLIYIM? Beşiktaşlı olma hikâyem, bir tür çaresizlik ve yokluk hikayesidir. Beş-altı yaşlarındayım. Yıldıztepe Mahallesi'nde oturuyoruz. Evimizin tam karşısında geniş bir arsa var. Mahallenin çocuklarıyla beraber sabahtan akşama kadar it gibi top koşturuyoruz. Takım falan tutmuyorum henüz ama kırmızıyı çok sevdiğimden
82 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.