kansere yakalanmadım daha
yakalanmam da şart değil
başbakan filân olacağım yok
meraklısı da değilim bu işin
bir de harbe girmedim
sığnaklara da inmedim gece yarıları
yollara da düşmedim pike yapan uçakların altında
ama sevdalandım altmışıma yakın
sözün kısası yoldaşlar
bugün Berlin'de kederden gebermekte olsam da
insanca yaşadım diyebilirim
ve daha ne kadar yaşarım
başımdan neler geçer daha kim bilir.
“Söyleyecek başka şeyler de vardı ama bu defa bir kez olsun sessiz kaldık. Konuşmak için çok zamanımız olacaktı, o gece, ertesi gün ve ondan sonraki tüm günler.”
GECE IRMAĞINA GAZEL
Kara gece gibi akıyordu ırmak
Dibinde uçurumun kıvrılarak
Ona bir tepeden bakıyordum
Ruhum onunla birlikte akarak
Göğsü kabarıyor alçalıyordu
Soğuk ayla aydınlanarak
Nasıl da kendiyle doluydu sadece
Nasıl da pervasız, çıplak
Şarkısı evrenin elemli şarkısıydı
Özgürlüğe özlemli ve tutsak
Gece ırmağı kardeşi ruhumun
Akıyordu sınırlarına çarparak
"Senin gibiyim, ey Gece! Karanlık ve çıplak; gündüz-düşlerimin ötesinde ateşten yolda yürürüm ve ayağımın yere bastığı yerde, dev bir meşe ağacı görünür."
"Hayır, benim gibi değilsin, ey Meczup! Kumda bıraktığın ayak izinin ne kadar büyük olduğunu görmek için arkana bakmaya devam ediyorsun."
"Senin gibiyim, ey Gece! Sessiz
"Eğer gece gece aklınıza birine tecavüz etmek gelirse, aman sakın karıştırmayın" dedi Reiko. "Soldaki kırışık olmayan vücut Naoko'nunki."
"Yalancı. Benimki sağdaki yatak" dedi Naoko.
Acının Şarkısı
benliğimde fakat bir o kadar da benden ayrı
benliğimlesin ama bakışların hedefsiz
benim için konuşacak yol kalmamış
sen ise başkasıyla sıcak sohbetlere oturmuşsun
kedere boğulmuş kalbim göğsümde