Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Göl Ebedi gecesinde bu dönüşsüz seferin Hep başka sahillere doğru sürüklenen biz Zaman adlı denizde bir gün, bir lahza için Demirleyemez miyiz? Ey göl, henüz aradan bir sene geçti ancak,
Hikmet Kıvılcımlı'nın tarihi Eyüp Sultan konuşması 06.01.2013 16:59 Hikmet Kıvılcımlı'nın tarihi Eyüp Sultan konuşması Türkiye'de Sosyalizm'in en büyük savunucularından Hikmet Kıvılcımlı'nın Eyüp Sultan'da yaptığı tarihi konuşma. TIMETURK / Haber Merkezi Muhterem Vatandaşlarım! Sevgili İşçi kardeşlerim!Bugün, Müslüman
Sayfa 1 - derleniş yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bu güzel metaforların şifresini kendi başına çöz; derinlemesine düşün onlar hakkında. Bu yüzden hikayeler üzerinden konuşuyorum. Onlar üzerinden hiç kimse konuşmamıştı. Niçin ben bu küçük hikayeler üzerinden konuşuyorum? -sadece nasıl düşüneceğine dair sana birkaç ipucu vermek için. Bunlar bu hikayeler üzerine yapılan yorumlar değiller; ben bir
9. BÖLÜM SONSUZ SABIR Bir zamanlar cennet meyvesini işitmiş olan bir kadın vardı. Ona tamah etti. Adına Sabar diyeceğimiz bir dervişe sordu, “Bu meyveyi nasıl bulabilirim ki böylece mevcut bilgiye erebileyim? “Sana verebileceğim en iyi tavsiye benimle çalışman olur,” dedi derviş. “Fakat böyle yapmazsan, kararlı bir şekilde ve bazen yerinde
Bebek Bakıcısı ve Üst Kattaki Yabancı
15 yaşındaki Betty Sue lise öğrencisiydi. Genç kız okuldan arta kalan zamanlarda çeşitli ailelerin çocuklarına bakıcılık yaparak para kazanmaktaydı. Ailelerin birbirlerine tavsiyesi üzerine yeni müşteriler bulmak Betty açısından daha fazla iş imkânı anlamına geliyordu. Bu yüzden bebek bakıcılığı yaptığı evlerde kendini beğendirmek
Yabancı Yayınevi
Osmanlı'da ince düşünce
Sultan Süleyman, sadece devlet işlerini değil, teferruat birçok konuyu da şeyhülislamına soruyor, yanlış bir iş yapmak istemiyordu. Bir gün Topkapı Sarayı' nın arka bahçesinde bazı meyve ağaçlarını karıncaların sardığını görecektir.İlaçlarsın, kireçlersin geçer.Ama Sultan bir karar veremez.Acaba caiz olur mu? diyerek Ebussuud Efendi' ye sorma kararı alır.Ancak Ebussuud Efendi' yi makamında bulamaz.Sorusunu bir kağıda yazıp odasına bırakır.Bir süre sonra Ebussuud Efendi gelecek, kağıt parçasını görecek ve okuyacaktır. Belli ki Sultan' a ait bir soru.Sorunun cevabını altına hemde şiirin nazmına uygun olarak not edecektir. Bir süre sonra Sultan Süleyman yine gelir. Hocası yine yoktur ama sorusunun altına bir cevap iliştirmiştir. Kanuni şöyle sormuştur: Meyve ağaçlarını sarınca karınca Günah var mı karıncayı kırınca Ebussuud el-cevap: Yarın Hakk' ın divanına varınca Süleyman' dan hakkını alır karınca Sultan Süleyman ağaçları ilaçlatmaktan vazgeçecektir.Normalde dinen haşerenin katli caizdir. Demek ki şeyhülislamlar padişahların fetva değil takva üzere yaşamalarını istemektedirler.
Sayfa 56 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Reklam
ÇIĞLIK Hayır, bağırmadım. Ben bağırmadım. Bağıran ben değilim. Bağırmam için özel bir neden yoktu. Hiçbir gerek. Hiçbir gerekçe. Ben yalnızca gördüm: Üç kişi bir adamı sürüklüyordu. Adam onlarla gitmek istemiyordu. Bir ara ellerinden kurtulup, kendini yolun kıyısındaki hendeğe atmayı başardı. Tam o sırada bir ses duyuldu. Biri bağırdı. Daha
Sayfa 122 - Bilgi Yayınevi
Nasıl başladı, ne vakit başladı, bilemiyorum. Ama ilk belirtiler, dokuz yaşımda iken patlak verdi. Misafirlerle bahçede oturuyorduk. Yaşlı bir zat saati sordu. Aksi gibi, kimsede saat yoktu. Eniştem içeri, saate bakmaya koştu. Ben o aralık: “Üçü yirmi geçiyor” diyivermişim. Bu tutturuşa, önce kimse şaşmadı. Boğazda, geçen vapurlara bakıp zamanı
Dün gece pirimiz, mescitten meyhaneye geldi. Yoldaşlar, bundan sonra ne yapalım, ne tedbirde bulunalım ki? Biz müritleriz. Pirimiz meyhaneye yüz tutunca biz nasıl kıbleye yöneliriz? Artık biz de muğların harabatına konalım, orayı yurt edinelim; ezelden takdirimiz böyleymiş! Eğer akıl, zülfüne bağlanan gönlün ne hoş bir halde olduğunu bilse bütün akıllar bizim zincirlerimize düşmeye, divane olmaya çalışırlardı. Güzel yüzün, bize lütfedip güzellikten bir ayet, bir bürhan gösterdi. O zamandan beri bizim tefsirimizde her söz, güzellikten, letafetten ibaret. Bütün gece çektiğimiz ateşli ahlarla bütün gece dinmeyen gönül ateşimiz, acaba bir gececik olsun yüreğine tesir eder mi ki? Hafız, artık sus. Ah okumuz gök kubbesini bile delip geçer. Canına acı, okumuzdan sakın.
Sevgiliye kavuşmak ele geçer mi acaba? Yüksek dağlar ve korkunç tehlikeler var arada.
639 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.