Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gel keyfim gel!
Param da var şimdi, Roma ve Yunan Efsaneleri kitabını da alırım artık…
“…yasaklarla çevrili bir dünyada yaşamasak yasaksız yaşayamazdık. halbuki hayvanlar, hele ehlileri, yasaksız ne de güzel yaşıyorlar. hafif, cilve gibi, o da boğaz derdinden doğan zırıltıdan başka, gel keyfim gel, yaşamıyorlar mı? yasakları kabul ettik. insanoğlu için yasaklı hayvandır da diyebiliriz. mikroplar bile birer yasak değil mi? aşklar yasaktır. gün olur, sular, yemişler bile yasaktır. insanlar birbirine yasaktır..."
Reklam
Yasaklarla çevrili bir dünyada yaşamasak yasaksız yaşayamazdık. Halbuki hayvanlar, hele ehlileri, yasaksız ne de güzel yaşıyorlar. Hafif, cilve gibi, o da boğaz derdinden doğan zırıltılardan başka,gel keyfim gel, yaşamıyorlar mı? Yasakları kabul ettik. İnsanoğlu için yasaklı hayvandır da diyebiliriz. Mikroplar bile birer yasak değil mi? Aşklar yasaktır. Gün olur, sular, yemişler bile yasaktır. İnsanlar birbirine yasaktır.
Bayılırım şu düzenli dünyaya Altta ölüler Üstte diriler Gel keyfim gel!
“Takacaksın kadına iki çocuk, oturtacaksın evde, ondan sonra, sen, gel keyfim gel...”
Bayılırım şu düzenli dünyaya Altta ölüler Üstte diriler Gel keyfim gel!
Reklam
“Yasaklarla çevrili bir dünyada yaşamasak yasaksız yaşayamazdık.Halbuki hayvanlar ,hele ehlileri,yasaksız ne de güzel yaşıyorlar.Hafif,cilve gibi,o da boğaz derdinden doğan zırıltılardan başka,gel keyfim gel,yaşamıyorlar mı?Yasakları kabul ettik.İnsanoğlu için yasaklı hayvandır da diyebiliriz.Mikroplar bile birer yasak değil mi?Aşklar yasaktır.Gün olur,sular,yemişler bile yasaktır.İnsanlar birbirine yasaktır.”
Sayfa 98 - ÖtükenKitabı okudu
Taşrada soluk alıp vermekten hiç de yüksünmez çok kişi. Yeri yurdu, yaşı uğraşı ne olursa olsun, yaşama işinde kültüre de belli bir pay tanıyan pekçok insan için bu böyledir. Taşranın bir bakıma o rahat kültür döşeği, yaratıcı kültür ortamlarına özgü bazı abuk-subukluklardan, sürçmelerden, tehlikelerden uzakta olduğu için, taşralıların gözünde, aranıp korunmaya, pekiştirilip sürdürülmeye değen gel-keyfim-gel bir çekiciliğe bürünmüştür. Bu arada, milyonlar, yeryüzünün tümü söz konusu oldukta, nice yüz milyonlar, taşra kültürünün insan için nerdeyse kaçınılmaz bir yazgı olduğuna inanıp dört elle bağlanmıştır bu yazgıya.
,«Gayrik geri tepeleri, yaylaları Tanrım bilir. Kar, birkaç karış tutunmuştur belkim ... Kurt, kuş .donakal­mıştır yazı yabanda. Allah, fakire fukaraya acısın ... Çalısı çırpısı, tezeği olmayana acısın... Vay mübarek kar vay... Bir düşünce kalkmak aklına gelmez. Mecali mi: yok, yoksam pek mi irahat bulur bu toprağı? Bir bulut geçse üstünden, davetçi başı kesilir. Yığıl babam yığıl ... Ne yol bırakır ne bel... Sanarsın bir dünya düz ayak olmuş ... Köy, bir büyük mapusane ... Bol bol ha­zmın olacak. Dağ gibi yığacaksın tezeği... Ardı arkası kesilmeyecek sarı alafın. Her bir yön hamam. Bol yağ­lı bulgur pilavı, irisinden soğan, koyu tarafından ila­yıklı bir çalkama... Çal babam kaşığı. · Üstüne göze­linden bir uyku... Gel keyfim ·gel ... »
öyle trenler var ki insanı şımartıyor çıkıp kuruluyorum pencere yanına gel keyfim gel
Reklam
Seherde zikir eden insanlar ile seherde hâlâ meşru ve gayrimeşru gereksiz işlerle değerli, kıymetli zamanını tahrip eden adamın farkını gördün mü şimdi? Millet oturmuş cemi hatalarımızdan deyip inilti ile Allah'ı (celle celâluhú) zikrederken sen o saatte oh, gel keyfim gel... Arkadaşlar biraz itilmişliğiniz, biraz dışlanmışlığınız, biraz huzura kabul edilmeyişiniz söz konusu oluyor ise ne olur kendinizle biraz hesaplaşın.
Sayfa 333Kitabı okudu
Ah bu yasaklar! Kendi kendimize, başkasının bize, bizim başkalarına, devletin tebaasına, tebaanın devletine, belediyenin hemşerisine, hemşerinin belediyeye koyduğu, koyacağı yasaklar! Yasaklarla çevrili bir dünyada yaşamasak yasaksız yaşayamazdık. Halbuki hayvanlar, hele ehlileri, yasaksız ne de güzel yaşıyorlar. Hafif, cilve gibi, o da boğaz derdinden doğan zırıltılardan başka, gel keyfim gel, yaşamıyorlar mı? Yasakları kabul ettik. İnsanoğlu için yasaklı hayvandır da diyebiliriz. Mikroplar bile birer yasak değil mi? Aşklar yasaktır. Gün olur, sular, yemişler bile yasaktır. İnsanlar birbirine yasaktır.
Hacca gidince her şey tamam oluyor çünkü!
Hacı'nın babası Meşedî Feyzullah'ın Za'feran Bacı çarşısında tütün ürünleri satan bir dükkânı vardı. Kırk yıl helal haram demeden ne var ne yok bütün malları toplayıp sırtını sağlamlaştırdı. Hele hele Mirza-yı Şîrâzî tütünü yasakladığında Meş Feyzullah, Yahya Han Muşîruddovle'nin evine çöreklenenlerden biriydi. Vaiz Molla Abdullah nargile içip de tütün tekrar serbest bırakılınca Reji Şirketinden özür dilenmesi istendi. İşte bu sırada Meş Feyzullah allem etti kallem etti, götüreceğini götürdü. Yani yasaklanan tütünü çok düşük fiyata alıp depolamıştı ya, bu sefer yüksek fiyattan satarak vezir Mirza İsa'dan milyonlarca dönüm araziyi üç kuruşa kapattı. Böyle olunca hacca gitmesi gerekiyordu. Bir kez Mekke'ye gidip parasını helalledi. Döndükten sonra ömrünün sonuna kadar evinde oturup gel keyfim gel, gününü gün etti.
Sayfa 35 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Vay canına, ben ömrümde bu kadar çürük tahtaya hiç basmadım. Bir şişe rakının tam yeri imiş. Beş kuruşluk da leblebi, gel keyfim gel.
Öldüğün günden beri Atam Gel keyfim gel, izindeyiz.
446 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.