Emredici vekalet,feminist kuram ya da pratikte güçlü bir etki yaratmadı.
Ancak başka açılardan,feminist ve katılımcı gelenekler yakın bir bağların
içindedir.
Arz-ı Mev’ud gerçek mi yoksa efsane mi?
Günümüzde İsrail devlet aygıtını kontrol eden yapının, Tora’da geçen efsaneleri kasıtlı olarak entegrist ırkçı ve anakronik bir mantığa büründürdüğü; Filistinlileri, Amalek ile özdeş kıldığı ve onları şeytanlaştırdığı açıktır.
Prof. Dr. Süleyman Kızıltoprak / Kütahya Dumlupınar Üniversitesi
Öğretmenin varoluşunda batıl itikatlar, dogmalar, sorgulanmamış gelenekler, görenekler, düşünsel alışkanlıklar olabilir. Öğretmenliği bir sosyal rol olarak tanımlayıp kendini otorite olarak gören, kitap okumayan, gelişmeyen, mevcut inançlarıyla öğretmenliği sürdüren kişi, kendisinin ve öğrencisinin gelişmesine fırsat vermez. Bilgiden
yoksun , dar görüşlü biri olur ve sürekli kendini tekrar eder. Böyle bir öğretmenin davranışları etik olmayabilir, güzellik taşımayabilir. kendi
inançlarını yansıtmanın ötesinde bir eğitim değeri sergilemeyebilir.
Böyle bir kişi gelişmez, hep konfor alanındadır, otuz yıl önce nasıl bir öğretmen idiyse bugün de aynı öğretmendir.
Mühim bir tacir ve işadamı olan banker arkadaşlar arasında sohbetin tıkanması sonucunda canlandırmak adına banker olan kişiye bir soru yöneltir:
-" Sahi, geçen gün birileri bana sizin bir zamanlar anarşist olduğunuzu söyledi."
-" Bir zamanlar değil; eskiden de öyleydim, şimdi de öyleyim."
Yanıtını alır ve bu duruma şaşırır.