Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
İnönü Savaşları, çete devrinden çıkan Anadolu'nun nizamlı ordusu ile ilk kazandığı zaferlerdir.Bu iki zaferin arkasından Sakarya, onun arkasından da Afyon ve Dumlupınar gelir. Sakarya, Afyon ve Dumlupınar, sadece, yüksek bilgili sanatçı komutanların emri altındaki nizamlı ordular tarafından başarıla bilecek tarihi savaşlardır. Gerilla işleri değildir.
Sayfa 284
Gerilla Savaşları
Hillendale, "Her kişinin ve her ulusun elinde, yüreklerin kilidini açacak bir anahtar vardır, " diyordu. "Doğru anahtarı kullanırsanız, her kişiyi ve her ulusu istediğiniz yöne doğru çevirebilirsiniz."
Reklam
İnönü savaşları, çete devrinden çıkan Anadolu'nun nizamlı ordusu ile ilk kazandığı zaferlerdir. Bu iki zaferin arkasından Sakarya, onun arkasından da Afyon Dumlupınar gelir. Sakarya, Afyon ve Dumlupınar, sadece, yüksek bilgili sanatçı komutanların emri altındaki nizamlı ordular tarafından başarılabilecek tarihi savaşlardır. Gerilla işleri değildir.
Pozitif Yayınları
İnönü Savaşları, çete devrinden çıkan Anadolu'nun nizamlı ordusu ile ilk kazandığı zaferlerdir. Bu iki zaferin arkasından Sakarya, onun arkasından da Afyon ve Dumlupınar gelir. Sakarya, Afyon ve Dumlupınar, sadece, yüksek bilgili sanatçı komutanların emri altındaki nizamlı ordular tarafından başarıla bilecek tarihi savaşlardır. Gerilla işleri değildir.
Sayfa 284 - Pozitif Yayınevi, İkinci Baskı: Temmuz 2023
Müridizme karşı çıkan Avar Ecesi: Bahu Bike.
Avar hükümdarı Bahu Bike Hanım'a haber gönderen Gazi Mol­la, ondan kafir işgalcilere karşı destek talep etti ancak Bahu Bike bu talebi reddetti. Han'ın ölümünden sonra idareyi ele alan bu dirayetli kadın, üç oğlunun naibi olarak görev yapıyordu. Kocası, yıllar önce topraklarını Ruslara vermişti. Bahu Bike, bu toprak­ları Rusların adına
Kafkasya, tarihi boyunca birçok ırkın beşiği ve mezarı oldu. Sanskritçe' den gelen "Kafkasya" kelimesi beyaz, karlı dağlar an­lamına geliyor. Elbruz ve Kazbek'in karla kaplı zirveleri, Kafkas berzahı boyunca uzanan sıradağların üzerinde parlar. Bu dağ sil­silesi, işgalcilerin önünde adeta doğal bir engel bir kale gibi
Reklam
Arap devletlerinin aracılığı ile 27 Eylül 1970'te Ürdün hükümeti ile gerilla örgütleri arasında 14 maddelik bir anlaşma imzalandı. Bu anlaşmayla iki taraf arasında ateşkes sağlanıyor ve Ürdün asker kışlasına çekilirken, gerillalar da şehirlerden ve kasabalardan İsrail sınırlarındak mevzilerine çekiliyorlardı. George Habbas'ın Filistin'in Kurtuluşu İçin Halk Cephesi bu anlaşmaya sert tepki göstermiş ve 27 Eylül'ü "Kara Eylül” olarak kabul ederek, bundan sonra bütün Avrupa'da son derece kanlı terör faaliyetlerine girişecek olan Kara Eylül (Aylul al-Asvad) adlı terör örgütünü kurmuştur.
Sayfa 290 - Kronik Kitap 7. BaskıKitabı okudu
10 Temmuz 1970'te, Ürdün hükümeti ile gerilla örgütleri arasında 16 maddelik bir anlaşma imzalandı." Bu anlaşmayla gerillalar, Ürdün topraklarında tam bir hareket serbestisi kazanıyorlardı ve Ürdün hükümeti gerillaların İsrail'e karşı faaliyetlerini destekleyecekti. Buna karşılık, gerillalar ve gerilla kuruluşları da, Ürdün'ün güvenliğine, düzenine ve disiplinine saygı göstereceklerdi. 10 Temmuz anlaşması da duruma çözüm getiremedi. 26 Ağustos'tan itibaren gerillalar ile Ürdün askerleri arasında yine çatışmalar patlak verdi. Bu sefer gerillaların liderliğini Arafat üzerine almıştı. Onun arkasında ise Mısır, Suriye ve Irak bulunuyordu. Anlaşılıyordu ki, bu üç Arap devleti Kral Hüseyin'i devirmeye ve Ürdün'ü Filistinlilere bir yurt yapmaya kararlı idiler. Herhalde bu, İsrail'i ortadan kaldırmaktan daha kolay görünüyordu.
Sayfa 289 - Kronik Kitap 7. BaskıKitabı okudu
Yenilgiden sonra 10-17 Temmuz 1967 günlerinde Kahire'de bir Arap Zirvesi yapıldı. Bu zirveye Nâsır, Irak Cumhurbaşkanı Abdurrahman Arif, Suriye Cumhurbaşkanı Atassi, Cezayir Cumhurbaşkanı Bumedyen ve Sudan Cumhurbaşkanı İsmail el-Ezheri katılda. Yapılan açıklamaya göre, başkanlar İsrail saldırısının neticelerinin nasıl bertaraf edileceğiyle,
Sayfa 255 - Kronik Kitap 7. BaskıKitabı okudu
Mao'nun, genç yaşlarında er olarak orduya katılmış olsa da profesyonel anlamda askeri bir eğitim almış olduğu söylenemez. Ancak başta Sun Tzu olmak üzere klasik Çin askeri eserleri ve Clausewitz gibi Batılı strateji uzmanlarının yanında gerilla harbinin önemli konuları arasında bulunan sosyal haydutluk ve köylü savaşları gibi kavramlar üzerine de okumalar yaptığı bilinmekteydi.
Sayfa 131Kitabı okudu
Reklam
Ali Fuat Cebesoy anlatıyor,
Şimdi, Mustafa Kemal'in hayatında etkisi olan bir olaydan söz etmek istiyorum. Yarbay Nuri Bey, bir gün Tabiye dersinde gerilladan genişçe bir şekilde söz etti. 'Gerilla nedir, ne değildir?' konusu üzerinde uzun uzun durdu. Açıklamada bulundu ve bir ara: 'Arkadaşlar,' dedi. 'Gerilla olmak ne kadar güçse, onu bastırmak da o oranda güçtür.' Arkadaşlar, kendisinden birkaç örnek vermesini rica ettiler. Mustafa Kemal ise konunun daha iyi anlaşılabilmesi için, olayın ülkenin herhangi bir yerinde olmuş gibi açıklanmasının mümkün olup olamayacağını sordu. Onu arkadaşım Tevfik Selanik de destekledi. Bunun üzerine Nuri Bey: "Öyle ise, Boğaz'a ait haritalarınızı açın' emrini verdi. Dersten sonra Mustafa Kemal, Nuri Bey'in arkasından gitti: 'Efendim bu söylediğiniz gerilla gerçek olabilir, değil mi?' Nuri Bey kendine özgü olan ve her zaman kullandığı 'nev'ima'sözcüğünü de ekleyerek: 'Olabilir" dedi. 'Fakat artık bu kadarı yeterli. Bu olaydan Mustafa Kemal çok söz etmiştir. Sayın Profesör Afet İnan, kendisinden dinleyerek edebi bir üslupla kaleme almıştır. Benim bu yazdıklarım, yalnızca belleğimde kalan keskin çizgilerdir. Mustafa Kemal, bu Tabiye dersinin ilk uygulama alanını Trablusgarp Savaşları'nda buldu. Bana Tobruk'tan yolladığı bir mektupta, Kurmay Yarbay Nuri Bey'in gerilla metotlarını başarıyla uyguladığını yazıyordu."
Sayfa 59 - Truva YayınlarıKitabı okudu
"İnönü savaşları, çete devrinden çıkan Anadolu'nun nizamlı ordusu ile ilk kazandığı zaferlerdir. Bu iki zaferin arkasından Sakarya, onun arkasından da Afyon ve Dumlupınar gelir. Sakarya, Afyon ve Dumlupınar, sadece, yüksek bilgili sanatçı komutanların emri altındaki nizamlı ordular tarafından başarılabilecek tarihi savaşlardır. Gerilla işleri değildir..."
Asker veya gerilla, Türk veya Kürt ne fark eder? Ölüm aynı ölüm değil mi? Birileri size, belki de tam paylaşmadığınız bir amaç gösterir. Sizi ateş hattına sürer; dava uğruna ölmenizi, öldürmenizi ister. Kendiniz için öldüğünüze, öldürdüğünüze inandırır sizi. Dava, insan hayatının önüne geçer. Biz şefler, şefçikler, onları savaşa süreriz. O savaşın kendi savaşları olduğuna inandırırız onları. Hayır, namussuz falan değilizdir, kendimiz de inanırız buna. Sonra bir gün kendi oğlumuz ateş hattına gittiğinde, dava uğruna ölüp öldürdüğünde düşünmeye başlarız temiz olup olmadığımızı.
Mustafa Kemal doğuda düzenli birlik ile gerilla taktiği uyguluyor.
Düzenli orduyla milis (orduya yardımcı olan halk gücü) birliklerini birlikte kullandığı ve Osmanlı Ordusunun Doğu Cephesi'ndeki tek başarısı olan Muş-Bitlis Savaşları'na, çok önem verir. Hacı Musa Bey komutasındaki Mutki ve Sason bölgesi milislerinden ya da gönüllülerinden oluşan yerel güçleri, 5. Tümen Komutanı'nın emrine vermişti. Bu iki gücü, önce başarılı bir biçimde geri çekmiş, daha sonra kesin bir saldırıyla Muş ve Bitlis'i Rus işgalinden kurtarmıştı. 6 Temmuz 1918'de Karlsbad'da bu harekatı değerlendirirken notlarına şunları yazmıştır: "Askerlik hayatımda en çok zevk duyduğum olay, Muş cephesinde 8. Tümen ile yaptığım geri çekilme manevrasındaki başarı olmuştur. Bu harekatın değerini, önce kimse anlayamamıştır... Düşman bizi yendiğine inandı. Karşımda dağınık üç gurup halinde düzenlendi. On gün sonra, Bitlis cephesiyle birlikte yaptığım taarruzla düşmanı mağlup ve perişan ederek Muş'u ele geçirdim. Aynı gün Bitlis'i kurtardım."
Sayfa 234Kitabı okudu
Obsolete Sancısı
Saddam'a karşı, 1991 ve 2003'te, ABD tankları savaşmadı, bu tankları A-10 jetleri yerdeki ördek gibi avladı. Amerikan Abrams tankları, sonunda pahalı oyuncaklar olarak IŞİD'İN eline geçecektir. Artık tankın da ortaçağ ağır süvarisi gibi "obsolote" olduğunu söyleyebilir miyiz? Tabii, şunu da eklemeliyiz: Uçak da bombardıman veya avcı olsun, gerek Vietnam, Afgan ve şimdiki IŞİD vb. İslami gruplarla yapılan savaşlarla görüldüğü gibi yani klasik gerillara karşın, düzenli kara orduları gibi, çok etkin bir silah değildir. Gerilla savaşları içinde, 70 yaşındaki AK-47 Kaleş'ten daha etkili bir silah da ortada görünmüyor. Sadece bunlar mı? Günümüzde hava kuvvetlerinin de lağvedilebileceğine dair düşünceler dolaşmaktadır. Ünlü bir havacılık dergisinde bir kitap etrafındaki tartışmaları özetleyen bir makalede tartışmanın ciddi olduğunu görebiliyoruz. Robin Farley'in kitabı (Grounded: The Case for Abolishing the United States Air Force, University Press of Kentucky, 2014) başlığından da anlaşıldığı gibi, ABD hava kuvvetlerinin işe yararlığı tartışmaktır.
Sayfa 112
68 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.