Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
288 syf.
9/10 puan verdi
MÖ 2750
Eser; içerik, versiyon, Gılgamış, notlar, bibliyografi, sözlük, teşekkür ve yazar hakkında adlı bölümlerden meydana gelmekte. Kahramanımız Gılgamış, Uruk şehrinin kralı ve halkına yer yer de eziyet etmekten çekinmeyen bir yönetici. Olaylar Gılgamış'ın Enkidu'yu ele geçirmek için Shamhat'ı görevlendirmesiyle başlar ve Shamhat bu vazifede başarılı olur. Gılgamış ile Enkidu yakın dost olduktan sonra Humbaba, Gılgamış tarafınan öldürülünce trajik bir vaka gerçekleşir; Gılgamış ölümsüzlüğü aramak için yollara düşer, Utnapishtim'e başvurur. Keyifli okumalar dilerim.
Gılgamış Destanı
Gılgamış DestanıStephen Mitchell · Mitoloji Tarihi Yayınları · 202065 okunma
176 syf.
·
Puan vermedi
"Gılgamış Destanı", dünyanın en eski edebi eserlerinden biri olarak kabul edilen ve Mezopotamya kültüründe büyük bir öneme sahip olan bir destandır. Yaklaşık 4.000 yıl öncesine dayanan bu destan, Sümerler tarafından yazılmış olup zamanla Babil ve Asur kültürlerinde de benimsenmiştir. Destan, Uruk kralı Gılgamış'ın maceralarını ve arayışlarını konu alırken, aynı zamanda insanlık tarihindeki temel soruları ve değerleri ele almaktadır. "Gılgamış Destanı", kahraman Gılgamış'ın ölümsüzlüğü arayışını ve en yakın arkadaşı Enkidu'nun ölümüyle başlayan içsel bir yolculuğunu anlatır. Gılgamış, ölüm korkusunu ve ölümsüzlüğü arayışını sorgularken, insanın doğası, yaşamın anlamı, arkadaşlık, bilgelik, güç ve adalet gibi evrensel konuları da ele alır. Destanın dili ve anlatımı, döneminin özelliklerine uygun olarak mitolojik ve epik bir nitelik taşır. İnançlar, tanrılar ve sembollerle dolu olan destan, Mezopotamya kültürünün zenginliğini ve insanın evrenle olan ilişkisini gösterir. "Gılgamış Destanı", insanlığın ortak kültürel miraslarından biri olup, edebiyat tarihindeki önemli bir yerini korur. İçerdiği evrensel temalar ve derin anlamlar sayesinde günümüzde bile okuyuculara ilham vermeye devam etmektedir.
Gılgamış Destanı
Gılgamış DestanıAnonim · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20215bin okunma
Reklam
80 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
Nuh (Nóah) Tufan: Musevilik, Hristiyanlık ve İslâm ile birlikte tüm Dünya’nın ortak bir inancı hâline dönüşmüştür. Birçok millette kabul görse de tufanın "küreselliği", "Tufan suyunun seviyesi" ve "Nuh'un Gemisi'nin oturduğu dağ" hep tartışma konusu olmuş ve gerçekliği sorgulanmıştır. Milletlerce kabul gören
Küresel Yok Oluş: Nuh Tufanı
Küresel Yok Oluş: Nuh TufanıHalil Bayraktar · Tuva Tekstil · 20128 okunma
57 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Proto-Euphratic, Proto-Tigridic
Osman Nedim Tuna, önemli bir Türk dilbilimcisidir. Ana-Altayca teorisi konusunda önemli araştırmalar yapmıştır. Bu teoriye göre Türk, Moğol, Tunguz, Kore ve Japon dillerinin ortak bir dayanak dili bulunmaktadır. Kitapta da geçtiği üzere bu dil Altay diline tekabül etmektedir. Sümer ve Türk dilinin benzerliği, matematiksel olarak ve fonetik alfabe vurgulanarak açıklanmıştır. Buna göre kökdeş olarak 168 kelime bulunmaktadır. Sümeroloji bakımından değişimi göz önüne aldığımızda bile 10-15 kelime değişimi söz konusu olabilir. Zamana göre iki katını ele alırsak en kötü hâliyle yine 138 kelimeye denk gelir ki bu, kökdeşlik vasıtasıyla iki dil arasındaki bağlantısının reddedilemeyeceği anlamına gelir. Kitabın Türk bir dilbilimci tarafından yazılmış olmasına rağmen araştırmanın bağımsız olarak -sadece doğruyu bulmak maksadıyla- yürütülmesi çok doğru bir hamle olmuş ki Tuna, kitabın sonunda bunu vurgulamaktan geri durmamıştır. Araştırmalarıyla Türk dilinin önemine bir kere daha ışık tutmuştur. Kitaba, ''Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları'' basımı olan ''Gılgamış Destanı''nın kaynakçasında bulunması ile başlamıştım. Üzerine düşülmesi gereken önemli bir konu olduğunu düşünmekteyim.
Sümer ve Türk Dillerinin Tarihi İlgisi ile Türk Dilinin Yaşı Meselesi
Sümer ve Türk Dillerinin Tarihi İlgisi ile Türk Dilinin Yaşı MeselesiOsman Nedim Tuna · Türk Dil Kurumu Yayınları · 199748 okunma
109 syf.
·
Puan vermedi
·
22 günde okudu
1940'ların siyasi ikliminin bolca hissedildiği, Gılgamış, İlluyanka gibi destanlara birer Türk destanı olarak yer verilen bir derleme. Dede Korkut hikâyelerini de yazmış Şapolyo , ancak Dede Korkut'un ismi kitapta hiçbir yerde anılmamış. Yazımda kullanılan Türkçe iyi değil, gramer hataları var sıkça. Benim de sonradan öğrendiğim gibi Osmanlı İmparatorluğu'nun kurucusunun adının Otman olduğunu görüyoruz kitapta.
Türk Efsaneleri
Türk EfsaneleriEnver Behnan Şapolyo · Ramazan Zaimler Kitabevi · 19657 okunma
176 syf.
·
Puan vermedi
MÖ 4000 - 2350 yılları arasında Orta Asya'dan göç eden Sami,bir halk tarafından  kurulan Mezopotamya'nın güney ucunda yer alan Sümer halkı yaşadıkları olayların unutulmaması için icat ettikleri;Dicle ve Fırat’ın kıyılarında oluşan balçıkları ekmek dilimi gibi biçimlendirip sivri uçlu,ince kamışlarla üzerlerine kendi oluşturdukları
Gılgamış Destanı
Gılgamış DestanıAnonim · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20215bin okunma
Reklam
292 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Melih Cevdet Anday 1915 yılında Çanakkale'de doğdu. Doğumundan kısa bir süre sonra ailesiyle İstanbul'a geldi ve çocukluğu Kadıköy'de geçti. Babasının işi nedeniyle Ankara'ya taşınmalarının ardından, lisede Orhan Veli Kanık ve Oktay Rifat'la tanıştı. Edebi hayatına 1936'da Varlık'ta yayımlanan
Raziye
RaziyeMelih Cevdet Anday · Everest Yayınları · 2023401 okunma
176 syf.
·
Puan vermedi
Kitabı çok beğendim geçmişi de geleceği benzer konular üzerinde olması bile insanı şaşırtıyor, klasik ama nadir 4000 yıl sürede halen daha insanlar akıllanamamış, en büyük örneği ise de günümüzde halen görüyoruz.
Gılgamış Destanı
Gılgamış DestanıAnonim · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20215bin okunma
128 syf.
10/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Sumerlere ilgisi olanların bayılarak okuyacağı bir destan: Gılgamış. Tarihte ilk yazılı destan olma özelliği taşıyor. Tüm tabletlere erişmek mümkün olmadığından kitapta eksik yerleri var. Hatta bu durumun bazen metinlerde de olduğunu görüyorsunuz ama bunlara rağmen bir bütünlük sağlanabilmiş. Konusuna kısaca değinecek olursak Gılgamış isimli ve yarı tanrı olduğuna inanılan güçlü bir kralın; arkadaşı Enkidu'yla birlikte verdiği mücadele, ardından ölümsüzlük arayışına girişi anlatılıyor. Dostluklarına gıpta ettiğimi söylemeliyim. Çoğu yerinde şiirsel ama sade bir dil kullanılmış. Bahsettiğim gibi eksik kısımları da var ama anlamayı zorlaştıracak seviyede değil. Açıklamalar da sayfanın altına not düşülmüş. Okuması gerçekten de keyif vericiydi. Tablet çevirileri, bana çok eskilerden yeni arkadaşlar ediniyormuşum hissi veriyor. Antik Çağ'a ilginiz varsa bu destanı ve Muazzez İlmiye Çığ'ın Sumerli Ludingirra'sını tavsiye ederim.
Gılgamış Destanı
Gılgamış DestanıAnonim · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20215bin okunma
104 syf.
·
Puan vermedi
Gılgamış Destanı ve Babil Hemoroloji Serisi’nden sonra en iyi bilinen Mezopotamya eserleri arasında yer alan,tapınaklarda,yılın belli günlerinde belli ayinlerde okutulan kutsal kitap olan “Bâbil Yaratılış Destanı”ile geldim bugün. Hepimiz mitoslara bir masal ya da hikâye gözüyle bakıyoruz değil mi?Aslında kadim dönemlerde zamanının ana
Babil Yaratılış Destanı
Babil Yaratılış DestanıAnonim · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20191,355 okunma
Reklam
176 syf.
10/10 puan verdi
Gılgamış Destanı:Dünyada bilinen en eski edebi metin. Anlatımındaki yetkinlik gösteriyor ki üslubun bu düzeye erişmesi için öncesinde güçlü bir anlatı geleneği var. İçerdiği konular Orta Doğu'daki kadim kültürün de kaynağının nereye dayandığını gösteriyor. Özellikle Nuh (Utnapişti) Tufanı'nın anlatıldığı bölüm oldukça ilgi çekici. Ayrıca Gılgamış'ın ölümsüzlüğü araması ab-ı hayat mitinin de kaynağı gibi duruyor. Destanın yazılı olduğu tabletlerin eksik ve kırık olduğundan hikâyenin tamamı günümüze ulaşmamış ama bu haliyle bile etkileyici bir eser. Tabletlerin büyük çoğunluğu Akad çivi yazısı ile kaydedilmiş bazı kısımlar ise Hitit tabletleriyle tamamlanmış. Mutlaka okuyun, üç saatte biter zaten elinize alınca bitirmeden bırakamazsınız.
Gılgamış Destanı
Gılgamış DestanıAnonim · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20215bin okunma
176 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
İnsanoğlunun ilk yazınsal ürünü olan Gılgamış destanı, keşfedilmediği döneme kadar var olduğu düşünülen gelenekleri ve tabuları yıkmıştır. Tufan olayı, Cennet-Cehennem, Hz Yusuf’un Akhenaton rüyasına benzer rüya tabirini, ilk başörtü ve 3 dinde gördüğümüz olaylar aslında Gılgamış’da geçiyor. Tabiki Gılgamış destanını okumadan önce sevgili
Muazzez İlmiye Çığ
Muazzez İlmiye Çığ
’ın
Kur'an, İncil ve Tevrat'ın Sumer'deki Kökeni
Kur'an, İncil ve Tevrat'ın Sumer'deki Kökeni
’ni okudum bu sayede kitabı daha bilinçli okumuş oldum. Sümer yazıtları günümüze kırıklı ulaştığı için bazı kısımların soru işaretli kalmasına yol açıyor. Tabi her dönem ağırlığını korumuş ve 3 dinin bile içerikten esinlendiğini görülüyor. Bugün Sümerler’den sonra gelen medeniyetlerin Gılgamış’a ait eserler bulunduğu ve karşılaştırılarak bazı soru işaretli yerler tamamlanmış. En önemli alan Türkiye Hattuşaş-Boğazköy ve Irak Basra-Bağdat alanlarını kapsıyor. Bu buluntular şuan İstanbul Arkeoloji Mezopotamya salonunda sergilenmektedir. Kitap içeriğine değinirsen anlamı kalmayacak kesinlikle okunmalı çünkü Sümerler’in köklerinin Türkler’e dayandığı bir gerçeği de var. :)
Gılgamış Destanı
Gılgamış DestanıAnonim · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20215bin okunma
111 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Gilgamış Destanı
Gılgamış Destanı, Mezopotamya’da ortaya çıkan ve ölümsüzlüğü arayan bir kralın öyküsünü anlatan en eski yazılı destandır. Destanın kahramanı Gılgamış, Uruk kentinde hüküm süren yarı tanrı, yarı insandır. Gılgamış, halkına zulmettiği için tanrılar ona bir rakip olarak Enkidu adında vahşi bir adam yaratırlar. Enkidu, Gılgamış ile savaştıktan sonra onun dostu ve yardımcısı olur. Birlikte, Sedir Ormanı’nda Humbaba adlı canavarı öldürürler ve Gök Boğası’nı yenerler. Ancak, tanrılar Enkidu’nun ölümüne karar verirler ve Gılgamış, Enkidu’nun ardından büyük bir acı çeker. Gılgamış, ölümden kurtulmanın yolunu bulmak için uzun ve tehlikeli bir yolculuğa çıkar. Sonunda, ölümsüz Utnapiştim ile karşılaşır. Utnapiştim, Gılgamış’a Büyük Tufan’ın nasıl gerçekleştiğini ve kendisinin nasıl ölümsüzlüğe kavuştuğunu anlatır. Gılgamış’a da ölümsüzlük otunu verir. Ancak, Gılgamış, otu bir yılana kaptırır ve ölümsüzlükten vazgeçer. Gılgamış, Uruk’a döndüğünde, kendi yaptırdığı duvarlara bakarak, ölümsüzlüğün değil, yaşamın değerini anlar.
Gılgamış Destanı
Gılgamış DestanıAnonim · Cumhuriyet Kitapları · 19985bin okunma
176 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 saatte okudu
Varoluş sancısındaki merak.
Merhabalar; Kitabı mitolojik ve dini ögelere merakımdan kaynaklı aldığımı söylemek isterim. farklı kelimelere ait durumlardan dolayı ilk başlarda biraz sıkıcı gelmiş olabilir. Ama bir döngüde yaşamın belirli sınırlar içerisinde ilerlediğini bu kitapla bir kez daha hissetmiş oldum. İncelemesini okuduğum diğer arkadaşlarımızın ilk roman oluşu ve daha çok kutsal metinlere benzerlik atfettiğini burada belirttikleri için benimde içimde merak uyandırmıştı. Okunup düşünmeye yer edinilmeli. Sağlıklı okumalar.
Gılgamış Destanı
Gılgamış DestanıAnonim · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20215bin okunma
218 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
İnsan.
Tolstoy'un "Hayatın anlamı" kitabının ilk hikayesi geldi aklıma; insanoğlunun doyumsuzluğu. Üçte ikisi tanrı, üçte biri insan; herşeyi bilen, herşeyi gören ve ne kadar güçlü yaratılırsa yaratılsın, o içindeki bir parça insan yine doyumsuz oluyormuş. Ölüm karşısında duyduğu korku ve ölümsüzlük arayışı nedeniyle farklı kitaplarda
Gılgameş
GılgameşHakan Gezik · Dharma Edebiyat · 029 okunma
456 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.