Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Başkasının bakışı en dürüst ve en zalim ayna.
Dolu dolu yaşanmış bir hayattan cılız sesler, yitik gölgeler ve bulanık anılar kalıyor geriye.
Reklam
SONE 77
“Güzellik nasıl eskir sana gösterir aynan; Saatin “Bunca güzel dakikana kıydın der. İzler getirir her boş yaprak senin aklından; Şu sözleri öğretir işte sana bu defter: Açık seçik çizgiler göreceksin bak aynana: Onlar aklına açık gömütler getirecek. Güneş saatindeki gölgeler söyler sana: Hırsızlama yürüyor zaman sonsuzluğa dek. Bak senin belleğinde kalmayacak ne varsa Yaz şu boş sayfalara yaz da gör: ne bakımlı Olur düşüncelerin çocuk gibi doğarsa Bıraktıkları izler orada kalır saklı. Bak da saatle ayna zenginleştirsin seni Düşünceler kazançla doldursun defterini.”
Yarı karanlığa alıştırılmış olan gözleriniz çok yakında daha parlak ışıklar için açılacak. Resmetmemiz gereken gölgeler seleflerimizin ışıklarından daha parıltılı olacak ve müzelerde onlarınkilerin hemen yanı başında duran resimlerimiz en karanlık geceyle kıyaslandığında kör eden gün ışığı gibi parlayacak.
„. Annem için de kendi özel araştırmalarının sonucu aynı oldu. Döndüğünde onu karşılayan Barcelona, onun yıllar önce ardında bıraktığı yer değildi artık. Her köşesinde babamdan bir iz bulsa da, babamın uzun zaman önce ayrıldığı bir gölgeler şehri bulmuştu karşısında.“
Gölgeler uzadığında, isimlerimiz toza dönüştüğünde, sevdiğimiz yahut nefret ettiğimiz ne varsa pas tutacak.Sarsılmaz bir gerçek dışında her şey unutulacak.
Sayfa 285Kitabı okudu
Reklam
Bu yeryüzünde yaşayanların dünyasıyla hiçbir bağlantısı olmayan uçucu, sırça, rakik ruhu, kıvrımlı elbisesinden ona işkence eden gövdesinden yavaşça çıkmış, başıboş gölgeler dünyasına gitmiş, sanki benim gölgemi de beraber götürmüştü.
Ben kimi bekliyorum böyle avare Beni kim bekliyor bilmiyorum Gölgeler mi, cellatlar mi, dağlar mı İçeceği kan olanlar ağlar mı
“Bitirdim ben... Koydum lavtamı kenara. Mor üçgüller arasında ''Gölgeler asılı durdukça Şakımak da sona erdi, şarkılar da. Bitirdim ben... Koydum lavtamı kenara. Eskiden bülbüller gibi erken, Çiy düşmüş çalılarda öterken, Kestim artık sesimi. Yorgun bir ketenkuşuyum şimdi. Dudağımdaki ezgiler bitti, Öttüğüm zamanlar geçip gitti. Bitirdim ben. Koydum lavtamı kenara.''
Sayfa 402
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.