Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

192 syf.
·
Puan vermedi
1K İSTANBUL 20. BULUŞMASI | Kim bu zamanın aylakları?
Bu videodan Yusuf Atılgan'ın bütün kitapları hakkında filozof ve psikanalistler eşliğinde bilgi edinebilirsiniz: youtu.be/N7qPdz3QdlE "Aylak Adam, boyuna gerçek bir sevgi arıyor. Bence aradığı sevgi dünyada yoktur." Yusuf Atılgan Hepimiz hayatlarımızın bir döneminde de olsa mutlaka gerçek sevgiyi aramışızdır. Onu tek tutunacak dalımız yapmak istemişizdir, çünkü toplumda o kadar ikiyüzlü ve gülünç olan şeylerin yanında tutunmaya değer olan tek şey gerçek sevgidir. Fakat olmayan bir şeyi aramak da neyin nesidir?
Yusuf Atılgan
Yusuf Atılgan
olmayanı arayanlardan biriydi. Sırf bu yüzden o güne kadarki roman türlerine karşı çıkan Yeni Roman türünde eser vermeye başladı. Aslında 50li yıllarda Demokrat Parti ile gelen kentleşmenin etkilerinden sonra 60lı yıllarda dünyada anarşizm, hippicilik, doğallık gibi bireysel özgürlük akımlarının özellikle genç kuşağı etkilediği yıllardan bahsedersek şiirde İkinci Yeni ve romanda da Yeni Roman gibi akımların da nereden geldiğini biraz olsun anlayabiliriz. Peki neden
Yusuf Atılgan
Yusuf Atılgan
geçmişin romanına karşı çıkmak istedi? Neden C. adlı bir karakter tasarladı? Neden C nokta? Neden toplumun kalıplarına karşı çıkmak için savaştı? Hegel’e göre yabancılaşma; insanın bireysel yaratıcılık ve bireyin kendisini tanıma sürecinin bir parçasıdır. Yani ne kadar içine dönersen toplumuna da doğal olarak o kadar tavır almış olursun. Biz de iç özümüzü, toplumumuzdan yabancılaştığımız kadar kendi entelektüel sürecimizi tanımamızın ürünü olarak
1000Kitap İstanbul Okuma Grubu
1000Kitap İstanbul Okuma Grubu
'nu örnek gösterebiliriz. Aylak Adam'daki C. karakteri bizim grubumuza katılmış olsaydı muhtemelen her toplantıya katılırdı. Şimdi, biraz daha derinlere inelim. Çünkü C. derin bir adam. Aylak olduğu kadar derin de... Gerçekliğin varlığı, anlam vermeye dayanır; anlam verebilmek ise, anlam veren bir şeyi şart koşar. İşte bu anlam veren şey C. karakterine göre salt bilinçtir; salt bilinç sayesinde ona göre nesneler varolabilirler. C'nin arayışı da salt bilincinin özüdür,
Anayurt Oteli
Anayurt Oteli
'ndeki Zebercet'in yalnızlığı da onun salt özüydü misal.
Canistan
Canistan
'daki Selim için de erkeklik ve kendi iktidarını kanıtlamak onun salt özüydü. Husserl'ın fenomenolojisine göre, şeyler bizim dışımızda varolmaz, onların hepsi bilinçte kurulur. Roman kişileri nesnelerle olan ilişkilerinden dolayı orada bulundukları için kim oldukları ve ne oldukları artık önemli olmamaktadır. Bu nedenle onlara verilecek isimlerin artık eskisi gibi bir önemi, anlamı olmayacaktır. İşte bu yüzden, Atılgan'ın da severek okuduğu bir yazar olan
Franz Kafka
Franz Kafka
'nın
Dava
Dava
ve
Şato
Şato
adlı romanlarında K. adlı bir karakter ya da Atılgan'ın romanında C. ve B. gibi karakterler olmasının nedeni aslında budur. Çünkü esas olan bilinçtir. Hadi bilinç kazısı yapalım! Bilinç akışı türünü pek çoğunuz duymuşsunuzdur,
William Faulkner
William Faulkner
,
James Joyce
James Joyce
,
Virginia Woolf
Virginia Woolf
vb. yazarların pek sevdiği bir edebi tarzdır hatta. Peki neden bilinç akışı? Neden bilinç akıyor? Fenomenolojide bilince gerçek görünen gerçektir. Husserl’e göre de nesneler, zihni ilişkiler ve edimler yoluyla nesneler olarak inşa edilmektedirler. E tamam işte. İnsan bilinci de bu nesnelerin gerçekliğini bizzat kuran değil midir? İnsan öznesi merkezleşirken deneyim dışında kalan veya bilince içkin olmayan her şeyin dışlanması, görmezlikten gelinmesi veya paranteze alınması, dış dünyanın yalnızca ama yalnızca bilincin içeriğine indirgenmesi C.'nin bu kadar hızlı kurguya sahip ve daldan dala atlayan bir hayata sahip olmasını, Zebercet'in otel resepsiyonunda işlerini görürken aklına sürekli başka şeyler gelmesini -ve Atılgan'ın da bunları inatla okuruna yansıtmasını- açıklamaz mı? Atılgan da zaten bu yüzden geçmişin romanına ve topluma karşı çıkmak istedi. Çünkü Yeni Roman türü de insanın zihinsel süreçlerini nesneleştirerek yansız bir biçimde anlatırdı. Atılgan'ın hiçbir zaman taraf tuttuğunu göremezdiniz. Herkesin birbirine benzediği, herkesin çeşitli bıyıklara, topuklara ve boyalara sahip olmayı arzuladığı bu toplumda Atılgan neden sürekli bıyık, boya, topuklu ayakkabılar gibi leitmotifleri kullanmıştır diye sorabilirsiniz, bu en doğal hakkınızdır. Biz, bir cevap çabası içerisinde bulunduk. Oedipus kompleksine göre, erkek çocuk annesine duyduğu aşırı sevgi sonucunda babasının yerine geçme isteğini saplantılaştırır. C.'nin babasının Zehra Teyze ile yaşadığı ilişkiden dolayı baba iktidarına duyulan öfke ve babanın bıyıklarını buruması C.'de baba iktidarını eline alma ihtiyacını doğurur. C. için Zehra Teyze, annesinin yerine geçen ideal bir seksüel objedir. Zebercet için ortalıkçı kadın, annesinin yerine geçen ideal bir seksüel objedir. Selim için Esma, Maslow ihtiyaçlar hiyerarşisinin sevişme ihtiyacını karşılayan ideal bir seksüel objedir. Aslında doktorların genellikle nevrozların tam bir sebebini bulamamaları, yani sebebini bulamadıkları olaylara nevroz demeleri gibi Freudçu bakış açısına göre bu seksüel objeler belki birer nevrozdurlar? İnsanların aynı tiplerde olmaları ve her durumda bunu korumaya çalışmaları C.‘yi yorar. Herkesin bıyıklı, boyalı ve topuklu görünüp birbirine benzeyen klonları andırması, toplumu ve bütünü reddetme ihtiyacını gerektirir. Tüm bunlar Kierkegaard'ın toplumdan uzaklaşmayı öğütleyen varoluşçuluğu gibi C.yi de toplumdan uzaklaştırıp kendisine yönelten şeylerdir. C. sanki Nietzsche gibi davranır : ‘’Siz de ahlâkınız da tamamen saçmalık, tamamıyla şartlanmış, hiçbir iyi niyet barındırmayan davranışlar bunlar.’’ der Nietzsche. C. toplumun benimsediği tüm değerleri sahte ve gülünç bulduğu için yalnızdır. Ona göre bıyıklar, boyalar ve topuklar iyi niyet barındıran, içten gelen davranışlar değildir. Zaten bunu en başta kendisi bize söylemiştir: "Onlar kalıplarının içinde rahat. Onlardan değilim ben." (s. 144) Farklı bir soru olarak, neden Atılgan'ın kitaplarında bu kadar cinsellik ögesi var diye soracak olabilirsiniz, bu da en doğal hakkınızdır. Fakat biz değerli
1000Kitap İstanbul Okuma Grubu
1000Kitap İstanbul Okuma Grubu
ile bu konuyu da konuşup bir çözüme ulaştırdık. Atılgan’a göre romandaki kişi, klâsik roman kahramanlarının toplumsal örnek oluşturmalarının aksine, psikolojik sorunları, yaşadıkları ve yaşamadıklarıyla, takıntılarıyla ele alınmalıydı romanda. Gezen, uyuyan, çişi gelen, aksıran, gaz çıkaran, cinsel dürtüleri olan Selim, C. ve Zebercet gibi kişiler yer almalıydı romanda. Ona göre kötü yazar, romanına yasak bölgeler koyan yazardı. Biz de, yani
1000Kitap İstanbul Okuma Grubu
1000Kitap İstanbul Okuma Grubu
olarak biz de, metropollerde yaşayan insanlarızdır. Biz de aylak adam ve aylak kadın olmak için çaba sarf edenlerizdir. "Flaneur", aylak aylak kalabalıktan bağımsız gezen adam tiplemesidir. Fakat ne yazık ki toplum normları buna pek izin vermemiştir. Çünkü her gün sabah 8-akşam 5 işe gidip her gün toplumun kalıplarının içinde bir sıvının bulunduğu kabın şeklini alması gibi bir hayat yaşayınca, insan kendi bilincinden ve kendini tanıma sürecinden de uzaklaşırdı. Hatta Moda Çay Bahçesi'nde buluşmak isterken kitap misyonerliği yapıyoruz diye kovulurduk... İşte biz de ayda 1 kere bile olsa bu bilinçten, bu kendini tanıma ve arayış bilincinden uzaklaşmamak için toplanıyoruz. Yukarıda yazılanlar tek kişinin değil, onlarca kişinin konuştuklarının size bir yansımasıdır. Aynı C.'nin salt özünün bilinç olması, Zebercet'in salt özünün yalnızlık olması, Selim'in salt özünün erkeklik iktidarı olması gibi İstanbul'un da salt özü
1000Kitap İstanbul Okuma Grubu
1000Kitap İstanbul Okuma Grubu
kitap buluşmalarıdır. Eğer siz de bizimle birlikte koskoca bir metropolün içerisinde kendi bilincinizi kovalamak ve kendi aylaklığınızın sınırlarını keşfetmek isterseniz kapımız her daim açıktır. İşte o aylak insanlar: 1-
Oğuz Aktürk
Oğuz Aktürk
2-
Ebru Ince
Ebru Ince
3-
Osman Y.
Osman Y.
4-
Bülent
Bülent
5-
Yunus
Yunus
6-
Eda
Eda
7-
Primadonna
Primadonna
8-
Arzu
Arzu
ve eşi 9-
Uğur De Molinari
Uğur De Molinari
10-
Nilüfer
Nilüfer
ve kızı
İnci Ç
İnci Ç
11-
Keyik Nurcanova
Keyik Nurcanova
12-
ersal demirayak
ersal demirayak
13- https://1000kitap.com/zaferkcr 14-
CEYLAN
CEYLAN
15- https://1000kitap.com/moizefendi Bize görüntülü konuşmayla katılan esas aylak: 1-
Turhan Yıldırım
Turhan Yıldırım
Gelmesi beklenen aylak: 1-
Hacı Seydaoğlu
Hacı Seydaoğlu
İşte o aylakların görüldüğü rivayet edilen fotoğraflar: i.ibb.co/YW2Ltt7/Whats-A... i.ibb.co/pv422F2/sfsd.jpg i.ibb.co/ZHLSrB9/5435-aa... i.ibb.co/r0BcLCy/ssf.jpg i.ibb.co/WK66rFb/bbvvcc.jpg i.ibb.co/k84xK6h/5435-2b... i.ibb.co/0MvC3sz/sdfsdsd... i.ibb.co/9pfqJjL/5435-ea... En tatlı aylak: i.ibb.co/jDPXq7Q/5435-62... KAYNAKÇA: *
Aylak Adam
Aylak Adam
, Yusuf Atılgan *
Anayurt Oteli
Anayurt Oteli
, Yusuf Atılgan *
Canistan
Canistan
, Yusuf Atılgan *
Yusuf Atılgan'a Armağan
Yusuf Atılgan'a Armağan
, Kolektif * Aylak Adam'dan Anayurt Oteli'ne, Berna Moran yazısı * YUSUF ATILGAN: Aylak Adam ve Anayurt Oteli, Ömer Şentürk makalesi * Aylak Adam ve Oedipus Sendromu, Ebuzer Çalışkan makalesi Yusuf Atılgan'ın romanlarında kahraman tipolojisi, İrfan Murat Yıldırım dergi yazısı * Aylak Adam ve Anayurt Oteli’ne Psikanalitik Yaklaşım: Atılgan’ın Oidipal Roman Kişileri Olarak C. ve Zebercet * Yusuf Atılgan’ın Aylak Adam Romanı ve A…’dan C.’ya (A üç noktadan C noktaya) Roman kişisi, Ali Büyükaslan makalesi * Aylak Adam ve Anayurt Oteli'nde Modernleşme ve Batılılaşmanın Sembolik Görünümü, Ensar Yılmaz ve Ayhan Şahin makalesi * Yusuf Atılgan’ın Aylak Adam Kitabındaki Yabancılaşma İzlenimleri, Büşra Fidancı makalesi * Canistan'da iktidarın hem bedeli hem ödülü olarak: Erkeklik, Pelin Aslan makalesi * Yusuf Atılgan’ın Canistan Adlı Romanında Bir Anti-Kahraman: Selim, Zübeyde Şenderin yazısı
Aylak Adam
Aylak AdamYusuf Atılgan · Can Yayınları · 201959,7bin okunma
··
1 artı 1'leme
·
1.359 görüntüleme
superkimyon okurunun profil resmi
Merhabalar öncelikle bu tarz etkinlikler yapmanız çok güzel olmuş bence kıskanmadım desem yalan olur. 😊 Tenkiti taarruz kabul etmeyecekseniz şayet birkaç şey demek isterim. İnceleme çalışmanız güzel olmuş ancak epey eksik yanları var zannımca siz farkli metinler ve üzerindeki tiplerle karşılaştırmalı olarak gidip bazı edebi, psikolojik ve felsefik terimleri açıklayıp bağ kurmuş ve etkinlikten bahsetmişsiniz lakin kitabın tam derinine inme söz konusu olamamış diye düşünüyorum ancak niyet çok naif ve güzel. Kibir kuruntu ya da bozgunculuk olarak düşünmezseniz benim lisans döneminde yaptığım, kendi kaynaklarım ve hocalarımdan alıp derlediğim bir Aylak Adam incelemesi var -site ne hikmetse farklı bir platformda da var diye çalıntı yaftasıyla sildi onun için mücadelem sürüyor şimdi o konuya girmeyeceğim- dilerseniz birlikte harmanlayıp yeniden değerlendirelim isterim. İsteyene özelden atabilirim. İnceleme neredeyse sosyal bilimlerin tamamı kullanilarak hatta teolojik metinlerden dahi destek alınarak biçim, şekil, metin, muhteva, tarih cinsinden yapılmalı diye düşünüyorum. Oidipus ve Elektra şüphesiz bahsedilecek ancak burada gözler Kuyara ve Adako'yu ya da ne bileyim T. Yücel 'in Bıyık Güncesi'nden bir şeyler aramadı değil 😊 Ortak değindiğimiz konular da bir hayli fazla bu sevindirici. Selamlar sevgiler 🍀🖐😊
Ebru Ince okurunun profil resmi
Muthis egitici ve çok keyifli bir "beyin fırtınası " sohbet idi :)) inceleme de keza öyle öncelikle hepinize ısrarla "iyiki varsınız " diyorum :)) ve emeğine sağlık Oğuz bir artı teşekkür de sana havada uçuşan fikir ve düşünceleri derleyip toplayıp yazıya döktüğün için :)) Dip Not : " şapka takma, kitap hediye etme " :))
Fatma okurunun profil resmi
Kaleminize sağlık☺️ kaynaklardan sonuna kadar yararlanıp Yusuf Atılgan okuması yapıyorum ve gercekten bu yöntem daha kalıcı hale getırıyor. Okuyorum aklımda kalmıyor dıyenler için cok yararlı olacaktır. Yan okumalar, makaleler, videolar karakter analızleri.. içselleştirmek önemli. Teşekkür ediyorum.
Nilüfer okurunun profil resmi
Keyifliydi, kaliteliydi, çok iyi geldi. Tekrar buluşmak üzere. 😍 Aylak kediyi koymamışsın, hiç onun gibisini görmemiştim. 😊
Osman Y. okurunun profil resmi
Eline sağlık , bugüne kadarki en güzel toplantı anlatımı bu olabilir :) Tabi kitabın da katkısı büyük.. 1000K 'nın salt özü de inceleme yazmak ve okumak olabilir. Çok güzel bir gündü , herkese teşekkürler. Şuraya "iki aylak" isimli fotoğrafı da bırakıyorum :)
Ebru Ince
Ebru Ince
:) i.hizliresim.com/5NGdEA.png
Uğur De Molinari okurunun profil resmi
Çok güzel bir etkinlik oldu. konu zaten ayrı bir güzeldi. umarım her defasında üzerine koyarak gideriz.
Özlem okurunun profil resmi
Keyifli bir toplantı olmuş. Aranızda olamasam da keyifli ve dolu dolu bir toplantı geçirmiş olduğunuzu görmek güzel👍🙂
ersal demirayak okurunun profil resmi
:)) Güzel bir analiz olmuş. Aylaklar daha sık buluşmalı
FatmaYıldız okurunun profil resmi
Hepiniz çok güzelsiniz...ne kıymetli bir buluşma, tadının, lezzetinin buğusu bize kadar geldi.İnceleme ise herzaman ki gibi...tek kelimeyle süpersin, süpersiniz...
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.