Bir elinde gül bir elde cam geldin sakiya
Kangısın alsam gülü yahud ki camı ya seni.
Bir elinde gül bir elinde kadeh geldin şarap dağıtana
Hangisini alsam ? Gülü mü , kadehi mi, seni mi?
Baskalarindan saygı, ilgi ya da sevgi bekliyorsan önce bundan kendine borçlusun. Kendini sevmeyen birinin sevilmesi de mümkün değildir. Sen kendini sevdiğin halde dünya sana diken yolladığı zaman sevin, yakında gül yollayacak demektir.
" Siz ey, hayatları boyunca bir an bile kendi vicdanlarıyla baş başa kalmamış olan korku tüccarları. Raporlarınızla ne zamana kadar kızlarımızın, oğullarımızın gül kokulu masum bedenleri üzerinden iktidarlar kuracaksınız ?"
Şüphe yok (buz soğuktur, gül kırmızı). Ve bu aşk beni sürükleyip bir yerlere götürmeye çalışıyor; öyle güçlü bir akıntı ki ondan kendimi korumam neredeyse olanaksız. Bana tek bir seçme hakkı bile verilmiş değil çünkü. Sürüklenip götürüldüğüm yer bugüne değin hiç görmediğim özel bir dünya olabilir. Belki de çok tehlikedir. Orada gizlenmiş olan şeyler beni derinden, öldürücü şekilde yaralayabilir. Şimdi sahip olduğum her şey elimden çıkıp gidebilir. Ama artık dönüş yok. Kendimi bu akıntıya bırakmak dışında bir şey yapamam.Yanıp kül olsam da, yok olup gitsem de
"Seni öpmek istiyordum ve öptüm." dedi omuz silkerek.
"Çünkü..."
"Keyfinin kâhyası," dedim titreyen sesimle.
"Keyfimin kâhyası," diye tekrar etti. "Keyfimin kâhyası seni sevmek istiyor Peri Kızı!"
Öyle kuru dava ile irfanlık olmaz,
Huzur-i arife irfana karşı!
Candan geçmeyince canan bulunmaz,
Bezirgân et beni erkâna karşı!
Bülbül gül denizde gülün mapus et,
Uzatma harama elin mapus et,
Âlim huzurunda dilin mapus et,
Katra dalga vurmaz ummana karşı!
Sümmâni ezelden neye bahsin var?
Ya neye meftunsun ne hevesin var?
Mevlâ'yı seversen elde nesin var?
Eli boş gidilmez cânana karşı!
Âşık Sümmâni Baba
Aşk ile sağanak
hep aynı kokuyu taşıyacak
hangi kentte bir gül koklasan
Yolculuklar özetleyecek ömrünü
Gülüşü ve hüznü sürükleyen büyü
elinde bir gül olacak sevdiğinin