Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kasım Çekilişimiz SONUÇLANDI
ÇEKİLİŞİMİZ SONUÇLANMIŞTIR. KAZANAN ARKADAŞLARI TEBRİK EDERİM. KİTAP SAHİPLERİ EN KISA SÜREDE SİZİNLE İLETİŞİME GEÇECEKTİR... KİTAPLA KALIN. Öncelikle bu çekilişe bağışladığı kitaplarla, emekleriyle, paylaşımlarıyla katkıda bulunan herkese çok teşekkür ederim. Sizlerin sayenizde çok daha güzellerini birlikte yapacağınıza şüphem yok. Şimdi
Günaha karşı ölümüne savaş: Günah,Hristiyanlıktır   Madde Bir. — Doğaya her türden aykırılık, günahtır. En günahkar insan, rahiptir: o, doğaya aykırılığı öğretir. Rahibe gösterilecek olan, nedenler değildir, tımarhanedir. Madde İki. — Herhangi bir tanrıya tapınma ayinine katılmak, kamu ahlakına tecavüzdür. Protestanlara, Katoliklere davranıldığından daha katı; liberal Protestanlara da dinibütünlerinden daha katı davranılmalıdır. Hristiyan olmaktaki suçluluk derecesi, bilime yakınlık derecesine göre artar. Dolayısıyla, suçlunun suçlusu, filozoftur. Madde Üç. — Hristiyanlığın yılan yumurtalarını kuluçkaya yatırdığı lanetlenesi yerler, yerle bir edilmeli ve yeryüzünün lanetlenesi yerler, yerle bir edilmeli ve yeryüzünün rezaletli yerleri olarak geleceğin korkulu ibret vesileleri olsunlar diye korunmalıdır. Buralarda zehirli yılanlar yetiştirilmelidir Madde Dört. — Saffet vaazetmek, doğaya aykırı olmaya kamusal bir kışkırtmadır. Cinsel yaşamın her horlanması, "kirlilik" kavramıyla her kirletilmesi, yaşamın kutsal ruhuna karşı işlenmiş sahici günahtır. Madde Beş. — Bir rahiple birlikte aynı masada yemek yemek, çıkarttırır; bununla kişi kendini doğru-dürüst insanlar topluluğundan afaroz etmiş olur. Rahip, bizim şandala'mızdır, onu kanun kaçağı ilan etmeli, açlığa mahkum etmeli, bir tür çöle sürmelidir. Madde Altı. — "Kutsal" tarih, layık olduğu adla, lanetli tarih adıyla anılmalı; tanrı, mesih, kurtarıcı, aziz, sözcükleri küfür olarak, canilere takılan adlar olarak kullanılmalıdır. Madde Yedi. — Gerisi kendiliğinden gelir.  
Reklam
Cehennem gerçekten var mı?
"Bir hikâye duymuştum: Bir ateist, bir rahibe sorar, çünkü rahip o gün söylevinde demiştir ki: Tanrı'ya inanan ve gerçekten erdemli işler yapan insanlar Cennet'e giderler ve Tanrı'ya inanmayan ve günahkâr olan insanlar Cehennem'e giderler. Bir ateist elini kaldırdı ve sordu: "Bayım, o zaman bir soru çözüm bulmak zorundadır, peki ya
Safsatalar değişmez
Soluk soluğa, ter içindeydi Rosa, susadı, bir rahibe okulunda susadı. Musluğa koşup kana kana su içmeye başladı. Bir el vurdu omuzuna, sert. Baktı prenses bakışıyla, Schwester Maria'nın hiç prenses olmayan soğuk mavi gözlerinden korktu. "Durup dururken su içiyorsun," dedi. Schwester Maria, "Su içiyorsun durup dururken, sen arzularına gem vuramayan günahkâr bir kızsın," dedi, "içini öldürmeyi bilmiyorsun.”
Sayfa 22 - İletişim Yayınları
Hiç iman kalmadı mı sizde? Maura arkasını dönüp rahibe baktı. "İman kanıt istemez, ama ben isterim."
dinlerin zırvalıkları hiç değişmiyor
Soluk soluğa, ter içindeydi Rosa, susadı, bir rahibe okulunda susadı. Musluğa koşup kana kana su içmeye başladı. Bir el vurdu omuzuna, sert. Baktı prenses bakışıyla, Schwester Maria'nın hiç prenses olmayan soğuk mavi gözlerinden korktu. "Durup dururken su içiyorsun," dedi. Schwester Maria, "Su içiyorsun durup dururken, sen arzularına gem vuramayan günahkâr bir kızsın," dedi, "içini öldürmeyi bilmiyorsun.”
Sayfa 22 - İletişim yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ben ise yaşamak istiyorum. Sevincimi yaşamak, haz almak istiyorum. Lanetli bir günahkar olsam bile en azından cezamı çekerken dilimde hala yapmak istediğim her şeyin tadı olur.
Sayfa 451Kitabı okudu
Balinalı yakalı, kara elbiseyle ilk yasağın tadını çıkarıyordu. Öteki dört kız koşmayı hemen bırakmışlardı korkarak. Onlar prenses olmadıklarından korkarlar. Yasaklar prensesler için değildir. Prensesler hangi yasayı çiğnerlerse çiğnesinler bir şeycikler olmaz, çünkü bir gün prens atla gelerek prensesi kurtaracaktır. Soluk soluğa, ter içindeydi Rosa, susadı, bir rahibe okulunda susadı. Musluğa koşup kana kana su içmeye başladı. Bir el vurdu omuzuna, sert. Baktı prenses bakışıyla, Schwester Maria’nın hiç prenses olmayan soğuk mavi gözlerinden korktu. “Durup dururken su içiyorsun,” dedi. Schwester Maria, “Su içiyorsun durup dururken, sen arzularına gem vuramayan günahkâr bir kızsın,” dedi, “içini öldürmeyi bilmiyorsun.” “Ben içimi öldüremem,” dedi Rosa, “çünkü içim prensestir. Prenses prensindir ve prensin olan bir şeyi öldürmeye sizin bile yetkiniz yoktur.”
416 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Ve yine seriye tersten başladım Günahkar serinin üçüncü kitabı fakat her kitaptaki olaylar ve kurgu farklı ve birbiri ile bağlantısı olmadığı için bu durum beni zorlamadı. Yazarın okuduğum ilk kitabı ve çok beğendim. Kesinlikle okumaya devam edeceğim. Adli Tıp Doktoru Maura Isles, manastırda işlenen cinayet için çağrılır. Genç bir rahibe öldürülmüş, yaşlı bir rahibe ise ağır yaralı olarak kurtulmuştur. Olay ile ilgilenen dedektif ise Rizzoli'dir. İşlenen cinayet çözmeye çalışılırken iki cinayet daha işlenir ve bu cinayetler birbirinden bağımsız gibi görünmektedir. Peki öylemiydi? Doktor Isles ve dedektif Rizzoli ile birlikte korkunç cinayetlerin sebeplerini araştırırken her ikisinin de aşk hayatlarını da okuyoruz kitapta ve hem kendileri hem de sevdikleri ile yüzleşmelerine tanık oluyoruz. Benden bu kadar. Sağlıcakla ve kitapla kalın. Doktor Isles ve dedektif Rizzoli'nin muhteşem macerasını da okumalısınız diyorum.
Günahkâr
GünahkârTess Gerritsen · Martı Yayınları · 20116,5bin okunma
Madde Bir. Doğaya her türden aykırılık, günahtır. En günahkar insan, rahiptir: o, doğaya aykırılığı öğretir. Rahibe gösterilecek olan, nedenler değildir, tımarhanedir.
Sayfa 103 - Hil Yayın
Reklam
“Uyumak üzereyken, kurtulduğum günahları kafamdan geçirdiğim sırada, birdenbire, rahibe söylemeyi unuttuğum, beni utandıran bir günah aklıma geldi. Günah çıkarmazdan önce rahibin söylediği sözleri anımsadım; bu sözler kulaklarımda çınladı. Bütün erincim bir anda yok olmuştu. ‘Bir şey gizlerseniz, büyük günah işlemiş olursunuz!’ sözlerini işitir gibi olurken, işlemiş olduğum bu günaha uygun ceza bulamayacak denli günahkâr olduğumu görüyordum. Durumu düşünerek her dakika Tanrı’nın cezasını beklerken, belki de birdenbire ölürüm diye aklımdan geçirerek (bu düşünce beni çok korkutuyordu) uzun zaman yatakta kıvrandım.”
- Siz hiç yurtdışında yaşadınız mı, doktor Isles..? Turistlere yönelik, hizmetçilerin her gün çarçafları değiştirdiği güzel bir otelde kalmaktan bahsetmiyorum. Sokaklarda kanalizasyonların aktığı, çocukların koleradan öldüğü köylerden bahsediyorum. Rahibe Ursula'nın oradaki deneyimi çok da hoş bir sohbet konusu değildi..
Sayfa 221Kitabı okudu
"Dr. Isles!" diye bağırdı rahip arkasından. "Katolik eğitimi aldınız. Hiç iman kalmadı mı sizde?" Maura arkasına dönüp rahibe baktı. "İman kanıt istemez," dedi "ama ben isterim."
"Bütün hayatımız boyunca bizi baştan çıkartabilecek bir sürü şeyle karşılaşırız. Tabii bunlar yaşa göre değişir. Gençken bir erkektir bu. Sonra tatlılar ve yemek. Sonra, yaşlandığınızda ve bedeniniz yorgun düştüğünde keşke sabah bir saat daha uyusam dersiniz. Ufak tefek önemsiz bir sürü istek karşısında herkesin iradesi zayıflayabilir, ama bizlerin buna müsaade etmesi yasaktır ettiğimiz yeminler bizi farklı kılar. Rahibe başlığı takmak bir mutluluk kaynağı olabilir Dr. Isleas. Ama mükemmeliyet hiç birimizin erişemeyeceği bir mertebe, çok ağır bir sorumluluktur."
Martı YayınlarıKitabı okudu
Doğaya her türden aykırılık, günahtır. En günahkar insan, rahiptir: o, doğaya aykırılığı öğretir. Rahibe gösterilecek olan, nedenler değildir, tımarhanedir.
171 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.