Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
URFA ÖZLEMİ Gurbet ellere sardılar beni .Dağlara taşlara yazdım ismini. Bir telefonla çektim hasreti . kimsede bilemez burda halimi . düştüm urfada gurbet eline . dayanmaz kalbim böyle bi zalime urfanın hasreti işlendi kalbime . sevdiğimse bak dönmüş hayale . ekmek parası kurdun ağzında . saplanır acılarıbu boğazımda . kalbime sorsan yarim urfada . aşkımın Hasreti yanar bağrımda yanan bu hasretimi söndür aşkım . dönüşüm erken belki yakındır .ayakta durmaz harbi arsızdır . urfanın hasreti aşkımı işler . düşlerim pembe belki karanlık. Ufkumuz açılır olur aydınlık . belkide bu günüm olurda bulanık .Nasıl bi gurbet rabbim kurtar. Kurtar rabbim düşürme hasrete . Kim dayanırki Allahsız gurbete . Düşürdü bizleri dilden dillere.Kaderimdir bu düştüm kedere . Aydınlık yolumu karanlık bürüdü . Dayadım sırtımı duvarım döndü. Boşluk içinde sanki ölümdü . Gurbet yaktı bitirdi bizleri . kuşları gördüm hepsi uçardı . uçmayın kuşlar yaram kanardı özlemim bitti dünya kadardı . Galiba bu sefer aslan yıkıldı .Dönsün dünya senin aleyhine . Gurbet uğruna geldim kendime . Gurbet uğruna geldim kendime . Sıkıldım artık dünya derdine. Dönerim şimdi dergah kentine . Geldim urfa bitirdim hasreti . Gurbete sapladım özlem hançerini . Bitirdim dertleri döndüm bak geri . Urfa uğruna kapadım o defteri URFA AKA IZDIRAP ASLAN(MUSA GÜMÜŞBOĞA) saygılar ABİİİM...
Evden uzakta...
Ben bu gurbete ile düştüm düşeli, Her gün biraz daha süzülmekteyim. Her gece, içinde mermer döşeli, Bir soğuk yatakta büzülmekteyim. Böylece bir lâhza kaldığım zaman, Geceyi koynuma aldığım zaman, Gözlerim kapanıp daldığım zaman, Yeniden yollara düzülmekteyim. Son günüm yaklaştı görünesiye, Kalmadı bir adım yol ileriye; Yüzünü görmeden ölürsem diye, Üzülmekteyim ben, üzülmekteyim. ..........Necip Fazıl Kısakürek.......
Reklam
Acemi Şair!
Gönül derdiyle düştüm gurbete kaç yıldır Aşk kapısında girdim nöbete ben kaç yıldır Yarime kavuşunca Allaha şükreyledim Doydum sevda denilen şerbete ben kaç yıldır
Sayfa 33 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Gurbet bu. Evet o yıllarda gurbet hâlâ vardı. Telefon yoktu ama mektup vardı. Selamın bir değeri vardı. Sağlık haberi almanın. Bilhassa erini gurbete gönderip bir daha haber alamayan gelinlerin yürek yakan türküleri yankılanır bağda, bostanda, dağlarda, boz-bulanık akan dere boylarında. Bunların en dokunaklı olanları asırlarca gurbet acısı çekmiş Eğin (Kemaliye) türküleridir. Birkaçını buraya kaydedelim de "Bizim romanımız türkülerimizdir" diyen Tanpınar'a hak verin: "Şu karşıki karlı dağlar var olsun Selâmı gelmeyen ağam sağ olsun Senden bana selâm gelmek âr ise Benden sana çok çok selamlar olsun" "Tabutumda örtmesinler yüzümü Hasret ölsem yummasınlar gözümü Sağ yanıma bir pencere koysunlar Nazlı yâr geçerken görem yüzünü" "Kurban olam gözlerinin içine Ayrı düştüm o gidiyor gücüme Elâ gözlerini sevdiğim ağam Sığmadın mı bir Eğin'in içine"
Sayfa 98 - Dergah Yayınları, 8. Baskı, Mayıs 2017
Gönül derdiyle düştüm gurbete ben kaç yıldır Aşk kapısında girdim nöbete ben kaç yıldır Yarime kavuşunca Allaha şükreyledim Doydum sevda denilen şerbete ben kaç yıldır Hadi ordan yalancı, dedim; acemi şair! Gurbete çıkışının tek nedeni, sefaletten kurtulma içgüdüsüdür
yağmur ve fransızca
Bayramda Eskişehir'deydim. Akrabalarımızla bayramlaşmak üzere eski mahalleye, Kurtuluş Mahallesi'ne gittik, çocukluğumu yaşadığım yere. 19 Mayıs Ortaokulu'ndan bir sınıf arkadaşımla karşılaştım. Birkaç öğretmeni, bazı arkadaşları ve anıları hatırladık birlikte. Sonra Gül öğretmeni hatırlattı arkadaşım, benim hiç unutmadığım Fransızca öğretmenimizi
Reklam
Büyük Ozan Neşet Ertaş'ı saygı ve sevgi özlemle anıyorum... 🌹🌹🌹💖💖💖 Devlet sanatçılığı bana teklif edildi. Ben, hepimiz bu devletin sanatçısıyız, ayrıca bir devlet sanatçısı sıfatı bana ayrımcılık geliyor diyerek teklifi kabul etmedim. Ben halkın sanatçısı olarak kalırsam benim için en büyük mutluluk bu. Şimdiye kadar devletten bir kuruş
Gönül derdiyle düştüm gurbete ben kaç yıldır Aşk kapısında girdim nöbete ben kaç yıldır Yarime kavuşunca Allaha şükreyledim Doydum sevda denilen şerbete ben kaç yıldır Hadi ordan yalancı, dedim; acemi şair! Gurbete çıkışının tek nedeni, sefaletten kurtulma içgüdüsüdür. Babanın kaderini yaşamak istemediğin için şimdi sıraların üstünü kirletiyorsun. Çok para getiren bir üniversiteye de giremedin. İnsanlardan kaçtığın için de 'karşıt gruplar' içinde yer alamadın. Pis ve küçük bir odada kim bilir kaç arkadaşınla birlikte sefalet çekiyorsun. Aman Allahım dedim, bu ne karışık düzen!
Sayfa 35 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Yardan ayrı iken düştüm diyar-ı gurbete Bana gösterdi felek hicran hicran üstüne Rasih
Anneme Mektup Şiiri
Ben bu gurbete ile düştüm düşeli, Her gün biraz daha süzülmekteyim. Her gece, içinde mermer döşeli, Bir soğuk yatakta büzülmekteyim. Böylece bir lâhza kaldığım zaman, Geceyi koynuma aldığım zaman, Gözlerim kapanıp daldığım zaman, Yeniden yollara düzülmekteyim. Son günüm yaklaştı görünesiye, Kalmadı bir adım yol ileriye; Yüzünü görmeden ölürsem diye, Üzülmekteyim ben, üzülmekteyim.
Reklam
"Gönül derdiyle düştüm gurbete ben kaç yıldır Aşk kapısında girdim nöbete ben kaç yıldır Yarime kavuşunca Allah'a şükreyledim Doydum sevda denilen şerbete ben kaç yıldır"
Tespitlerine bayıldığım..
“Gönül derdiyle düştüm gurbete ben kaç yıldır Aşk kapısında girdim nöbete ben kaç yıldır Yarime kavuşunca Allaha şükreyledim Doydum sevda denilen şerbete ben kaç yıldır” Hadi ordan yalancı, dedim; acemi şair! Gurbete çıkışının tek nedeni, sefaletten kurtulma içgüdüsüdür. Babanın kaderini yaşamak istemediğin için şimdi sıraların üstünü kirletiyorsun. Çok para getiren bir üniversiteye de giremedin. İnsanlardan kaçtığın için de 'karşıt gruplar' içinde yer alamadın. Pis ve küçük bir odada kim bilir kaç arkadaşınla birlikte sefalet çekiyorsun. Aman Allahım dedim, bu ne karışık düzen!
Sayfa 33 - İletişim Yayınları
Bayburt Türküsü
Sıla diye vardım gurbete düştüm Gurbetten de beter buldum Bayburt’u Kavuşmak istedim hasrete düştüm Tâ bağrımda tüter buldum Bayburt’u Döne döne akan suları vardı Bana bana akan suları vardı Yana yana akan suları vardı Bağrı yanık yatar buldum Bayburt’u Ne bir filiz ne bir umut yeşerir Bir hâlin var yarama köz düşürür Baka baka kuru gözüm yaşarır Derdime dert katar buldum Bayburt’u Sılam bana ses vermiyor küs müdür? Dağdan dağa bir perişân ses midir? Türkü müdür, ağıt mıdır, yas mıdır? Son deminde biter buldum Bayburt’u Gökyay’ım der; geldiğime peşiman Böylem olur hasretine kavuşan? Gül dalında bülbülleri perişân Yanık yanık öter buldum Bayburt’u
Sayfa 27 - Anadolu Sanat YayınlarıKitabı okudu
127 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.