O kadar çok yalan söyledik ve yalan yüzünden o kadar çok acı çektik ki, samimiyetin iyileştirici bir yanı olup olmadığını denemenin hakikaten zararı olmayacak
Sayfa 16
Bana öyle geliyor ki hakikaten yapabileceğimiz bir tek iş vardır, o da ölmek. Bak bunu yapabiliriz ve ancak bu takdirde irademizi tam bir şey yapmakta kullanmış oluruz. Ben ne diye bu işi yapmıyorum diyeceksin! Demin söyledim ya, müthiş bir gevşeklik içindeyim. Üşeniyorum Atalet kanunu icabı sürüklenip gidiyorum.
Sayfa 14
Temizlik, İslâm'da bir şuurdur. Bu yüzden suyun hakikaten ya da hükmen olmadığı noktalarda teyemmüm alınır. Aslında temizleyici bir husûsiyete sahip olmayan toprakla teyemmüm etmek, bizzat eli yüzü kirden arındırmak için değil, mü'mindeki temizlenme şuurunu diri tutmak içindir.
İnsan ya hakikaten böyle samimiyetle yakarmalı ya da hiç yakarmamalı
Bazen biraz aptal gibi görünmeyi tercih ederim. Çünkü insanların tehlikesiz, rahat ortamlarda neler yapabileceklerini bilirim. Yalnız kalan bir insan yalnızlığın verdiği rahatlıkla neler yapabilir? Ya da insan savunmasız birini gördüğünde neler yapar? Hareketsiz duran birine bir insanın yapabileceklerinin sınırı nedir? Hakikaten çiğ süt emdik diye mi bu kadar acımasız olduk... Neyse aptal maskesi yakışmış mı?