Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
André Breton: üzerine bir inceleme.
andre breton: şair, kuramcı ve gerçeküstcülüğün babası… rimbaud ve apollinaire’den, daha sonra lautreamont’tan etkilendi. Andre breton ve arkadaşlarına göre, insan ve sanat ancak bilinçaltı serbest bırakıldığında özgür olabilirdi. Breton’un getirdiği bu düşünce akımı çok geçmeden tüm edebiyatın da ötesinde birçok sanat dalını etkileyecektir.
Yaşadığını sandığın gerçeklik, senin hakiki gerçekliğin değildi. Hiç olmadı. Düşün, dünyanın ne kadarına temas etmedin, ne kadarı sana dokunmadı, ne kadarı senin için gerçekte hiç olmadı. Bir rüya, bir film gibi önünden geldi de geçti. Düşün, sen neler yaşadın da sana ne kaldı? Ne kadarıyla yeni bir sen oldu da ne kadarıyla rüzgar gibi geldi gitti. Sana gölgeler verildi. Yaşatmayı seçtiklerine renk verdin, can verdin ve yeni bir gerçekliğe taşıdın. Yerle Dip Arasında |
Ali Kerem
Ali Kerem
Reklam
~~~~~~~~~~KİTÂB-I AŞK~~~~~~~~~~ Türk ve Dünyâ Edebiyatı’ndan aşka, sevdâya, muhabbete dâir alıntılar... Katkıda bulunmak arzu eden sevgili okurlar davetlidir; lütfen buyrunuz!.. 1 Sevgiliye sadakatin özü ve özeti, aşkını sır gibi saklamak, iyilik gördüğünde de, kötülük gördüğünde de bu tavrı değiştirmemektir... Kitab-ı Aşk, İskender Pala
“Dış dünya denen şey her bir kimsenin kişisel yorumudur. Bu sebeple hakiki bir gerçeklik yoktur.” H.Y.K
27 Mart DünyaTiyatro Günü Uluslararası Bildirisi
Bütün dünyadan tüm tiyatro sanatçısı dostlarıma, Sizlere bu mesajı Dünya Tiyatro Günü vesilesiyle yazıyorum ve sizlere hitap edebilme olanağını bulduğum için çok mutlu olsam da hep birlikte – tiyatro sanatçıları ve diğer insanlar- maruz kaldığımız ağırlığın altında varlığımın her lifi tir tir titriyor; ezici baskıların ve dünyanın bugünkü halinin
Matrix x Baudrillard
Matrix filmini izleyenlerin bir kısmı film dolayısıyla J. Baudrillard'ı merak eder, bilenler hatırlar. Film hakkında Fransız bir gazete röportaj yapmış, Türkçe'ye de yeni çevrilmiş. Meraklıları okuyabilir: "Simülakrlar ve Simülasyon kitabıyla tanıdığımız Fransız düşünür Jean Baudrillard'ın 2003 yılında Le Nouvel
Reklam
Umarım hakiki sevgi ve gerçeklik, dünyadaki her türlü kötülüğe ve talihsizliğe üstün gelir.
Charles Dickens
Charles Dickens
"tan Hayat Dersleri
Yeni Diyalektik
_Tanrı, ilk ateisttir. Ateistler _Tanrı, ilk masondur. Masonlar _Orospu çocuğu. Marques de Sade _Herkesin tanrısı kendine benzer. Yamyamların tanrısı bir yamyam; savaşçıların tanrısı bir savaşçı; hırsızların tanrısı hırsız; aşıklarınki de aşk tanrısı olacaktır. Ralph Emerson _Trakyalılara göre tanrı, sarışın ve mavi gözlüdür. Öküzlerin elleri
Aşk denilen yanılsamanın birçok biçimi vardır. Bu biçimler arasında aradığımız gerçeklik ise, biçimlerin çeşitliliği değildir çünkü birçok çeşitlilik, bir şeyin gerçek doğasını açıklamaya yetmez. Eğer öyle olmuş olsaydı, ağaçların çeşitliliği tekil olan ağacın doğasıyla ortak yönlü bir gerçeklik taşımakla bize onun kendi hakiki özünün niteliğini
Fatiha suresi 2.Ayet
Fatiha suresi 2. Ayet... 2 Recep 1443 اَلْحَمْدُ رَبِّ الْعَالَمِينَ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى رَسُولِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلَى اٰلِهِ وَاَصْحَابِهِ اَجْمَعِينَ صَلُّوا عَلَى رَسُولِنَا مُحَمَّدٍ صَلُّوا عَلَى طَبِيبِ قُلُوبِنَا مُحَمَّدٍ صَلُّوا عَلَى شَفِيعِ ذُنُوبِنَا مُحَمَّدٍ رَبِّ اشْرَحْ لِى صَدْرِى وَيَسِّرْ لِى اَمْرِى وَاحْلُلْ
Reklam
HZ. ALİ VE EHLİBEYT’E BAĞLILIK
“İzzet ile bütün kuvvetli işleri başardık. İpin ucu elimize geçti, küfrü bozduk. İslamiyet böyledir.” İmam Ali “Küfrü bozduk” diyor; yani Hak ile batılın Ehlibeyt ile ayrıştığını, İnanmış gibi görünenlerin kalplerindeki gizli küfrün aşikâr olduğunu ifade etmiştir. Ve yine bir sözünde, “İmamet ipi Peygamber’in vefatından sonra kovaya bağlanan
Ek B. Uygulamalı Hazbilim BONNOT ÇETESİ vejetaryendi ve sadece su içiyorlardı. Her ne kadar pitoresk de olsa, kötü bir akıbetleri olmuştur. Sebze ve su, kendi başlarına mükemmel şeyler olsa da –saf zenden ibaret – şehitlik mantığıyla değil bir tezahür olarak tüketilmelidir. Radikal pratik olarak nefsin inkârı, Leveller dürtüsü, binyılcı bir kasvet tadında – ve Sol’daki bu eğilim neo-püriten köktencilik ve son on yılın ahlakçı tepkisiyle aynı tarihi membadan besleniyor. Yeni Çilecilik, ister anoreksiye yakalanmış sağlık-hastaları, ister ince dudaklı polis sosyologları, ister şehir merkezinin Yeşilaycı nihilistleri, ister köylü hödüğü faşist baptistler, ister sosyalist torpidolar, ister uyuşturucu karşıtı Cumhuriyetçiler olsun... her halükârda harekete geçirici güç aynıdır: hınç. Çağdaş sofuca ikiyüzlü anestezi karşısında koca bir atalar galerisi inşa edeceğiz; kötü bilince karşı mücadele yürüten ama nasıl parti yapılacağını bilen kahramanlar, güler yüzlü bir gen havuzu, nadir ve tanımlaması güç bir kategori, sırf Hakikat peşinde değil hakiki zevklerpeşinde de koşan büyük zihinler, ciddi ama ağırbaşlı değil, güneşli tavırlarıyla miskinleşmemiş bilakis keskinleşmiş, parlak zekâlı ama çarpık değil. Hazım sorunu çekmeyen bir Nietzsche düşünün. Ne ahı gitmiş vahı kalmış Epikürcüler ne de şişko Sibarisliler[96]. Kökleri görkemli bir gerçeklik ibadullahında yatan bir nevi manevi hazcılık, hakiki bir Zevk-ü Sefa Yolu, hem asil hem de mümkün bir iyi yaşam tahayyülü.
Ateş..
Gül âteş, gülbün âteş, gülşen âteş, cûybâr âteş Semender-tıynetân-ı aşka besdir lâlezâr âteş Hemân ey sâkî bir sâgar tutuşdur dest-i dildâra Gazabla bezme geldi şem’-i meclis-veş yanar âteş Nesîm âteş çıkardı gonca-i çeşm-i ümîdimden Bıraktı gülşen-i âmâlime berk-i bahâr âteş Hayâl-i hasret-i hâlinle âh ettikçe uşşâkın Şeb-i fürkatta her dem
-DECCAL-
_İnsan kendi karakterine bakarak Tanrı'yı yaratmıştır. Üstün gördüğü özellikleri Tanrı'da görmek hoşuna gider. İğrenç özelliklerini de Şeytan'a yüklemiştir. _Bir tanrıbilimcinin, dincinin doğru diye duyduğu, yanlış olmak zorundadır: bu bir doğruluk ölçütü neredeyse. Savaş açtığım bu tanrıbilimci içgüdüsüdür: her yerde buldum onun
"Aşırı aptallıkla aşırı zekânın birbiriyle yakınlığı vardır, ikisi de sadece gerçeği arar ve salt tezahüre tamamıyla duyarsızdır. Ancak bir nesnenin duyularla dolaysız var olmasıyla aptallığın rahatı sarsılır ve zekâ ancak kavramlarını tecrübenin verileriyle ilişkilendirerek rahat bulur; kısacası, aptallık gerçekliğin üzerine çıkamaz, zekâ da hakikatin altında kalamaz. Gerçeklik ve gerçeğe bağlanma ihtiyacı yetersizliğin sonuçları olduğundan, gerçekliğe kayıtsızlığın ve tezahüre ilginin insanlığın hakiki genişlemesi ve kültüre doğru kararlı bir adım olduğu sonucu çıkar."
Friedrich Schiller
Friedrich Schiller
65 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.