Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Siddhartha Gautama, bugün bilinen ismiyle Buda ve Budizm
Siddhartha Gautama'nın, yani Buda'nın, ilk biyografileri, yaşamından yaklaşık altı yüz yıl sonra ortaya çıktı. Ancak, antik metinler ve arkeolojik bulgular, Buda'nın içinden çıktığı toplum ve onun öğretileri hakkında birçok şeyi açıklar. Siddhartha Gautama, bugün Nepal sınırları içinde yer alan Sakya'nın eski küçük klan
Sayfa 103 - Yakamoz KitapKitabı okudu
Zaman zaman, gercekte ilerleme olmadigi savunulur; kitle savaslariyla cok sayida insan öldüren, karalari ve okyanusiari daha çok atikla kirleten, zorlama mekanik bir varolusa tabi klarak insanlarn degerini yok eden bir uygarligin, yalnizca avcilink, toplayicilik ve tarimin var oldugu tarih öncesi çaglara göre ilerleme sayilabilmesi cok zordur denir. Ama bu dugünce, romantik bir çekiciligi olmasina karşin yararsizair. Ilkel kabileler bugünün modern toplumuna göre insana çok daha az bireysel özgürlük tanimistir. Antik dönemlerdeki savaslarin, modemlerine göre cok daha az ahlaki gerekçesi vardi. Atik üreten bir teknoloji bunlari dogaya zarar vermeden atmanin yollarni da bulabilir ve buluyor. Ve okul kitaplarinda ilkel insanı güsteren resimler bazen onun ilkel yagaminin kötü yanlari göstermez -acı, hastalik, kitlik, yalnizca sag kalabilmek için harcanmasi gereken agir emek-. Salt hayatta kalabilmek gin ugrasma tasasidan bugünkü modern yasama gelis, ilerlemeden baska bir seyle tanimlanamaz ve bu ilerlemenin tek nedeni de cok acikça aklin kendisidir. Hipotezleri, deneyleri, sonuçlarıyla hep yeni materyallerle yinelenmiş, gerek formel gerekse enformel işlemlerin, ilkel insanın düşmanlarının çoğunu saf dışı bırakan düşünce hiyerarşisini yüzyıllar boyunca nasıl oluşturduğu görülebilir. Akılcılığın romantiklerce kınanmasının kaynağı biraz da akılcılığın, insanı ilkel koşullardan kurtarmada çok etkili olmasından kaynaklanmaktadır. Akılcılık, uygar insana özgü öyle güçlü, her şeye öylesine baskın çıkan bir etkendir ki öteki tüm şeyleri gölgede bırakmış ve sonunda insanın kendisine de egemen olmuştur. Sorunların kaynağı da budur.
Sayfa 131Kitabı okudu
Reklam
509 syf.
·
Puan vermedi
Cinselliğin Tarihi
Cinselliğin Tarihi
Michel Foucault
Michel Foucault
Kitap 3 bölümde incelenmektedir. 1.Bilme İstenci Kitabın birinci bölümü, "Bilme İstencidir.'' Bu bölümde, Foucault cinselliğin 18. yüzyıldan itibaren Batı toplumlarında nasıl bir "sorun" haline geldiğini ve nasıl bir "söylem" ürettiğini ayrıntılı bir şekilde açıklar. Foucault'a göre,
Cinselliğin Tarihi
Cinselliğin TarihiMichel Foucault · Ayrıntı Yayınları · 2010763 okunma
Gilles Deleuze ile söyleşi - A'dan Z'ye
“A” Animal [Hayvan] Bir hayvanda beni etkileyen şey nedir? Beni etkileyen şey, evvela her hayvanın bir dünyaya sahip olması, bu çok merak uyandırıcı, çünkü öyle çok insan var ki, bir dünyası bile yok; bir dünyası olmayan bir sürü insan. Bunlar herkesin hayatını yaşar, yani herhangi birinin ve herhangi bir şeyin. Oysa hayvanlar, onların
Hikmet Kıvılcımlı – Memleket Davalarından İşsizlik
A- İşsizlik Nedir? Türkiye’de, otuz yıldır, halk yığınlarının hayatını kanser gibi kemiren bir hastalık var: İşsizlik… İşçi Sınıfının bütün çırpınışları: İlk dernek ve sendika davalarından, son grev tartışmalarına ve yerli malı kampanyalarına kadar bütün hareket ve mücadeleleri hep aynı noktada başlayıp, aynı noktada bitiyor: İşsizlik:
Dini Konularda Kendini Kandırmanın 40 Yolu
Dini Konularda Kendini Kandırmanın 40 Yolu Dini yükümlülüklerini yerine getirmemek için hem kendini, hem de çevresini kandırmada her türlü kurnazlığa aklı eren ama Allah'ın apaçık emir ve delilleri karşısında kör, sağır ve dilsiz kesilen insan. Allah'ın tüm uyarılarına rağmen şeytanın adımlarını izleyen, kendisini Allah'a
Reklam
400 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
75 günde okudu
Ezbere Yaşayanlar – ki isminin ne kadar güzel seçildiğine ayrı bir başlık açmak lazım – belki de hiç düşünmeden verdiğimiz günlük kararların arkasında hangi etkenlerin rol aldığını konu edinmiş bir kitap. Kitap birçok konuda giriş seviyesi sayılabilecek bilgiler vererek bir temel atmaya çalışıyor. Konu yelpazesinin çok geniş olması okuyucuyu biraz
Ezbere Yaşayanlar - Vazgeçemediğimiz Alışkanlıklarımızın Kökenleri
Ezbere Yaşayanlar - Vazgeçemediğimiz Alışkanlıklarımızın KökenleriEmrah Safa Gürkan · Kronik Kitap · 20221,740 okunma
( Sanatta ve Edebiyatta Güzelin Sırları ) _Seçkin insanların ve kıymetli düşüncelerin kaderi, çoğunluğu oluşturan avam takımının insafına kalmıştır. _İğdiş edilmiş bir erkek, üreme gücüne ne kadar sahipse, çoğunluk da bilince ancak o kadar sahiptir. Onlar hakiki olanı sahtesinden, sapı samandan, altını bakırdan ayırt etmeyi bilmezler. Hiç kimse
Zaman zaman, gerçekte ilerleme olmadığı savunulur; kitle savaşlarıyla çok sayıda insanı öldüren, karaları ve okyanusları daha çok atıkla kirleten, zorlama mekanik bir varoluşa tabi kılarak insanların değerini yok eden bir uygarlığın, yalnızca avcılık, toplayıcılık ve tarımın var olduğu tarih öncesi çağlara göre ilerleme sayılabilmesi çok zordur denir.Ama bu düşünce, romantik bir çekiciliği olmasına karşın yararsızdır.İlkel kabileler bugünün modern toplumuna göre insana çok daha az bireysel özgürlük tanımıştır.Antik dönemlerdeki savaşların, modernlerine göre çok daha az ahlaki gerekçesi vardı. Atık üreten bir teknoloji bunları doğaya zarar vermeden atmanın yollarını da bulabilir ve buluyor. Ve okul kitaplarında ilkel insanı gösteren resimler bazen onun ilkel yaşamının kötü yanlarını göstermez -acı,hastalık,kıtlık, yalnızca sağ kalabilmek için harcanması gereken ağır emek-. Salt hayatta kalabilmek için uğraşma tasasından bugünkü modern yaşama geliş, ilerlemeden başka bir şeyle tanımlanamaz ve bu ilerlemenin tek nedeni de çok açıkça aklın kendisidir.
_Büyücü, aşkınlığın(doğaüstü) ta kendisidir. _Büyü’nün etkili olabilmesi, ona inanılmasına bağlıdır. Bunun da birbirini bütünleyen üç ayrı görünümde ortaya çıktığı görülüyor: Büyücünün kendi uygulayımlarına inancı, sonra iyileştirmeye ya da cezalandırmaya çalıştığı kişinin büyücünün gücüne inanması, son olarak da, büyücü-büyülenen ilişkisinin
104 öğeden 51 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.