Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Kimseler uyumasın artık! Macbeth uykuyu öldürdü!" Evet, masum uykuyu, Kaygılar yumağını çözen uykuyu, Her günkü hayatın ölümünü, Yorgunlukları yıkayan suyu, Yaralı canların merhemini. Yüce tabiatın baş yemeği, Hayat sofrasının cana can katan ziyafeti.
Sayfa 32 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Bu bataklığın suyu da çamuru da; -Her şeye hakkı/m var koca zihniyeti ile -Namus etiketini sadece kadınların alnına yapıştıran, namusu apış arasına sıkıştıran, -Ve bunca kötülük dururken, öpüşmeyi ayıba, sevişmeyi ahlaksızlığa yakıştıran zihniyetten gelir. . Bazı hasta zihinli erkekler, asırlardır kadını kendilerinin duygusal işçisi, evlerinin
Reklam
Yarın ameliyata girecek kendisi. Pek bir konuşkan bu gün :)
. Ninem yaşlıdır artık, Yanına vardığımda bana ilk önce, daima şu kelamı eder; ''Sana olanı ve biteni diyiverem yavrum, Doğuyorsun ardından ölüveriyorsun.. Şuncacık hayatı bu ikisinin arasına sığıştırabilmek derdin biliyorum. Fakat bak bana, ellerim suyu çekilmiş kuru kabuk sanki. Oysa sen öyle misin! Yaşsın, gençsin, e ninen gibi de pek güzelsin. Ben demem ki genç iken insanın eceli ona değmez. Fakat sen yine de hem yeni doğmuş gibi, hemide ninen gibi, ölüverecekmişin gibi yaşayıver.'' . spoti.fi/3Hwsn1p
Bütün fikirlerin suyu birbirine karışmıştı. Böyle miydi ki hep?
Sayfa 385 - İletişim
Muhyiddîn ibn-i Arabî Hazretleri buyurur:
Maddî (ve nefsânî) hayata meyledenler için hayat, deniz suyu içmeye benzer; içtikçe susarlar, susadıkça içerler.
Kâinâtta tasarruf eden haşmet-i Rubûbiyet, o koca güneşi şu zemin yüzündeki zîhayatlara bir hizmetkâr, bir lamba, bir ocak; ve koca küre-i zemini onlara bir beşik, bir menzil, bir ticâretgâh; ve ateşi, her yerde hazır bir aşçı ve dost; ve bulutu, süzgeç ve murdia; ve dağları, mahzen ve anbar; ve havayı, zîhayata enfâs ve nüfûsa yelpaze; ve suyu, yeniden hayata girenlere süt emziren dâye ve hayvanata âb-ı hayat veren bir şerbetçi hükmüne getiren Rubûbiyet-i İlâhiye, gayet vâzıh bir sûrette vahdâniyet-i İlâhiye'yi gösterir. Mektubat
Reklam
"Toprak insanoğlunun acb dışındaki bütün cesedini yiyip tüketir.
acbü'z-zeneb, bazan sadece tekrar dirilişin esasını teşkil eden madde anlamında geçer. "Sonra Allah gökten bir (hayat) suyu indirir ve bu sayede ölüler, bitkinin yerden bitişi gibi (kabirlerinden) çıkarlar. İnsan cesedi bütünüyle çürüyüp yok olur, ancak acbü'z-zeneb müstesna, insanlar bundan yaratılır" (Buhârî, "Tefsîr", 39/3, 78/1; Müslim,
160 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
İncelemeyi sabaha bırakmayı düşünüyordum gecenin tükendiği bu saatlerde yazmak, sabah 9' da dersi olan biri için az uyku anlamına geliyor. Ki sanırım yazmazsam daha çok uykusuzluk çekeceğim ve düşünmeye devam edeceğim. Belki bir şekilde yoğun duyguları buraya boşaltmak lazımdır. Hülasa kitaba güzel demek dile denk düşmüyor. Ne kadar översem o kadar suç işleyecekmişim gibi geliyor. Övülmeye değer mi kati suretle evet! Fakat hikayenin dramatizeliğiyle bu dereceyi yakalayan bir kitabı övmek... İşte gönlümün yatkın bulmadığı kısım burası. Övülmez bu kitap, güzel denilemez. Birine yardım etmek ya da etmeye çalışmak, aslında içinde bulunduğunuz huzursuzluğu durdurma arzusu olabilir mi? Yardıma muhtaç kişi yardım ederek yardım bulabilir mi? Yardıma muhtaç olduğunu düşündüğünüz kişi sizden daha iyi durumda olabilir mi? Hasılı kelam, bu kitap derin bir kitaptır. Evet doğru kelime bu olabilir. Derinlik övgü anlamına da gelmez hem. Kuyu da derindir, kimi kuyu bir köye hayat verir, kimi kuyu da kurudur, kiminin suyu zehirlidir.
Huzursuzluk
HuzursuzlukZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201799,3bin okunma
Birinci Eylem; " Dinle, yaşa ve öğret"
Sayfa 9 - yediveren
Çeşmenin suyu akıyor, nehrin suyu akıyor, gün geceye dönüyor ve şehirdeki birçok hayat düzen gereği ölüme gidiyordu, zaman ve mevsimler kimseyi beklemiyordu, fareler karanlık deliklerine çekilmiş, birbirlerine sokulmuş uyuyorlardı, Maskeli Balo ise akşam yemeğinde ışıl ışıl parıldamaktaydı, her şey kendi yolunda akıyordu.
Sayfa 142Kitabı okudu
Reklam
“Krsital ve indigo çoçuklar..” “Yeni nesil Irkı” Kristal” denilince gümüşlüğe dizdiğimiz kristal takımlar, yada “indigo” denilince aklımıza sadece eşarp renkleri geliyordu.. Öyle değil mi? Hiç tasavvur edebilir miydik bu kavramların yeni bir insan ırkına ait olacağını? Ne sandık ki sahi? Bill Gates hep Afrika ile uğraşacak, Amerika sadece
Kişi, hayatı ölümden soyutlayınca, hayat‐ölüm bağlantısı kopuyor. Hayat‐ölüm bağlantısı kopunca da, hayatı tek referans kaynağı olarak alıyor insandüşüncesi. Bu durumda, zaten bir cazibe merkezi olan dünya rakipsiz kalıyor ve endamıyla insanın gözlerini alıp ardındaki her şeyi karanlıkta bırakıyor. Tutup çekiyor insanı kendine; havayı, suyu, toprağı çektiği gibi. ~Ve alıp kollarına, taşıyor geceden gündüze, mevsimden mevsime. Zamanla bu ilişkide, insan hayatın değil, hayat insanın belirleyicisi oluyor.~
488 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
İmparatorluğun yıkılışı, cumhuriyetin kuruluşu anlatılmış. Turancılıktan sosyalizme, yurtdışında alınan eğitimden sonra Anadolu nun bağrına doğru sürüklenen adamın hayat hikayesi. Şevket Süreyya Aydemir'in üslubu ve anlattıklarıyla edebi kişiliğini muazzam bir şekilde ortaya koyduğu otobiyografik roman. Güzel kitap mı güzel hayat mı diye düşünmekten kendinizi alamıyorsunuz. Memleketini anlamak isteyenlerin, neden böyleyiz sorusunu kendisine soranların okuması gereken bir kitap.
Suyu Arayan Adam
Suyu Arayan AdamŞevket Süreyya Aydemir · Remzi Kitapevi · 20213,447 okunma
Bir Umuttu Yaşatan İnsanı
Sözlerimi geri alamam Yazdığımı yeniden yazamam Çaldığımı baştan çalamam Bir daha geri dönemem Akıyorsa gözyaşım kurumasın Coşup seven gönlümse durmasın Dost bildik anılarım çağırmasın Bir daha geri dönemem Hiç bi kere hayat bayram olmadı ya da Her nefes alışımız bayramdı Bir umuttu yaşatan insanı Aldım elime sazımı Yine aşınca çayın suyu boyunu Belki yeniden karşıma çıkacaksın Göz göze durup bakınca Göreceğiz Neyiz ve nerelerdeyiz Bilemiyoruz Şimdi
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.