Kitap Büşra Sanay'ın konuşması ile başlıyor. Sonrasında bir mağdurun veda mektubuyla devam edip sonrasında Sanay'ın şehir şehir dolaşarak yaptığı röportajlar ile devam etmektedir. Satır satır emek kokan bir kitap.
İçeriğine gelirsek.. Kan dondurucu ancak insanlığın (!) görmezden geldiği temel sorunlardan biri ;ensest.
Kitapların çoğunda
Şimdi çok acayip bir inceleme okumaya başladınız çünkü Çember Serisi iki bakışa göre değerlendirmek zorunda kaldım. Biri; çok acayipti, görülmemiş kurgu o derece kapsayıcı, sürükleyici ki, okullarda ders olarak okutulmalı, bunu okuyanı kendiliğinden kalkındırmalı, istemesen de gelişmelisin...o derece. Yazmış adam ki ne yazmış. İkincisi ise; Hacım
Sen ki hepimizin evinden biri gibisin, arkadaşı, ablası, kardeşi gibi. Şimdi ise yine çokça bizden olan o kadar kişiyi nasıl gözlemledin de kelimelere böyle güzel döktün. İyi ki varsın Şermin Yaşar...
Kitabı Ethem' e ithaf edince başta Allah allah nasıl biriymiş bu Ethem! diye merakla okuyup sonuna geldiğimde, ben yazsaydım ben de Ethem' e ithaf ederdim, dediğim bir kitaptı. Aslında karakterleri dinleyince istemsizce hepsine hak veriyor insan. Güldürürken düşündüren, düşündürürken içimizde buruk bir his bırakan bir kitap...
Ethem' i, Emin' i, Ekrem' i, Nurten' i, Hülya' yı, Sevgi' yi, Mürvet Hanım' ı ve Kazım Bey' i ayrı ayrı okuyorsunuz ve okurken her birinin penceresinden hayata bakıyorsunuz, dertleşiyorsunuz. Yeri geliyor sizde onlarla konuşurken buluyorsunuz kendinizi.
Ah Ethem, Nurten... Aslında ailenin her bir ferdi... nasıl da yalnız, kimsesiz, bir o kadar içleri kalabalık... çok sevdim... üzüldüm... her duygu aktı yüreğimden...
Çok severek okudum. Tavsiyemdir. Ömrüne, kalemine bereket Şermin Yaşar. Kitaplarla kalın...
Okuduğum ikinci Hakan Günday kitabı Az oldu. Daha önce Kinyas ve Kayra'yı okumuş ve gayet memnun kalmıştım. Hakan Günday hakkında artık kanaatim oluştu diyebilirim. Kendisi olumsuzlukların ve negatif dünyanın yazarıdır benim için. İki kitabında da sürekli negatif bir hava var. Ancak yazarın anlatımı bu havayı dağıtıyor ve kendisini
Bütün seçenekleri gözden geçirip "şu" yanıtı seçtiğim için mi kaybettim kendimi. "E) hepsi" demek bir yanılgı mıydı? Nereden bilebilirim mi "B) eksiklik" cevabının doğru olduğunu veya "A) Yaşam bir aldatmaca" yanıtının, sorunun üstün nitelikli cevap olabileceğini. Yine de aldırmıyorum içten içe kendime
İşte okurken içimi ısıtan,yüreğimdeki merhamet ,sevinç ,üzüntü ,öfke ve umudu güçlendiren kitap .Öyle bir aile ki March ailesi ; yaşadıkları onca sıkıntıya ve kedere rağmen ,herşeye umutla ve sevgiyle bakmaları ,sizin onlara gıpta etmeniz için yeterli .
Ne kadar iyi bir anneniz olursa olsun Bayan March 'ın kızlarına yaptığı o içten ,samimi ve
Bir filmi izler gibi izliyorsunuz hayatı. Dışarıdan ve telaşsız. Olup biten hiçbir şey sizi etkilemeyecekmiş gibi. Bir film izler gibi çekip gideceksiniz dostlarınızın yanına. Akşamüstlerinde topladığınız evlerde, konuşacak konularınız olacak böylece mezelerin arasında. İkiyüzlü sohbetlerin arasında tüketilecek başkalarının ölümü.
Siz hep
Bir film izler gibi izliyorsunuz hayatı. Dışarıdan ve telaşsız. Olup biten hiçbir şey sizi etkilemeyecekmiş gibi. Bir film izler gibi olaylara bakıp, sonra hiçbir şey olmamış gibi çekip gideceksiniz dostlarınızın yanına. Akşamüstlerinde topladığınız evlerde, konuşacak konularınız olacak böylece mezelerin arasında. İkiyüzlü sohbetlerin arasında
Ne kadar güzel bakıyorsunuz hayata öyle Mavi, yeşil gözlerinizle
Dağları, tepeleri, gölleri
Peşinize takıyorsunuz
Nasıl da renkleniyorlar hemen
Ne güzel bakıyorsunuz...
Kitabı daha iyi anlamak için öncelikle yazarı tanımamız gerektiğini düşünüyorum. Joanne Greenberg fakat kendisi Hannah Green takma ismini kullanarak yazmış kitaplarını çünkü yazarımızda aynı kitapta yarattığı karakter Deborah gibi şizofren öyküsü olan ve hastanede yatmış birisi. Yani aslında kitap otobiyografik bir özellik taşıyor. Gelelim