"Ömrümüzden bir gün daha geldi geçti
Derede akan su, ovada esen yel gibi
İki gün var ki dünyada,
Bence ha var ha yok
Daha gelmemiş gün bir,
Geçmiş gün iki..."
Ömer Hayyam
Bu yazar ve bu kitap. Her ikisi içinde hayatımın en önemli unsurları diyebilirim. Eleştirebileceğim hiç bir noktası yok çünkü kendimi karakterin içinde kaybettim. Ben Ömer Hayyam'ın mısralarında kayboldum.
Karakterin hayal dünyası beni öylesine çekti ki kendine, neresi kurgu neresi gerçek bakmadım bile. Puslu bir anda bitiriverdim.
Tüm diğer Maalouf kitapları gibi. Ruhu narin ve ince bir baş karakterle sessizce fırtınalar atlattım.
SemerkantAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 202061,5bin okunma
Her dilden , her tenden.
üç harf ,tek hece.
İnsanlar hep aşkı aramışlar harflerde.Okuyunca hissediyor insan.Aşk her zaman büyülüyor.Dillerden hiç düşmeyecek bir kelime olmuş aşk.
Sevgili, seninle ben pergel gibiyiz:
İki başımız var, bir tek bedenimiz.
Ne kadar dönersem döneyim çevrende:
Er geç baş başa verecek değil miyiz?
Ömer HAYYAM
Feleğin çarkı dönmeyecek madem muradımca,
Gökler ha yedi kat olmuş, ha sekiz, bana ne?
Ölüm bütün isteklerimi yok ettikten sonra,
Ha dağda kurt yemiş beni, ha mezarda karınca.
Ömer Hayyam
Dünyaya meydan okumak için Hasan SABBAH Alamut'u inşa etti: ben ise sadece şu kağıttan şatoyu inşa ettim ama Alamut'tan çok yaşayacağına inanıyorum. Benim iddiam, benim ovüncüm de bu!
O tarihte tuhaf bazı olaylar da oldu: Şairler başlarına dert açabilecek şiirler yazdıkları her sefer, onları Hayyam'a yüklüyorlardı. Böylece Hayyam'ın Rubaiyat'ına yüzlerce sahtesi eklendi.