Ah Selilm’im. Bana anlatsan dinlerdim!
Seni tanımadan önce ağaçların çiçek açtığı ve yaprak döktüğü mevsimleri hep kaçırırdım derdi resim yapmayı sevdiğim halde denizin mavisini bilmezdim yaprağın yeşilinin her mevsimde değiştiğine dikkat etmemiştim seni tanıdıktan sonra o güne kadar tabiat resmi yapmayı sevmediğim halde bir ağaç bir yaprak küçük bir ot bile çizmiş olmadığım halde ve
İletişim YayınlarıKitabı okudu
Aslanın İni
Summer ve Belle yakın arkadaş. Belle Summer'ı dostu sanıyor ama Summer düşmandan beter. Zengin yaşlı sevgiliyi bulunca kendini havalarda sanıyor. Summer Belle'yi ve yakın arkadaşlarını sevgilisi John'un yatına davet eder. Herkes bir haftalık bir tatili bayılarak kabul eder. Evdeki hesap çarşıya uymaz hesabı ne umarlar ne bulurlar?
Aslanın İni'ni 
Selda Balaban Baykan
Selda'mla okumaya karar verdik. Kitabı ilk okumaya başladığımda güzel ilerliyordu, sonuçta bir şeyler olacak beklentisiyle okudum. Ha gayret, ha gayret derken 300 sayfaya geldim. Selda benden önce okuyup bitirmişti kitabı. Kitabın durağan ilerlediğini söylemişti ama ben ilk başladığımda dedim okurken sıkılmadım. Hay demez olsaydım. Bir şeyler olacak diye beklemekten bir hale girdim. Selda'ya bu arada tahminlerimi yazıyorum, bana diyor Fatma oku ben bir şey demiyorum. O sona gel bakalım. Neyse dedim sonda bomba patlıyor sabredeyim. Bir taraftan ne olacak diye merak da ediyorum. Bu şekilde bir gazla 300 sayfa okudum. Selda'ya yazdım 300 sayfa okudum ama hala bir şey olmadı. Bana dedi bundan sonra olacak. 300. sayfadan sonra kitap hareketlenmeye başladı. Kitabı okurken bazı tahminlerim oldu ve tuttu. Sabırla beklediğim son benim için çok şaşırtıcı olmadı maalesef. Sadece bir şeye şaşırdım o kadar. Seldacığım oku diye beni gaza getirmese ben o sona kadar zor dayanırdım.
Evet yatta lüks şaşalı bir hayat vardı ve bu hayatı okumak bazıları için keyifli olmuş olabilir ama benim için bir süreden sonra sıkıcı olmaya başladı. Kitap okunur mu derseniz? Evet okunur ama benim gibi beklentiye girmeyin yoksa hayal kırıklığı olur.
