ben de günahkâr kullarındanım allahım...
bir "kulhuvallahi" bilirim dualardan,
bir de "yarabbi şükür" demeyi doyunca.
bir kere oruç tutmam ramazan boyunca,
ama çekmediğim kalmadı sevdalardan.
ben de günahkâr kullarındanım allahım!..
benim gibi kulun çok dünyada, allahım!..
eğer bilmiyorsan işte, haberin olsun.
ekmek derdi, aşk
Kadının Fenni kitabından sonra yüksek beklentilerle başladığım bir kitaptı. Kitap öykülerle başlıyor. Aldatma konulu beş kadının öyküsü. Aldatılan kadın Nesrin, “ikinci kadın” olmaktan gözleri kör olmuş Günce, yine ikinci kadın olan ama mutlu sonuna kavuşabilmiş Ferhan ve son olarak diğerlerinden ayrılan yani aldatan konumunda bulunan Berrin ve
Işığın Tacı. Evet, harika bir kitapla sizlerleyim. Son zamanlarda bu kadar güzel bir kitap okumamıştım. Epik Fantastik tarzında yazılan kitabın yazarının Türk olması da göğsümü ayrı bir gururla kabartmadı değil. Çok mutlu oldum, böyle bir kitabın yazılmış olmasına ayrı, yazarın Türk olmasına ayrı, bizden birisi olmasına ayrı mutlu oldum. Kim
"Yön ve Yol"Uzun zamandır okuma listemde olan bir kitaptı. Düşünce dünyamı zenginleştiren, tefekküre yönelten bu kıymetli kitapta, derdi hakikat ve kulluk bilincini anlatmak olan Savaş Barkçın; bizlere yönümüzü ve yolumuzu bulmanın anahtarını sunuyor adeta. Özellikle üniversite öğrencilerinin ve kendisini Müslüman olarak tanımlayan herkesin okuması gereken bir eser. Benim için çok ufuk açıcı oldu:)
Yön ve YolSavaş Ş. Barkçin · Ketebe Yayınları · 2020592 okunma
Halüsinasyon gören bir bireyle yıllarca aynı evde yaşamaktan daha zoru, dışarıdan davulun sesi hoş gelen insanların:"Aman canım ya herkesin derdi var. Alışmadın mı bunca yıl."demesi. Bunun için bile olsa toplum ötekisiyim. Hayatları boyunca duyamacakları küfürleri, aşağılamaları, iftiraları, görmeyecekleri psikolojik ve fizyolojik şiddetle beni kıyaslayan nice insana ahım var. Ben ömrümce toplumda öteki olarak kalacağım. Babası şizofreni, şizofreni genetikti değil mi, zavallı, ay nasıl yaşadın bunca yıl... Kimse de demiyor sen nasıl bugünlere gelmeyi başardın, yüzdün kuyruğuna geldin de kendi emeğini al da acılarının kefareti olsun. Yaşadıkların kesin çok ağırdır, ben de olsam erkeklerden, ötekileştirilmekten korkardım. Sen çok güçlüsün demiyor. Uzun zamandır demiyordu, taki çocukluğumun sahidi ilkokul öğretmenimle karşılaşana kadar. Kadın ağlayarak başarmışsın diye bana sarıldığında garipsedim, benim gibi birinden neden gurur duyuyor, mutlu oluyor, dedim. Toplum başarısız gördürmeye o kadar alıştırmış ki haftalarca kadından kaçıp sorguladım. Yalnızız, yalnız kalacağız ve kimse bizi anlamayacak. Hayatım boyunca sağlıklı bir birey olduğumu ispatlamak; bu hastalığın şeker, kalp oranında genetik olmadığını, oluşumu için travmalar ve dibine kadar karanlık ortamda yalnız bırakılmak sonucunda oluştuğunu idrak edemeyen insanlarla muhatap olmak zorunda kalacağım.Bu bir yazgı.
selam
siz bu yazıyı okumaya başlamadan önce kısa bir uyarı yapmak istiyorum. her okurun “bu iyi bir kitaptı.” diyebilmek için beklentileri farklıdır. bir okur için kitabın sürükleyici olması onun için o kitabı iyi yapmaya yeterlidir. başka bir okur içinse takip edilebilir bir olay örgüsünün olması yeterli olabilir. benim için güzel bir kitap
İmkansızın Şarkısı
Kapalı bir havada sürekli yağmur yağarken arka fonda bir müzik kutusu gibi hiç durmaksızın size şarkılar çalan bir kitap okudunuz mu?
Romanın ilk satırlarından sonuna kadar arka fonda sürekli yağan yağmur ve müzik sesi eşliğinde bu kitabı okuyor olacaksınız.
Kitabın Orijinal Adı: ‘’Norwegian Wood’’