Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
YENİDEN YAPMAK
Evvela Doğu'yu ve Batı'yı keşfetmek.. Kendi kendimizi keşfetmek... Ruhumuzu ve maddemizi keşfetmek... Maden damarlarımızdan evvel duygu ve düşünce damarlarımızı keşfetmek... Edebiyatımızı, musikimizi, mimarimizi keşfetmek... İman ve inkar hedeflerimizi keşfetmek... Muaşeret edebimizi, kılığımızı, tavrımızı keşfetmek... Anadolu'yu, Rumeli'yi, isterseniz İstanbul'u, Boğaziçi'ni, Adalar'ı keşfetmek... Hasılı şehri keşfetmek... Ve köyü... Nasreddin Hoca'nın teker teker üzerlerine işedikten sonra ''Buna değmiş, buna değmemiş!'' diye yine teker teker yediği meyvelerden, öz meyvelerimizden üzerlerindeki 150 yıllık pisliği temizleyip asıllarının ''pir-ü pâk'' olduğunu keşfetmek.. Partiyi, derneği, sendikayı, hükümet, demokrasiyi, mektebi.... her şeyi yeni baştan.. Her şeyi bir kıymet hükmüne bağladığımız o gündür ki: -''Keşfolunmuş olacağız!'' Başlıca keşif mevzuumuz bilindiği sanılan İslamı keşfetmek... Yobazı, satıhçıyı, sahtekarı, gerçeği, istismarcıyı ve samimiyi keşfetmek. 150 yıldır yapılan her şeyi yıkıp yenilerini keşfetmek!
Sayfa 78 - İBDA YAYINLARIKitabı okudu
DU BAKALI N'OLECAK ?
Boğaziçi'nin Karadeniz Boğazına yakın Anadolu yakasında, deniz kıyısı üstünde bir çay evi... O çay evinin hemen bütün müşterileri, hep o semtin insanları olduklarından ve oraya sık sık geldiklerinden birbirlerini tanırlar. Çoğu da emeklidir. Emekli olunca konuşmaları doğal olarak çoğunlukla geçim sıkıntısı, pahalılık, sürekli zamlar ve
Sayfa 157 - Milliyet YayınlarıKitabı okudu
Reklam
hay yaşa!
Mazilerinde silinmez lekeleri bulunan, böyle en fena şöhretlerle bilinen kurtların en yeni hükümet teşekküllerine nasıl sokulabildikleri hayret vericidir.
Sayfa 164 - Turkiye Iş Bankası Kültür Yayınları Türk Edebiyatı Klâsikleri Dizisi 71
Adına hükümet denilen kuruluşun ve idare denilen işin artık ben de içindeydim. Bir gün bir hükümet memuru olacağımı düşünmemiştim. Fakat önümde, devlet hizmeti denilen kapının açıldığı ilk gün beni bu kapıya ulaştıran yolun dönemeçlerini, zikzaklarını, kafamda bir daha canlandırdım. Çocukluk yaşlarımda hedefim subay olmaktı. Bir subay ve belki de bir gün paşa?... Bence subay, büyük ve kahraman bir varlıktı. O, başka bir insandı. Hiç kimse ondan üstün olamazdı. Balkan Harbi'nden sonra hedefim, köy öğretmenliği oldu. Muallim Mektebi'nde bunun için hazırlanıyordum. Yenilen ve tılsımını kaybeden devlet varlığımızı, yaralı milletimizi, ancak ilkokul hocaları kurtaracak, diyordum. Fakat, daha bir ilkokul hocası yaşına ulaşmadan, Dünya Harbi patlayıp da cephelere koşunca, benim için mefkürenin sınırları daha da genişledi. Artık yalnız kendi toprağımız ve kendi halkımız için değil, Türk milletinin bütün boyları, bütün kolları için çalışacaktık. Geniş ve ebedi bir ülke olan büyük Turan için çarpışacaktık. Fakat hayat yolu, bizim çizdiğimiz yol değildi ki? Onun istikametini çizen başkası. Nitekim önce bir kaos. Sonra inkılâplar, fırtınalar, savrulmalar. Nihayet bir gün, kendimi bir ihtilal safında bulmuştum. Dünya nizamını baştanbaşa yıkacak ve bu harabenin üstünde kendi nizamımızı kuracaktık...
Sayfa 350 - Remzi Kitabevi / İnkılâbın EmrindeKitabı okudu
Türk Destanının Tasnifi
– I – Millî destanlar, tarihi vak’aları tasvirden ziyade milletin yüksek millî duygularını in’ikâs ettiren, tamamıyla ve yahut az çok tarihe müstenit bir ideal âlemi gösteren halk edebiyatı eserlerinden ibarettir. Millî destanlar (épopée) meselesini ciddi surette tetkik edenler Fransız (Roland), Alman (Nibelungen Lied), Rus ve Hintlilerin
IRKÇILIK-TURANCILIK DAVASI DOLAYISIYLA Bu kitap, 1944 yılında, İstanbul'da Bir Numaralı Sıkıyönetim Mahkemesi'nde görülen utanç yüklü bir davanın özeti gibidir. Bazı vatansever kişiler, 1944 yılında suç işledikleri, suçlu oldukları için değil; Türk oldukları, Türkçülük idealine aşkla bağlandıkları için büyük zulümlerden, işkencelerden
Reklam
Yabancılar için kasabalar birbirine benzer. Kasabada yaşayanlarsa, sayılmayacak kadar değişik özellikler bulurlar kasabalarında. Bir kasabada günlerce kalırsınız. Belediye parkında oturmaktan, derenin kenarındaki gazinoda gazoz içmekten, hükümet meydanındaki çok katlı iki üç binayı görmekten içinize sıkıntı çöker. Tozlu yollardan geçen
Sayfa 574 - İletişimKitabı okudu
75 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.