Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
256 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Güzel bir Perry Mason romanı daha. John Kriby adındaki bir iş adamı, karısı Joan'a bir akşam yaşadıklarını anlatır. Karısı da inanmaz ve Perry Mason'a başvurur. Perry'ye de anlatılan hikaye inanılmaz gelir ve elinden gelen tavsiyelerde bulunur. Ancak bu arada bir cinayet işlenir ve sonradan yapılan incelemelere göre Kirby'nin, o gece karşılaştığını iddia ettiği gibi bayan Logan ile birlikte olay yerinde bulunması işleri karıştırır. Perry Mason'un her zamanki gibi elinden geleni yaptığı güzel bir roman.
Çığlık
ÇığlıkErle Stanley Gardner · Akba Yayınları · 196715 okunma
Fakat sevmek? Bunu yapamıyorum… Şimdi ne diyip durup dururken bunları söylediğimi merak edersiniz… Dediğim gibi, başka şeyler bekleyerek ilerde bana darılmayanız diye… Size ne verebileceğimi şimdiden bildireyim ki, sonra sizinle oynadığımı iddia etmeyesiniz; ne kadar başka olursanız olun, gene erkeksiniz… Ve bütün tanıştığım erkekler bunu, yani kendilerini sevmediğimi, sevemediğimi anlayınca, büyük bir teessür, hatta hiddetle beni terk ettiler… Güle güle… Ama niçin beni kabahatli zannettiler? Kendilerine asla vaat etmediğim, sadece kafalarında yaşattıkları bir şeyi vermedim diye mi? Bu haksızlık değil mi? Sizin de hakkımda aynı şekilde düşünmenizi istemem…Bunu da lehinizde bir nokta olarak kaydedebilirsiniz…’’
Sayfa 96
Reklam
107 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kürt meselesi hakkında rahmetlinin yazdığı güzel bir araştırma. Abdullah Öcalan'ın öğrencilik yılları eşi Kesire ve sülalesi, bu sülalenin Cumhuriyet döneminde karıştığı isyanlar, Tunceli ile ilgili olarak başta İsmet Paşa olmak üzere devlet büyüklerinin hazırladıkları raporlar ve çıkarılan iskan kanunları gibi pek çok konuda detaylı bilgiler veren bir eser. Yazarın bu kitap yüzünden öldürüldüğü iddia edilmektedir. Mutlaka okunması gerekenlerden.
Kürt Dosyası
Kürt DosyasıUğur Mumcu · UM:AG Yayınları · 2015981 okunma
164 syf.
5/10 puan verdi
Etrafımdaki herkesin okuduğu ve şahsımın okumayarak çok şey -iyi ki bu şey var, yoksa halimiz nice olurdu- kaybettiği iddia edilen bir kitaptı. Esefle söylüyorum ki okuduktan sonra hayal kırıklığı yaşadım. Neden bu kadar çok kişi tarafından beğenildiğini de anlamıyor değilim. Konusu itibariyle insanımızı etkilemesi bariz aslında, güzel bir aşk
Kürk Mantolu Madonna
Kürk Mantolu MadonnaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021313,7bin okunma
Doktor Begüm Hanımın oran ağrıyor mu, buran yanıyor mu türünden sorularının hepsini hayır diye yanıtlarken annemin bana neredeyse kınar gözlerle baktığını fark edebiliyordum. Doktor Hanım, "Hmm," diyerek üstümü çıkarttıktan sonra steteskopuyla göğsümü, sırtımı dinledi, parmaklarıyla çıplak vücudumun orasına burasına bastırmaya koyuldu ki bu durumu son derece erotik bulduğumu itiraf etmeliyim. Bir cinsi sapığın çocuk olarak anatomisi. Elle muayenenin ardından, hiç de annemin iddia ettiği gibi can vermek üzere olmadığımı tespit etmiş bulunan seksi, zeki ve otoriter doktorum ağzıma bir derece sokup ateşimi ölçtü. "İlaç falan verdiniz mi çocuğa getirmeden önce?"
156 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Son derece güzel bir polisiye roman. Ted Stevens ve karısı Marie, komşuları Miles'ın ölümüne tanıklık eder. Ancak sonradan yeğeni Mark, bunun bir cinayet olduğunu iddia eder. Bir kadın, Miles'a zehri verip hayalet gibi duvarın içinden gelerek gitmiştir. Cesedi kontrol etmek için mezarı açarlar ancak ceset kayıptır. Doğa üstü güçlerden şüphelenirken Ted aynı zamanda karısından da şüphelenir. Bu arada Marie, polisiye roman yazarı Gauden Cross'dan yardım ister ve soruşturmayı yöneten Brennan ile Cross pek çok noktayı aydınlatır. Katil oldukça sürpriz bir isimdir. Ancak kitabın son sayfalarında oldukça güzel bir ters köşe mevcut. Mutlaka okunması gerekenlerden.
Dokuz Düğümlü İp
Dokuz Düğümlü İpCarter Dickson · Hayat Yayınları · 19638 okunma
Reklam
"İsteyip istemediğimi doğru dürüst bilmediğim, fakat neticesi aleyhime çıkarsa istemediğimi iddia ettiğim bu nevi söz ve fiillerimin daimi bir mesulünü bulmuştum: Buna içimdeki şeytan diyordum, müdafaasını üzerime almaktan korktuğum bütün hareketlerimi ona yüklüyor ve kendi suratıma tüküreceğim yerde, haksızlığa, tesadüfün cilvesine uğramış bir mazlum gibi nefsimi şefkat ve ihtimama layık görüyordum.''
İnsan doğabilmek mi, insan kalabilmek mi? Oysa insan sayılabilmek için insan doğabilmek yetmez ki. İnsan olabilmek merhameti, vefayı, adaleti içinde barındırabilmekle mümkün. Kime sorsan herkes adil, herkes merhametli, herkes vefalı, herkes insan. Ta ki gerçekten adaletini, vefasını, merhametini göstereceği bir olay vuku bulana kadar. Sonra?
408 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Çok güzel bir Myron Bolitar romanı. Myron'un Ali adında bir kadınla ilişkisi vardır ancak bir gün eski ilişkilerinden Terese onu arar ve hayati bir durum için Paris'e gelmesi gerektiğini söyler. Ali ile sorunları olan Myron teklifi kabul eder ve yola çıkar. Terese, eski kocası Nick'in öldürüldüğünü ve 10 yıl önce trafik kazasında öldüğü iddia edilen kızı Miriam'ın yaşadığını iddia eder. Myron, en yakın arkadaşı Win ile beraber onu aramaya başlar ve bu arada Fransız polisi Berleand ile arkadaş olur. Ancak işler göründüğü gibi değildir. İslami bir terör örgütü embriyoları kullanarak terörist yetiştirmektedir ve Terese'in embriyosu ile Carrie adında bir kız yetişmiştir. Ölüm Doktoru lakaplı bu radikal dinci Myron'un peşindedir. Acaba Myron hayatta kalıp bu örgütü çökertebilecek midir? Keyifle ve soluksuz okunan bir roman.
Kayıp
KayıpHarlan Coben · Martı Yayınları · 2020910 okunma
CEMAL SÜREYA "Y" SİNİ NASIL KAYBETTİ??? BİRDEN FAZLA HİKAYESİ OLAN BU "Y"NİN EN SEVDİĞİM HİKAYESİ ŞU: Cemal Süreya ve Sezai Karakoç üniversitede sınıf arkadaşıdır ve sınıflarında 'Muazzez Akkaya' isminde bir de kız varmış. İkisi de bu kızı gizliden gizliye severlermiş. Sınıfta gün boyu aynı kıza duydukları ilgiyi birbirlerine anlatırlarmış. Hatta Muazzez'e yazdıkları şiirleri birbirlerine okurlarmış. Sonra bu aşk, zamanla kızışmış ve birbirlerine 'ben elde ederim, sen edersin' derken 'kim elde edecek?' diye iddiaya tutuşmuşlar. Kaybeden büyük bir bedel ödeyecek demişler. Ve bu bedel ömrü boyunca üzerinde kalacak. Bedene fiziksel bir zarar olmayacak diye de karar kılmışlar. Ve sonunda adını değiştirmeye gelmiş olay. Cemal Sürey(y)a kazanırsa ;Sezai Karakoç'un soyadı 'Karkoç' olacak. Sezai Karakoç Kazanırsa ; CemaL Süreyya'nın soyadı 'Süreya' olacak. Tahmin ettiğiniz gibi kızı Sezai Karakoç elde eder ve onunla çıkmaya başlar. Cemal Süreyya da gidip tek 'Y' harfini attırır soyadından... İşte Süreyya'dan Süreya'ya geçiş dönemi böyle olmuştur. Peki sonrasında ne oldu? Muazzez Akkaya Sezai Karakoç'un kendisi ile bir iddia sonucu çıktığını öğrenir. Biraz da sorunları olan Muazzez bunu kaldıramaz ve okulu bırakıp ve memleketi olan Geyve'ye gider. Sezai Karakoç bu duruma çok üzülür ve Muazzez Akkaya'ya ithafen Mona Rosa'yı yazar. Şair Karakoç,1950 yılında Mülkiye'de öğrenci iken yazmıştır ancak 2002 yılına kadar yayımlanmamıştır.
Reklam
"O gün, o gece yaşadıklarımı anlatmak benim için gerçekten çok zor doktor... Çünkü düşündükçe aklımdan bir parçayı daha yitirdiğimi hissediyorum. Cesur biri sayılmam belki ama inanın, olanların cesaretle yakından uzaktan ilgisi yok. Şu anda benim yerime, dünya tarihinde cesareti ile kendinden söz ettirmiş savaşçı, komutan, kral ya da her kimse artık, birini de koysanız, onların da ruh halinin benimkinden farklı olacağını düşünmüyorum. İnsanoğlu korkabilir ve bundan daha doğal bir şey yok. Ancak aklını, daha da kötüsü ruhunu yitirme derecesinde korkmak... İşte bu en kötüsü olsa gerek. Bilinmeyen korkusu en korkuncudur derler. Koca bir yalan! Siz hiç varlığına inanmadığınız bir şey ile karşı karşıya geldiniz mi!?! O kadar hazırlıksız oluyor ki insan, o kadar çaresiz kalıyor ki... Dost meclislerinde hakkında şakalar yapıyorsunuz, bunu yaşadığını iddia eden insanlarla ve anlatılan hikayelerle alay ediyorsunuz... Ve 'O' bir gün karşınıza çıkıyor; size iğne gibi sivri ve bıçak kadar keskin dişleri ile gülümsüyor!.. Sizinle dalga geçme sırası 'O'na geldiğinde hissettiğiniz çaresizlik anlatılamaz! Beni neden konuşturuyorsunuz ki? Nedir bunun amacı? Ben size unutmak istediğimi söylemedim mi? Beni delirtmeye mi çalışıyorsunuz? Bu gece yine uyku yok bana, rüyalarımın yerini yine kabuslar alacak. 'O'nu yine göreceğim, yine hissedeceğim , yine bana dokunacak... O gözler, o dehşet! Allahım! Allahım! Hayır! Hayır! Tekrar olmasın, HAYIR!!!"
Sayfa 55 - Konuşmayanlar - Umut DülgerKitabı okudu
600 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
10 puanı daima klasiklerin hak ettiği inancım olmasa kesinlikle Fi'ye de bu puanı verirdim.İnanılmazdı!..(Bu noktada o denli duraksadım ki.Halbuki yazacağım yorumu an be an planlamıştım.)Bu bir aşk romanı değil. Bu bir kişisel gelişim romanı da değil. Belki bir macera romanı diyebilirim okuyanı kendi içinde ve yaşadığı çevrede, canını acıtacak
Fi
FiAkilah Azra Kohen · Destek Yayınları · 201419,2bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.