Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Üveyk kuşu şöyle feryad edermiş ilânihaye : keşke beni yaratmasaydın!
(Yalanlar hiyerarşisinde hayat en ön yeri işgal ediyorsa, hemen ondan sonra, yalan içinde yalan olan aşk gelir. Melez konumumuzun ifadesidir; etrafında topladığı büyük mutluluk ve ıstırap gereçleri sayesinde, kendimize başkasında bir vekil buluruz. Bir çift göz hangi yutturmacayla yalnızlığımıza sırt çevirtir bize? Zihin için bundan daha aşağılayıcı bir iflas var mıdır? Aşk bilgiyi rehavete sokar; yeniden uyanan bilgi aşkı öldürür. Gerçekdışılık ilânihaye galip gelemezdi, en yüceltici yalan görünümüne bürünse bile... Üstelik, kendinde beyhude yere aradığını öteki'nde bulduracak kadar diri bir yanılsama kimde vardır ki? Bize tüm evrenin sunamadığını, bağırsaklardaki bir sıcaklık mı sunacaktır? Oysa ki o yaygın -ve tabiatüstü- anormalliğin temeli de tam budur: Bütün muammaları iki kişi çözmek -veya daha ziyade, askıya almak-; bir sahtekârlığın lütfuyla, hayatın içinde yüzdüğü o kurguyu unutmak; genel ıssızlığı ikili bir cıvıldaşmayla doldurmak; sonunda da -ki vecdin karikatürüdür bu- herhangi bir suçortağının teri içinde boğulmak...)
Reklam
beni kimsenin incitmediği kadar incittin. ve o gün sana dedim ki: en güzel ama yitik, en acı cümlelerimin konusu sen olacaksın. her gün içimde bir parçan ölüyor. dün, seni ilanihaye görme arzumdu. bugün hissettiğim özlemdi. yarın anılarımın üzerine attığım son toprak. her an, silikleşiyorsun. sen gelene ve beni kabuğumdan çıkarana kadar her şey kontrolüm altındaydı. kabuğumdan çıkıp güzel bir adam olmak için doğru zamanı bekliyordum. nefes almak için. soluklanmak için. ziyadesiyle, kendimi güvende hissettiğimde her zaman istediğim kişiyle birlikte olduğumdan emin olduğumda göğün kopan nefhasında, yere inmek için bekliyordum. sana ait olmadığımı gözlerinde gördüğümde güçsüz kanatlarım uçamadı. boydan boya kabuğum yırtıldı. bu sefer canım hiç yanmadı. ruhum zaten avuçlarındaydı.
Burada, memur ve misafiriz. Bu misafirlik ve memurluk duygusunu kabullenip sindirmiş birinin gözünde dünyadaki acılar küçülür. O, misafirhanede ilanihaye yaşamayacağını, bu yaşamın insanın tek ve gerçek hayatı olmadığını bildiği için sıkıntılara karşı daha mukavemetlidir.
"Gerçekleştirilmemiş bir amacın ilânihaye sürüncemede kalması kadar yorucu bir şey olamaz" William James
Sayfa 20 - ilânihaye:sonsuza dekKitabı okudu
544 syf.
8/10 puan verdi
Çalıkuşu
Çalıkuşu
'nun hikayesi beni beklediğimden daha çok heyecanlandırdı. Ne zaman bir boşluk bulsam tekrar kitaba sarıldım. Ayrıca 1939'da
Reşat Nuri Güntekin
Reşat Nuri Güntekin
tarafından bir genç kızın ağzından yazılması da dikkate değer. Feride'nin neredeyse ikinci ismi haline gelen Çalıkuşu, ona çok uyuyor. Feride'nin canlı ve neşeli halleri ile çalıkuşunun
Çalıkuşu
ÇalıkuşuReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 2019102bin okunma
Reklam
İki şeyi unut dediler ilânihâye bıyıklı bir kitapçı ile hayali bir tarihi iki tane demişlerdir iki küçük risale sonra bir cami kapısından içeri
Donanma personeli eğitimsiz, gemileri bakımsız ve tersaneleri teknik donanımdan yoksun Türk milleti, kısa sürede acı bir olay yaşamıştır. Tabir-i caizse bir taş atımı mesafedeki, elini uzatsa değecekmişçesine yakınındaki adaları ilanihaye kaybetmiştir.
Ege adalarının kaybı
Demek bundan sonra yapabileceğimiz tek iş ilânihaye birbirinden ayrı yaşamaya mahkûm iki insan gibi mektuplaşmak! Ferhat gibi bir kazmaya ihtiyacım olacak demektir.
Güçlü ve kalabalık olan mı kazanır sanıyorsunuz? Haklı olan ve hakkı gözeten en güçlüdür ve ilanihaye Allah yardımıyla kazanır.
Sayfa 104Kitabı okudu
457 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.