Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
96 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Dəxi nə deyim, ay qardaş?
Düşünməyi bacaran insan cahillikdən yaxa qurtarmış insandır. Ali təhsili var ya da yox, kitab oxuyur ya oxumur, araşdırır ya araşdırmır-fərq etməz. Düşünməyi bacarmaq riyaziyyatda vurma cədvəlini bilmək kimidir; səni çox məsələlərlə, misallarla tanışdırır, həmişə önplanda görünməsə də, həmişə önplanda durur. Hansısa bir məsələnin həllindəki hesab
Ölülər
ÖlülərCelil Memmedguluzade · Qanun Nəşriyyatı · 0749 okunma
192 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
27 saatte okudu
Sevda Sözlerinin Bini Bir Para
Cemal Süreya'nın eşi hastadır. Çok önemli bir ameliyata girecektir. Eşinin hastanede kaldığı günlerde Cemal Süreya; evde, kahvehanelerde, yollarda yazar durur bu mektupları. Bir de Memo vardır. Canından çok sevdiği oğlu. Her şeydir onun için Memo. Babası, atası, oğludur. Eşinin özlemine dayanak olur oğlu. On üç gün bu kadar zor olabilir mi
On Üç Günün Mektupları
On Üç Günün MektuplarıCemal Süreya · Can Yayınları · 20194,594 okunma
Reklam
168 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
22 günde okudu
Elim yorum yapmaya gitmedi bir türlü... Günlerce beynimde döndü durdu kitap, hayat ve çocukluğum. Yıllar önce daha çocukken "Hay" isimli bir animasyon izletmişti amcam bana. O kadar sevmiştim ki dönüp dönüp DVD den tekrar tekrar izlemiştim. Çocuğun yalnızlığı, kayıpları ve araştırarak, gözleyerek, 'aklederek' Allah'ı bulması beni çok etkilemişti. Etrafa bakışımı değiştirdi. Bu animasyonun beni bu kadar etkilediğini nereden bileyim. Felsefe dersinde hocanın heyecanla anlattığı ve yeni keşfettiği 'Pratik Etik' kitabını ben bunları biliyorumun yanında bana yavan gelmesini ancak şimdi anlıyorum. İbn-i Sina'nın Hay bin Yakzan'ını bilmiyordum. İlgiyle okudum. Semboller, gizler hep hoşuma gider. Görünenin arkası hep derdim. İbn-i Tufeyl'in Hay bin Yakzan'ına geçince bir kaldım. Tüm izlediklerim gözümün önüne geldi. Gülümseyerek okudum tüm satırları. Çok merak ettiğim kitabın küçük bir bölümünü, yansıtılabilindiği kadarını yıllar önce defalarca izlemişim. Etrafımda bana değerli olduğumu hissettiren ve değerli olanları önüme getirenlerin olduğunu bilmek o kadar güzel bir nimet ki. Okudukça daha derinlere götüren, düşündükçe daha da kendini açan bir kitap. Hayatın her anında, her döneminde okunması, iç sıkışması yaşandığında hayata dair ufak bir gerçekliği görmek için bakılması gereken kitaplar arasında benim için.
Hay bin Yakzan
Hay bin Yakzanİbn-i Sina · Yapı Kredi Yayınları · 20214,660 okunma
168 syf.
·
Puan vermedi
·
260 günde okudu
9.yüzyılda Yunancadan Arapçaya çevrilen "Salaman ve Absal" öyküsü, başta İbn Sina'nın "Hay bin Yakzan'ı olmak üzere, birçok İslam düşünürünün yapıtlarına kaynaklık etti. Genellikle alegorik öyküler ya da öykümsü anlatılar olan bu yapıtlardan sadece biri, roman boyutlarına ulaştı ve bütün benzerlerini gölgede bıraktı: 12. yüzyılda Endülüslü İşraki düşünür İbn Tufeyl'in yazdığı "Hay bin Yakzan" ya da "Esrarü'l-Hikmeti'l-Meşrikiye". Bu ilk "felsefi roman" ve ilk "robinsonad", Tanpınar'ın deyişiyle 'Müslüman aleminin tek romanı', 14. yüzyıldan başlayarak bellibaşlı Avrupa dillerine çevrildi; Defoe, Bacon, Spinoza ve More gibi pek çok düşünür ve sanatçı üzerinde etkili oldu. Doğu, özellikle Osmanlı ise İbn Tufeyl'e ve yapıtına ilgisiz kaldı: Üzerindeki "Hay bin Yakzan" etkileri özel çalışmalara konu olan "Robinson Crusoe" defalarca Türkçe'ye çevrildiği halde, "Hay bin Yakzan, dilimize kazandırılmak için 1923 yılını, kitaplaşabilmek için de 1985 yılını bekleyecekti. Bu yeni ve genişletilmiş baskıda, İbn Tufeyl'in "Hay bin Yakzan"ına ek olarak -M.Şerefeddin Yaltkaya'nın çevirisi ve İslam dünyasında alegorik öykü geleneğinin tarihçesini ve düşünsel arkaplanını aktardığı giriş yazısıyla İbn Sina'nın "Hay bin Yakzan"ı da yer alıyor.(arka kapaktan) Eserde temel olarak doğada yalnız başına büyüyen bir kişinin dünyayı anlamlandırma süreci ve bu süreçte felsefi sorgulamanın önemi vurgulanmaktadır Okunması zor bir kitap.
Hay bin Yakzan
Hay bin Yakzanİbn-i Sina · Yapı Kredi Yayınları · 20214,660 okunma
343 syf.
10/10 puan verdi
Aziz Nesin'in bu romanını da okuduktan sonra karar verdim ki ne kadar hükümet görmüşse İnönü'sünden Menderes'ine, Demirel'inden Özal'ına, onu susturmak için giriştikleri yollar haklı ve de ziyadesiyle helaldir. Adam yazar değil nükleer bomba adeta. Yok etmek istesen bile başa bela. Hükümetler çaresiz kalmışlar karşısında
Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz
Yaşar Ne Yaşar Ne YaşamazAziz Nesin · Nesin Yayınevi · 200813,1bin okunma
72 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
İncelememin kitaptan ziyade Didem Madak'ı içerdiğini belirtmek isterim. Didem Madak; 40 yıllık ömründe yazdıklarıyla bir hüzün bulutu gibi üzerimizden geçip, mutsuzlukların elinden tutup, izlerini takibe sürükleyen şair. Sen ruhunun dağılışını kalbinin bir plak gibi çevrilmesiyle simgelemişsin, kimse bilmiyor seni ama herkes biliyor. "Siz aşktan n'anlarsınız bayım" dizelerin dillerde ama kimse bilmiyor ruhunun kanaya kanaya o dizeleri yazıya döktüğünü, kimse bilmiyor kendisine annesizlikten şair olmuş dendiğini. Sen canının "ölüsünü şiirle yıkamış" bir kadınsın onu ne zaman özlesen bir şiir yazmışsın. Senden daha çok var sanmışsın, sen dizelerini noktalayınca olmadığını anlamayı bize bırakmışsın.Acılarını nahif 'ah' larıyla dillendirmiş her bir 'ah'ına hüzünlü bir kalp çarpıntısı çalmışsın. 13 yaşındaki acını, 3 yaşındaki kızına "cehaletimden şair oldum, annesizlikten. Sen sakın şair olma" diyerek teslim ettin. Kızına mektubunda, bir sonbahar ağacı gibi hissettiğini yazmışsın, dökülen her yaprağınla bir 'ah' dökülmüş dilinden, her dizenle derin bir 'ah' çektirmişsin bizlere. Füsunlarına doyamadan gittin bu dünyadan 'ah'ların şairi, şiirlerine doyuramadan bıraktın bizleri. "Ama yazgısını yaldızlı çokomel kağıtları gibi Tırnaklarıyla düzeltemiyor insan" değil mi?
Grapon Kâğıtları
Grapon KâğıtlarıDidem Madak · Metis Yayıncılık · 201214bin okunma
Reklam
96 syf.
6/10 puan verdi
·
3 saatte okudu
Farklı Bir Felsefî Roman
İbnü'n-Nefîs, Fâdıl b. Nâtık isimli eserinde, İbn Tufeyl'in Hayy b. Yakzan'ına benzer bir atmosfer yakalamış ancak ondan farklı olarak, akıl yoluyla sadece yaratıcı değil, yaratıcının elçisi olan peygamberler ve peygamberlik de keşfedilebileceğine dikkat çeker. Yazar, romanda görüşlerine deliller sunmuş ve bunları çok güzel bir şekilde gerekçelendirmiş. İkna kabiliyeti bu yüzden yüksek. Fakat bazı kısımlar havada kalıyor ve bir anda onun keşfinin nasıl olduğu anlaşılmıyor. Mesela ana karakter hiç bilmezken peygamberin yaşını nasıl bildiği belli değil ve romanda buna dair bir yol çizilmemiş. Yani yaşını nasıl bildiğini okuyucunun bilmesi pek mümkün değil. İbnü'n-Nefîs, romanın sonlarında, üstü kapalı şekilde, baş hekimliğini yaptığı Sultan Baybars'a yer vermiştir. Baybars'ın şahsî özelliklerinden ve az-biraz özel hayatından bahsetmesi, bu kitabın tarihî bir değer taşıması açısından önemlidir. Sonuçta yazıldığı tarihe bakılınca roman kisvesi altında değerlendirirsek, İbn Tufeyl'in eserinin üstüne koyulmuş, yani bir gelişme söz konusu. Bu yüzden önce İbn Tufeyl'in "Hayy b. Yakzan"ı, sonra bu eser okunmalıdır.
Natık Oğlu Fadıl
Natık Oğlu Fadılİbnü'n-Nefîs · Büyüyen Ay Yayınları · 201931 okunma
282 syf.
7/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Öncelikle kitabın ismindeki ilüzyona takılmayın; kitapta anlatılan tarihin coğrafi sınırları bütün Orta Asya'yı kapsamamaktadır. Bugünkü Tacikistan-Özbekistan ve birazda Hindistan'ı kapsayan bir alanın antik çağlardan günümüze kadar ki kronolojik değişimi anlatılmaktadır. Yazar bir İranolog olduğundan genelde İranlılar'ın kültürü ve tarihi üzerine yoğunlaşarak yazılmıştır. Hint-Avrupa dillerinin gelişimi ve Asya cografyasındaki yayılımı incelenmiştir. Hint-İran (Aryan) kültürünün gelişimi ve farklılaşması ele alınmıştır. Yüzeysel tarih bilgisi olan kişilerin haz alarak okuyacağı bir kitap değildir. Fakat Türk tarihçiler dışında yabancı tarihçilerin Orta Asya'ya yaklaşımını görmek adına okunabilir. Asurlular'dan başlayıp günümüz Tacikistan-İran'ına kadar geldiğinden tarihsel çok fazla detay içermemektedir. Bunlar geldi, şunu yaptı ve sonra onların yerine şunlar geldi olarak ilerliyor kitap. Ama İran tarihine meraklı arkadaşlar varsa okumalarını öneririm. Tarihsel çerçevede güzel bir kitap fakat içerisinde Türkler'e ait detaylı bilgi bulmak isteyenler için tavsiye edilemez düzeydedir.
Orta Asya Mirası
Orta Asya MirasıRichard N. Frye · Arkadaş Yayıncılık · 20099 okunma
168 syf.
9/10 puan verdi
Bu eser incelemesine kitabından önce filmini izleme hatasına düştüğüm için üzüntümü belirtmekle başlamak istiyorum. Bunu yapmam kitabın bazı yerlerini üstünkörü okumama sebep oldu ve bu da hoşuma gitmedi. Ama kitap tam bir baş yapıt. Öncelikle İbn Sina ve İbn Tufeyl'in aynı adı taşıyan Hay b. Yakzan adlı eserlerinin aslında sadece bir isim
Hay bin Yakzan
Hay bin Yakzanİbn-i Sina · Yapı Kredi Yayınları · 20214,660 okunma
576 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
3. Kitap Hemen Gelebilir mi?
-SPOİLERLI- Yazar seriyi ikinci kitapla birlikte resmen arşa çıkardı. O sondan sonra üçüncü kitabı beklemek cidden zor olacak. Kitabın özellikle Daren özel bölümünü ve son 150 sayfasını okurken neler yaşadığımı bir ben bir Allah bilir... Hemen bitmesin diye sindire sindire okudum. Nova her zamankinden daha güçlüydü ki ondan daha azını bekleyemezdik zaten. İlk kitapta Arın'a karşı nötr olsam da bu kitapta onun çektiklerini, Büyük Yıkım'da yaşadıklarını çok daha iyi anladım ve daha fazla sempati besledim. Daren'in yaptığı her şeyin bir nedeni olduğunu ve bunları da Nova için yaptığını, en fedakâr kişinin o olduğunu anladım. Ayzer'i sonuna kadar destekliyorum çünkü kendince mantıklı hareket ediyor ve gayet de haklı. Ariana kitabın sonunda beni çok şaşırttı, bunu beklemiyordum. Amon sonunda Allah'ına kavuştu ve Toprak Lordu Daren oldu ki bundan hiç rahatsız değilim. Hoşgeldiniz lordum başımızın üstünde yeriniz var :)
Krallar ve Soytarıları
Krallar ve SoytarılarıN. G. Kabal · Martı Yayınları - Özel Yayın · 20214,816 okunma
Reklam
168 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Kitap arkası
9. yüzyılda Yunancadan Arapçaya çevrilen 'Salaman ve Absal' öyküsü, başta İbn Sina'nın 'Hay bin Yakzan'ı olmak üzere, birçok İslam düşünürünün yapıtlarına kaynaklık etti. Genellikle alegorik öyküler ya da öykümsü anlatılar olan bu yapıtlardan sadece biri, roman boyutlarına ulaştı ve bütün benzerlerini gölgede bıraktı: 12. yüzyılda Endülüslü İşraki düşünür İbn Tufeyl'in yazdığı 'Hay bin Yakzan' ya da 'Esrarü'l-Hikmeti'l-Meşrikiye'. Bu ilk 'felsefi roman' ve ilk 'robinsonad', Tanpınar'ın deyişiyle 'Müslüman aleminin tek romanı', 14. yüzyıldan başlayarak bellibaşlı Avrupa dillerine çevrildi; Defoe, Bacon, Spinoza ve More gibi pek çok düşünür ve sanatçı üzerinde etkili oldu. Doğu, özellikle Osmanlı ise İbn Tufeyl'e ve yapıtına ilgisiz kaldı: Üzerindeki 'Hay bin Yakzan' etkileri özel çalışmalara konu olan 'Robinson Crusoe' defalarca Türkçe'ye çevrildiği halde, 'Hay bin Yakzan, dilimize kazandırılmak için 1923 yılını, kitaplaşabilmek için de 1985 yılını bekleyecekti. Bu yeni ve genişletilmiş baskıda, İbn Tufeyl'in 'Hay bin Yakzan'ına ek olarak -M.Şerefeddin Yaltkaya'nın çevirisi ve İslam dünyasında alegorik öykü geleneğinin tarihçesini ve düşünsel arkaplanını aktardığı giriş yazısıyla İbn Sina'nın 'Hay bin Yakzan'ı da yer alıyor.
Hay bin Yakzan
Hay bin Yakzanİbn-i Sina · Yapı Kredi Yayınları · 20214,660 okunma
168 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
ADA TEMALI ÖYKÜ: HAY BİN YAKZAN Yunanca "Absal ve Solomon" hikayesinin Arapçaya çevrilmesi birçok esere ilham kaynağı olmuştur. İbn Sina, Molla Cami, İbn Tufeyl gibi pek çok sanatçı bu eserden esinlenerek yeni öyküler yazmıştır. Dikkatinizi çekerim ki esinlenme dedim, öykünme demedim çünkü onu kopyalamak yerine her biri kendi yorumunu katarak öyküyü yeniden ve farklı şekilde inşa etmiştir. Bu romanlar daha sonra adasal, robinsonad roman anlayışının doğmasını sağlamıştır. Özellikle İbn Tufeyl'in "Hay Bin Yakzan"ı. Batı dillerine çevrilince öykümüzün kahramanı Hay, Daniel Defoe'nun Robinson'u olarak karşımıza gelir. Bu nedenle Batı'dan Doğu'ya, Doğu'dan Batı'ya bir esinlenme söz konusu. Yapı Kredi Yayınları, bu eserde hem "Solomon ve Absal"ın hikayesine hem İbn Sina'nın "Hay Bin Yakzan"ına hem de İbn Tufeyl'in "Hay Bin Yakzan"ına yer vermiş. Bunu yaparken her üç eserde de anlatılanların neyi simgeledikleri dipnot şeklinde verilmiş. Dikkatinizi çekmiştir. İbn Sina ile İbn Tufeyl'in kitapları aynı isimli çünkü kahramanları aynı ama iki öykü birbirinden çok farklı, okuyunca fark edeceksiniz. Kahramanımız Hay, bir adada yaşam mücadelesi verirken kendini tanımaya, kendini tanırken Yaratan'ı bulmaya çalışır yani eser bir kendini bulma hikayesidir. Kendinde Yaratan'ı bulma hikayesidir. İmgesel anlatımla yazıldığı için çok fazla olay beklentiniz olmasın. Felsefe temelli bir öykü sizi bekliyor. Dipnotları es geçmemelisiniz yoksa anlaşılırlık oranı düşer. İyi okumalar dilerim.
Hay bin Yakzan
Hay bin Yakzanİbn-i Sina · Yapı Kredi Yayınları · 20214,660 okunma
88 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Uzun müddətdir inceleme yazmırdım lakin bu kitabda dayana bilmədim. Qısa həcmli kitabları sevmirəm amma bu hekayə əlaaaa.... yazar kapitalizmi, şillə kimi önümüzə sərib. Əsəri bitirəndə duruxdum elə zənn etdim ki, sonunu anlamadım...sən demə bu zalım bataqlığın 'duman'ına o qədər qapılmışam ki, ayılmaq zaman aldı. Şillə kimi kitab idi. Əsər çoox təsirli eyni zamanda sistem tənqidini ən gözəl şəkildə vurğulayan bir masterpiece idi
Katip Bartleby
Katip BartlebyHerman Melville · Nora Yayınları · 201712,2bin okunma
484 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
28 günde okudu
Naçizane "Ölü Canlar" İncelemesi
Rus Edebiyatı'nın ağır yazarlarından Gogol... Ve Onun Rus Edebiyat'ına son derece yakışan kitabı "Ölü Canlar" Yine Dostoyevski, Tolstoy okur gibi birbirinden oldukça farklı isim ve semtlerle uğraşmak zorunda kalıyorsunuz fakat Gogol'ü diğer Rus yazarlardan ayıran ve belkide benim kitabı bitirmeme sebep olan bir özellik var. Gogol;
Ölü Canlar
Ölü CanlarNikolay Gogol · İş Bankası Kültür Yayınları · 202223,6bin okunma
18 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.