Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
1. Açık Olun: Ne istediğinizi tam olarak belirleyin. Açıklık esastır. Başlamadan önce hedeflerinizi ve amaçlarınızı bir kağıda yazın. 2. Her Günü Önceden Planlayın: Kağıt üzerinde düşünün. Planlamaya ayı rdığınız her daki kaya ka rşılık, uygulamada beş ila on dakika kazanırsınız. 3. Her Şeye "80/20 Kuralı"ını Uygulayın:
İNANDIRMAK İÇİN KUR'AN'DAKİ TANRI'NIN ANT İÇMELERİ
Kur'an'ın Tanrı'sıyla Tevrat'ın Tanrı'sının birçok benzerlikleri vardır. Örneğin ikisininki de "EFENDİ"dir (Rab). Tevrat'ınki bu niteliğini efendi-köle ilişkisinin çok geliştiği Fenikelilerin, "efendi" anlamına gelen "Ba'l"lerinden almıştır. Yunanlıların yine "efendi" anlamına gelen "Adonis"leri de aynı kaynaktan gelmedir. Ba'l, Kur'an'da hem put olarak geçer (Saffüt Suresi, 125. ayet), hem de "efendi-koca" anlamında (Bakara Suresi, 228. ayet; Nisa Suresi, 128. ayet; Hud Suresi, 72. ayet; Nur Suresi, 31. ayet; Saffat Suresi, 125. ayet). İkisininki de "KRAL"dır. Kur'an'da Tanrı'ya "kral" anlamında beş yerde "Melik" denir (Ta-Ha Suresi, 114. ayet; Mü'minun Suresi, 116. ayet; Haşr Suresi, 23. ayet; Cum'a Suresi, 1. ayet; Nas Suresi, 2. ayet). Nas Suresi'ndeki deyim çok ilginç: "MELİKÜ'N-NAS"; yani, "İnsanların Kralı". Tanrı'ya uygun görülen niteliklerden biri de bu. İkisininki de "kullar"ına sırasında "acır". Ödüller verir. Ama sırasında da çok "öfkelenir". Başlara, türlü ve tüyler ürpertici belalar gönderir. Ayrıca da "cehennem"de yakacaktır. Kur'an'da Tanrı'nın bir adı da "ZÜ'NTİKı\M"dır (Al-i İmran Suresi, 4. ayet; Maide Suresi, 95. ayet; İbrahim Suresi, 47. ayet; Zümer Suresi, 37. ayet), yani "ÖÇ ALICI". "Öç" alır öfkelendiklerinden.
Reklam
"Sırf elmi nöqteyi-nəzərdən insan həyatının heç bir mənası yoxdur. İnsanlar müəyyən bir məqsədi olmayan korkoranə təkamül prosesi nəticəsində ortaya çıxıb. Bizim fəaliyyətimiz əsla ilahi kosmik planın parçası deyil. Əgər sabah Yer kürəsi partlayaraq yox olsa, kainat yenə öz varlığına davam edəcək. Subyektiv müşahidəçi olan insanın kainat için bu qədər zəruri olduğunu da iddia edə bilmərik. Buna görə də, insanların öz həyatlarına verdiyi hər hansı bir məna sadəcə illüziyadan ibaratdir. Orta əsrlər insanının həyatını mənalandıran o biri dünyaya dair arzular müasir humanist, millətçi ve kapitalistlərin həyatda tapdıqları mənalardan daha uydurma deyil. Bəşəriyyətin bilik ehtiyatını artırdığı üçün həyatının mənalı olduğunu söyləyən alim, ana vətəni qorumaq naminə döyüşdüyü üçün həyatının mənalı olduğunu deyən əsgər və həyatının mənası yeni bir şirkət qurmaqda görən sahibkar orta əsrlərdə yaşayan və dini mətnləri oxuyub səlib yürüşünə çıxan, yaxud yeni kilsə inșa edən əcdadlarından daha məntiqli deyil. Buna görə də, xoşbəxtlik, bəlkə də, həyatın mənası ilə bağlı şəxsi illüziyaların kollektiv illüiziyalarla üst-üstə düşməsidir. Nə qədər ki, şəxsi hekayətlərimiz ətrafimızdakı insanların tarixçələrinə uyğun gəlir, həyatımızın mənalı olduğuna inana bilər və bu inamda xoşbəxtlik tapa bilərik. Bu əslində məyusluq doğuran bir nəticədir. Xoşbəxtlik, doğrudanmı özümüzü aldatmağa bağlıdır?"
D ileklerinizi hayata geçirin. Belirli bir plan, fikir ya da zihinsel resim se- çin. Zihinsel ve duygusal olarak bu fikirle bü tü n leşin . Zihinsel tu tu m u n u za sadık kaldığ m ız sürece, d ileklerin iz gerçekleşecektir. = > Şunu hiç u n u tm ay m : İyileşm e g ü c ü n e gerçekten sahip olm ak istiyorsa- n ız, bun u inançla, b ilin cin izin ve b ilin ça ltın ızın nasıl çalıştığını bilerek elde edebilirsiniz. İnanç anlayışla gelir. = > K ör inanç, kişinin ilgili güçler konusunda hiçbir bilim sel anlayışa sahip olm adan iyileşm e konusunda sonuçlar elde etm esi an lam ına gelir. = * H asta olabilecek sevdiklerinize yü re kte n şifa dileyin. Z ih n in iz i sü kunete kavuşturun. Tek evrensel önel z ih in aracılığıyla faaliyet gösteren sağlık, canlılık ve kusursuzlukla ilgili d ü ş ü n ce lerin iz hissedilecek ve sevdiğiniz kişinin z ih n in d e kendini gösterecektir.
Bütün inananlara şunu öneriyorum. İnancını kar amacıyla pa­ zara süren sahtekarlardan uzak durun. Ve inanmadığı halde ina­ nanlarla inanmayanları ay n ı gönül sıcaklığıyla karşılayanları aynı şekilde sevin. O zaman mutlu olduğunuzu göreceksiniz.
Sayfa 100 - Türkiye ileri yayınlarıKitabı okudu
192 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
27 saatte okudu
Sevda Sözlerinin Bini Bir Para
Cemal Süreya'nın eşi hastadır. Çok önemli bir ameliyata girecektir. Eşinin hastanede kaldığı günlerde Cemal Süreya; evde, kahvehanelerde, yollarda yazar durur bu mektupları. Bir de Memo vardır. Canından çok sevdiği oğlu. Her şeydir onun için Memo. Babası, atası, oğludur. Eşinin özlemine dayanak olur oğlu. On üç gün bu kadar zor olabilir mi
On Üç Günün Mektupları
On Üç Günün MektuplarıCemal Süreya · Can Yayınları · 20194,595 okunma
Reklam
XVI. yüzyıldan başlayarak, Osmanlının; ekonomik ve toplumsal alanlarda uğradığı sarsıntısı ve sosyal hoşnutsuzlukların Celali isyanlarının patlak vermesinde etkili olduğu bilinmektedir. (...) 1576'da başlayıp, 1596-1610 yılları arasında bütün Anadolu'yu anarşiye boğan büyük ayaklanmalar; 1550'den beri oluşan olumsuz şartların tabii
Sayfa 189Kitabı okudu
- ...bilirsinizmi, mən güc tətbiqli münasibətlərə vərdiş etməmişəm. Adətən, mən heç mübahisə etməyə cəhd göstərmədən geriyə çəkilirəm... - Niyə? - Elə ona görə. - Ona görə ki, bu, o qədər yorucu deyil? - Hə. - Bu ən yaxşı strategiya deyil, ina... inanın mənə. Uzunmüddətlilik baxımından bu, həmişə məğlubiyyətlə nəticələnir.
Sayfa 153 - Qanun NəşriyyatıKitabı okudu
168 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
22 günde okudu
Elim yorum yapmaya gitmedi bir türlü... Günlerce beynimde döndü durdu kitap, hayat ve çocukluğum. Yıllar önce daha çocukken "Hay" isimli bir animasyon izletmişti amcam bana. O kadar sevmiştim ki dönüp dönüp DVD den tekrar tekrar izlemiştim. Çocuğun yalnızlığı, kayıpları ve araştırarak, gözleyerek, 'aklederek' Allah'ı bulması beni çok etkilemişti. Etrafa bakışımı değiştirdi. Bu animasyonun beni bu kadar etkilediğini nereden bileyim. Felsefe dersinde hocanın heyecanla anlattığı ve yeni keşfettiği 'Pratik Etik' kitabını ben bunları biliyorumun yanında bana yavan gelmesini ancak şimdi anlıyorum. İbn-i Sina'nın Hay bin Yakzan'ını bilmiyordum. İlgiyle okudum. Semboller, gizler hep hoşuma gider. Görünenin arkası hep derdim. İbn-i Tufeyl'in Hay bin Yakzan'ına geçince bir kaldım. Tüm izlediklerim gözümün önüne geldi. Gülümseyerek okudum tüm satırları. Çok merak ettiğim kitabın küçük bir bölümünü, yansıtılabilindiği kadarını yıllar önce defalarca izlemişim. Etrafımda bana değerli olduğumu hissettiren ve değerli olanları önüme getirenlerin olduğunu bilmek o kadar güzel bir nimet ki. Okudukça daha derinlere götüren, düşündükçe daha da kendini açan bir kitap. Hayatın her anında, her döneminde okunması, iç sıkışması yaşandığında hayata dair ufak bir gerçekliği görmek için bakılması gereken kitaplar arasında benim için.
Hay bin Yakzan
Hay bin Yakzanİbn-i Sina · Yapı Kredi Yayınları · 20214,660 okunma
Ayhan, hep daha dolu daha anlamlı bir hayat olduğuna ina­ nan, böyle bir hayatı bulmak için, yalnızlığı, ardı arkası gel­ meyen soruları ve uzun yolculukları göze alan kahrar n anla­ rınla, hiç merak etme, gelecekteki insan topluluklarına da bir şey söylersin, söyleyeceksin. Ara ve soluk renkler var olduğu sürece Behçet'in sesi de geleceğe ulaşır. Başka sorunuz? Barış. 27.03. 2015. 21:19
Reklam
Hevalno ! 'me got merhaba ' :))))
Kelek hatê û lehzê de ferq kir ku ew kel û coşa parvekirineke nuye. Fikiri, lê gelo ez çi parve bikim? Nivîsî 'me got merheba û paşê ew jê bir. Got, min ew duh jî nivîsîbû. Himmm 'rojeke bi dilê we be' ere ev. Na ew jî herkes wisa dinivîse. Got, bila hebek spesifikiya min çêbe û ew jî jêbir. Îro ne îne jî ez binivîsim îna we bimbarek be'. Xwezî qendîl ba û min bigota 'qendila me, we û hemû alema Îslamê bimbarek be' an jî serê salê ba min bigota 'qeda bê sala çûyî!, xêncî qeda û belayan tiştek j ime re nehişt, sala nû înşeelleh yê bi xwe re başî û xweşîyê bîne' lê ji serê salê re hê jî gelek heye û ew roj ne îro ye.
Baldari! Ev çirok li ber dengê Şakiro tê xwendin, muadilên wî tuneye.Kitabı okudu
Ibn Tufeyl'in bir adada tek başına var olup büyüyen Hayy bin Yakzan'ına nazire olarak yazıldığı açık olan Fâdıl bin Nâtık, bir adada kendiliğinden var olan Nâtık oğlu Fâdıl'ın aklı ve gözlemleri ile ilmî hakikatlere, peygamberlik ve son peygamber ile ilgili bilgilere ulaşmasını konu alır. Kendiliğinden var olması şu andaki İslâm düşüncesine biraz ters gelebilir fakat o, maddenin meydana gelmesi ile insanın varoluşunu .... Böylece artık bu parçalar insan uzuvlarını oluşturmaya hazırdı. Allah büyüklüğünü onu hak eden hiç kimseden esirgemez ve liyâkat sahiplerine lâyık olduğu şeyi verir." diyerek İslâmî bir bakış kazandırır. Nâtık oğlu Fâdıl'ın ağzından Kâmil'in hikâyesi anlatılır.
121 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.