Kendini dış dünyadan soyutlayan, depresif, saplantılı, madde bağımlısı ve belki ruh hastası anlatıcımızın katkılarıyla ışıl ışıl bir bayram sabahında pus içinde kaldım! 'Kör Baykuş' sayesinde ben de sanırım görmek ve körlük arasındayım şu an; ses, koku, bakmak, görmek üzerine hislerimi sorguluyorum, ölmek-yaşamak arasındaki ince çizgide dengede kalmaya çalışıyorum, mağduriyet halindeki mahcubiyeti, kalabalığın içindeki yalnızlığı
,aşkla bütünleşmiş nefreti, gerçeği sanrıyı ayrıştırmaya çalışıyorum. Kitabı bitti sanıyordum ama sanırım hâlâ anlatıcının ruhsal gelgitlerinde yolculuk halindeyim! Uzun lafın kısası; siz bulduğunuz bir yerlere tutunun, müsadenizle anlatıcımız kendisini gölgesine tanıtacak.
.
Yaptığım bu alıntı ile de an itibari ile içinde bulunduğum durumu özetliyeyim o zaman;
"..hani yaş bir odun, ocağın bir kenarında kalır da diğer odunların ateşiyle kavrulup kömürleşir, fakat ne tam olarak yanmış ne de olduğu gibi kalmış; diğerlerinin dumanıyla boğulmuştur." (Hidayet,S.)