Merhabalaaaar?
Nihan Kaya'nın Kırgınlık adlı eseri, kırgınlık duygusuna dair farklı bir bakış açısı sunan ve okurları bu duyguyu derinlemesine düşünmeye teşvik eden bir kitap. Yazar, kırgınlığın sadece olumsuz bir duygu olmadığını, aynı zamanda kişisel gelişim ve değişim için de bir fırsat olabileceğini savunuyor.
Kırgınlık, kırgınlık duygusuyla mücadele edenler ve bu duyguyla daha sağlıklı bir şekilde ilişki kurmak isteyenler için faydalı bir kaynak. Kitapta yer alan bilgiler, okurların kırgınlık duygusunu daha iyi anlamalarına, bu duygunun altında yatan nedenleri keşfetmelerine ve kırgınlıkla barışık bir şekilde yaşayabilmelerine yardımcı olabilir.
Sonuç olarak, Kırgınlık, kırgınlık duygusuna dair farklı bir bakış açısı sunan ve okurları bu duyguyu derinlemesine düşünmeye teşvik eden bir kitap. Kırgınlık duygusuyla mücadele edenler ve bu duyguyla daha sağlıklı bir şekilde ilişki kurmak isteyenler için okunmaya değer bir eser.
•Kadınlar yoksul kibritçi kızların aslında suçsuz olduğunu da çok iyi bilirler. Küçük kızın suçu üstüne alarak mutlu olması, bu dünyada neredeyse yalnızca kadınların anlayabileceği bir durumdur.
Sayfa 62
•Depresyondaki insanlar yorganın altına bayılır, çünkü yorganın altı en güvenli sığınaklardan biridir. İnsanı dünyadan, kötülükten, görünmekten korur. Yorganın altından çıkmadığınız müddetçe başınıza kötü bir şey gelmez.
Sayfa 65
KırgınlıkNihan Kaya · İthaki Yayınları · 20171,042 okunma
“İnsanların sorunu şu: Bir alanı doldurduktan sonra, artık insan diğerlerini görüyor, alanı değil. Büyük ve ıssız araziler, içlerinde bir ya da birkaç insan barındırıyorsa, büyük ve ıssız olmaktan çıkıyor. Bakışların neye dokunacağını insanlar tanımlıyor. İnsanların bakışları neredeyse her zaman diğerlerinin üzerinde. Böylelikle bu dünyada insanların, insan olmayanlardan daha önemli olduğu yanılsaması yaratılıyor. Irzına geçilmiş bir yanılsama. Belki de geyikler en önemlidir? Belki en iyisini siz biliyorsunuzdur ama çok sabırlısınızdır. Tabii bazı şüphelerim var, kim bilir? Ama yine de insanlar olamaz. Buna inanmayı reddediyorum”
"Mutlu olmak istedikçe mutsuz oldu,değil mi?Biliyormusun beyaz, ben lügatımdan 'mutlu olmak istiyorum' cümlesini çikarmaya çalışiyorum. Hayatda en mutsuz insanlar,mutlu olmak için çılgınca uğraçanlardır
İnsan kendisini çağıran yazgısından kaçar, acılarla yüzleşerek mücadele etmek yerine küçük bir akvaryumun içinde mutluluk oyunları oynar. Zayıf insanlar daima ondan kaçacak onu unutmak için basit neşelerin arkasına gizlenecektir. Güçlü insanlar ise uçuruma bakar gibi cesurca onun yüzüne bakacak, ruhundan geçen korkunç kasırgayla güçlenecek ve işte o zaman yaşamın anlamını çözecektir. Çünkü acı yaşamın dışında değil yaşamın içinde, yaşam içindir.
Kötü bir insandım. Ürkek bir yırtıcı, zavallı bir katildim. İyi yürekli insanların kırılgan hayatlarına kabus gibi çöken bir gölgeydim. İnşası yıllar alan tapınakları yakıp yıkan çirkin bir doğal afettim. Babamın bana olduğumu söylediği her şey ve daha kötüleriydim.
Asimov dan yine beğenerek okuduğum serinin 4. Kitabı. Bu seri gerçekten okuru bambaşka bir deneyimin içine sokuyor. Ve Asimov a hayran bırakıyor. 1940 yıllarda henüz yirmili yaşların başında ve her anlamda teknoloji bu kadar ilerlememisken bu kurguyu nasıl kurabilmis bu evreni belleginde nasıl yaratmış bilmiyorum ama günümüzde yaşayıp bu